Güncelleme Tarihi:
Badem, yulaf, pirinç gibi bitkilerden elde edilen sütler popülerliğini günden güne artırırken, hayvansal sütlerle ilgili tartışmalar da büyüyor. Bunda sosyal medyanın da payı çok.
Özellikle cilt bakımı ve güzellikle ilgili konularda paylaşım yapan fenomenler, süt ve peynir gibi süt ürünlerinin, akne gibi cilt sorunlarını artırabileceğini, pürüzsüz bir cilt için bu ürünlerin tüketimine son vermek gerektiğini savunuyor.
Peki bu iddiaların bilimsel bir dayanağı var mı? Süt ürünlerini tüketmemek gerçekten daha sağlıklı ve pürüzsüz bir cildin anahtarı olabilir mi? Bilim ne diyor?
Pediatrik dermatolog Dr. Andrea Zaenglein, The New York Times'a yaptığı açıklamada, "Beslenme araştırmalarını yürütmek doğası gereği kolay değil ve genel olarak süt ürünleriyle akne arasındaki ilişkiyi incelemiş sadece birkaç çalışma var. Dolayısıyla sonuçlar çoğunlukla çelişkili" dedi.
Uzmanlar süt ürünleriyle akne arasındaki ilişkiye dair bazı hipotezler ortaya atmış durumda. Ancak şu ana kadar yapılan çalışmalar ise hem sınırlı hem de sonuçları oldukça karışık.
Örneğin 225 ergen üzerinde yapılan ve 2016 yılında yayımlanan bir araştırmada, Dr Zaenglein ve meslektaşları, az yağlı veya yağsız süt içenlerde akne ihtimalinin, tam yağlı süt içenlere kıyasla daha fazla olduğunu ortaya koydu.
Yine 2016'da yayımlanan ve 1.000'den fazla yetişkin üzerinde gerçekleştirilen bir başka çalışmada, araştırmacılar (yağı azaltılmış süte kıyasla) tam yağlı sütün yağı sivilce oluşumuyla ilişkili olduğunu ortaya koydu.
Öte yandan Amerikan Dermatoloji Derneği Akademisi'ne (AAD) göre, yoğurt ve peynirin daha fazla sivilce oluşumuna yol açtığına dair bir kanıt bulunmuyor.
Bazı dermatologlar sütün türünden ziyade tüketilen süt miktarının akne oluşumunda önemli olabileceği görüşünde. Bununla birlikte sütteki doğal ve yapay hormonların sivilceleri tetikleyebileceğini düşünenler de var.
Küçük bir araştırma ise sütteki peynir altı suyu proteininin bazı kişilerde sivilceye yol açabileceğine işaret ediyor. Bu araştırma, protein tozu takviyesi kullanmayı bırakan sporcuların sivilcelerinin azaldığını gösteren vaka çalışmalarına dayanıyor.
Bununla birlikte süt-akne ilişkisine dair en popüler teori, gıdaların glisemik indeksine odaklanıyor. Şekerden ve basit karbonhidratlardan zengin gıdalar, glisemik indekste üst sıralarda yer alıyor. Vücutta hızla sindirilen bu yiyecekler, kandaki glikoz seviyelerinin bir anda yükselmesine neden oluyor.
Dermatolog Dr. Amy Kassouf, "Düzenli olarak pizza, bisküvi, tatlandırılmış yoğurt gibi glisemik indeksi yüksek gıdalarla beslenmek, vücutta insülin üretimini artırıyor ve zaman içinde birçok soruna yol açıyor" dedi.
Doğal süt ürünlerinin glisemik indeksi düşük olsa da bunları çok fazla tüketmek vücutta benzer bir mekanizmayı tetikleyip inflamasyona yol açıyor ve akneyi kötüleştiriyor.
Araştırmalar, sebzeler ve meyveler gibi glisemik indeksi düşük gıdalara ağırlık vermenin, insülin düzeylerini sabitleştirmenin yanı sıra akneyi azalttığını gösteren araştırmalar bulunuyor.
Dr. Zaenglein, "Bu durum bize aknenin çok karmaşık bir inflamasyon bozukluğu olduğunu gösteriyor. Tek bir faktörün çok büyük bir fark yarattığını söylemek inanılmaz zor" dedi.
Özetle süt tüketiminin cilt sorunlarına etkisine dair kesin şeyler söylemek için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var. Ancak bu beslenme biçimimizin akne üzerinde bir etkisi olmadığı anlamına gelmiyor.
AAD bir beslenme günlüğü tutmayı, belli yiyecek ve içeceklerin yeni sivilceleri tetikleyip tetiklemediğini ya da var olan sivilcelerin durumunu kötüleştirip kötüleştirmediğini kaydetmeyi öneriyor. Ardından bu yiyecek ve içecekleri günlük beslenmenin dışında tutarak, aknenin iyileşip iyileşmediğini kontrol etmek gerekiyor.
Özellikle süt ürünlerinin cildinize dokunduğunu düşünüyorsanız, dondurma, milk shake, şekerli yoğurt gibi glisemik indeksi yüksek süt ürünlerini beslenmenizden çıkarmakla işe başlayabilirsiniz. Ancak protein ve kalsiyum gibi sağlık için önemli maddeleri, diğer gıdalarınızdan aldığınızdan emin olun.
Dr. Zaenglein, "Birçok kişi için süt ürünleri proteinin ve özellikle de kalsiyumun birincil kaynağıdır. O nedenle 'Süt ürünleri akneye yol açar' derken çok dikkatli olmamız gerekiyor. Çünkü süt ürünleri aynı zamanda kemik erimesi gibi daha doğrudan bağlantılı olduğu birçok başka şeyi önlüyor da olabilir" dedi.
Bu noktada şunu da akılda tutmakta fayda var: Belli gıdaları beslenmeden çıkarmanın cildinize fayda sağlaması zaman olabilir. Dr. Kassouf, kendi kliniğindeki gözlemlerine dayanarak, "Gerçekten olumlu bir fayda görmek için bu şekilde beslenmeyi en az üç ay, hatta belki altı ay sürdürmelisiniz" dedi.
Dermatolog Dr. Hilary Baldwin ise "Sivilcelerden arınmış bir cilt için beslenme şeklinizi değiştirmekten daha fazlasını yapmanız gerekebilir. Bugüne kadar hiçbir hastam bana 'Süt ürünlerini bıraktım ve dünya değişti' demedi" ifadelerini kullandı.
Hafif akne sorunu olan kişilerin, marketlerde satılan temizleyici ürünlerden fayda görebileceğini de ifade eden Dr. Baldwin, aşındırıcı ve alkol içeren ürünlerden uzak durma konusunda uyardı. Zira bu ürünler ciltte tahrişe ya da kuruluğa yol açabiliyor veya akneyi kötüleştirebiliyor.
Dr. Baldwin orta ya da ileri düzeyde akne sorunu olan kişilerin doktor tavsiyesiyle reçeteli ürünler kullanması gerektiğini de vurgulayarak, "Beslenme akne söz konusu olduğunda rol oynayan çok sayıdaki faktörden sadece biridir. Genleriniz, hormonlarınız, uyku kaliteniz ve çevreniz de akneyi etkileyebilir. Nihayetinde herkese uyacak tek bir çözüm yoktur" ifadelerini kullandı.
The New York Times'ın "Will Cutting Out Dairy Give Me Clear Skin?" başlıklı haberinden derlenmiştir.