Güncelleme Tarihi:
Yaşlanmaya yol açan hem genetik hem de çevresel faktörler göz çevresinde daha etkilidir. Bu nedenle göz çevresinin günlük bakıma ve korunmaya ihtiyacı vardır.
Şişlik, torbalar, sarkma, mor halkalar, ince çizgiler ve kırışıklıklar göz çevresindeki en belirgin yaşlanma belirtileri arasında yer alır. Şişlikler ve torbalar yaşa bağlı olmaksızın da oluşabilir. Uyku yetersizliği, vücutta su tutulması ve cilt esnekliğinin kaybolması bu torbalara neden olabilir. Fazla suyun atılması ya da yağ depolarının yıkımı bu görüntünün azalmasına neden olur. Mor halkalar ise kalıtsal olarak cildin pigment yapısından ya da göz çevresindeki kapiler damarların zayıflığından kaynaklanabilir. Yaşlandığımızda göz çevresindeki cilt incelir, göz altındaki damarlar daha belirgin hale gelir. Göz altındaki dermal matriksi güçlendirerek bu durumu düzeltmek mümkündür.
Yaşlanma ile cilt elastikiyetini kaybeder, kaslar zayıflar ve göz çevresinde torbalar oluşur. Ayrıca ödem, yorgunluk, uykusuzluk ve stres de göz altı torbalarının ve şiş göz kapaklarının önemli bir nedenidir. Ödem vasküler bir bozukluktan kaynaklanabilir ya da zayıf lenf dolaşımı veya yüksek kapiler geçirgenliğin sonucu olabilir. Bozulan moleküler mekanizmalar, kolajen biçimlenmesindeki sorunlar, elastin polipeptidinin azalması ve cildin yağ matriksindeki problemler kırışıklıkların oluşmasına neden olur. Böylece gizleyemediğimiz yaşlılık ve yorgunluk izleri yani göz altı torbaları, mor halkalar ve kazayağı kırışıklıkları ortaya çıkar.
Yaşlandıkça göz altlarındaki deri incelir ve bu da göz altındaki halkaların daha koyu görünmesine neden olur. Kırışıklıklar ve deri sarkması da bu bölgenin daha koyu renkte görünmesine neden olabilir. Ayrıca ödem damarların genişlemesine ve şişmesine yol açar. Bu durumda göz çevresindeki ince derinin altındaki damarlar daha belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Bazı ilaçlar kan damarlarının genişlemesine yol açar ve bu da göz altında morluklara neden olur. Stres, uykusuzluk, yorgunluk da göz altı morluklarını belirgin hale getirir.
Yaş ilerledikçe kırışıklıkların ortaya çıkması ve belirginleşmesi çeşitli faktörlere bağlıdır. Yüzdeki yaşlanma ve kırışıklıkların oluşmasına fizyolojik olayların ötesinde, bozulan moleküler mekanizmalar, kollajen biçimlendirmesindeki yanlışlıklar, elastin azalması ve cildin yağ matriksindeki problemler de katılır. Ayrıca sürekli yapılan mimikler ile bir süre sonra kaslar kasılı kalır ve mimik sırasında oluşan çizgiler kalıcı hale gelir.
Göz altı torbaları ve morluklar ile göz çevresi kırışıklıkları için en etkili bileşenler peptitlerdir. Peptitlerin etkisi klinik deneylerle ispatlanmıştır. Bunun dışında anlık etki gösteren kristal moleküller ve mineraller vardır. Kristal moleküller ve mineraller anında etkili bileşenlerdir. Cildi adeta ütülenmiş gibi bir anda gerer, torba ve kırışıklıkları yok eder. Kuruduğu anda etki gösterir. Bu nedenle bu bileşenleri içeren ürünler kuruyana kadar mimik yapılmamalı, öncesinde nemlendirici uygulandıysa tamamen emilene kadar beklenmeli ve üzerine uygulanacak ürünler özenle seçilmelidir. Makyaj için yoğun nem içermeyen ürünler tercih edilmeli, kapatıcı çok ince bir tabaka şeklinde uygulanmalıdır.
Anlık etki gösteren ürünlerde düzenli kullanım ile etkinin kalıcı hale gelmesi mümkündür. Her kullanımda kasılmış olan kasların açılması ile bir süre sonra kas hafızasına bu durum kodlanmış olur. Kasılı kalmış kaslar nedeniyle oluşan kırışıklıklar azalır.
Eczacı Sinem Kapar