Güncelleme Tarihi:
Bu testin ülkemizde kullanılan adı yani ''ŞEKER YÜKLEMESİ'' tabiri, birçok gebenin kafasını karıştırıp korkulu rüyalar görmesine neden olmaktadır. Ve yine ne yazık ki televizyonlar ve sosyal medya da konu ile ilgili sayısız yanlış bilgilendirme böyle faydalı bir testten gebelerimizi uzaklaştırmaktadır.
Öncelikle bu testin İngilizce adı OGTT (oral glucose tolarence test) dir. Yani; hasta ağızdan aldığı glukozu (şekeri) tolere edebiliyor mu anlamındadır.
Bu testte 3 farklı miktarda şeker içilebilir: 50 gr, 75 gr ve 100 gr. 50 gr'lık test tarama amaçlı iken diğer ikisi tanı testleridir. Bu testlerde hastanın içtiği şeker miktarı bir kase sütlaç, bir adet simit, bir dilim yaş pasta ve iki dilim baklavadan daha az şeker içermektedir.
Gebelik süreci; hem gebeliğin devamı açısından ve hem de erken doğumu engellemek için rahimi yumuşatan hormonlar nedeni ile anne bünyesini değiştirir. Burada plasenta (bebeğin eşi) hormonlar sağlayarak en önemli görevi üstlenir. Bu hormonal değişiklik nedeni ile anne DİABETOJEN yani şeker hastalığına yatkın hale gelir. Bu hormonlar gebeliğin 24-28. haftaları civarı en üst seviyeye geldiği için, tarama bu haftalarda yapılmaktadır. Bu yatkınlık annenin şeker düzeyini bozuyor mu diye yapılan bir testtir. Eğer annenin şeker düzeyi yüksek seyreder ise bu durum annede ani düşük, bebeğin sıvısını artırma, anne de hipertansiyon gibi problemlere yol açmasının yanı sıra, anne karnındaki bebekte de kalp, sinir sistemi, sindirim sistemi, idrar yolu gelişme problemleri gibi birçok soruna neden olabilir.
Olaya sadece gebelik ve bebek açısından bakmamak da gerekir. Bu test sonucu anne adayının gelecek hayatında şeker ve kalp hastalığı riskini ortaya koyabilmesi açısından da kıymetlidir.
Aslında bu sorunun cevabı ''EVET''... Ama bir yaklaşımda gebe ilk muayeneye geldiğinde risk durumunu belirleyip ona göre de karar verilebilir. Bu risk faktörleri; ailede şeker hastalığı olması, obezite, önceki gebeliklerde gebelik şekeri görülmesi, önceki gebeliklerde doğumsal anomalisi olan bebek doğurmuş olması, nedeni bilinmeyen ölü bebek doğurmuş olması ve hastanın insülin direnci olmasıdır.
Gebelik şekerinin tedavisi öncelikle diyet ve egzersizdir. İyi bir diyet ve egzersiz programı ile büyük ihtimalle şekeriniz düzene girecektir. Ancak diyet ve egzersiz ile tedavi olmayan hastalarda insülin tedavisi verilmelidir. Bu tedavinin yine bebeğe ve anneye ciddi faydaları vardır ve hastaların bu tedaviden korkmaması gerekir.