Bazı bilim insanlarına göre uzun yaşamın anahtarı olarak bilinen kefir, düzenli tüketildiğinde birçok fayda sağlıyor. Bu faydaları ve kefirin nasıl yapıldığını Diyetisyen Nesrin Eriş anlatıyor.Görseller: Alamy&Ingimage Kefir; Kafkas kökenli geleneksel bir süt içeceğidir. Kefir tanelerinden veya kefir kültüründen elde edilir. Kefirin diğer mayalanarak elde edilen süt ürünlerinden farkı; bakteri ve maya içeren kefir tanelerinden yapılıyor olmasıdır. Kefir taneleri; fındık ya da buğday tanesi büyüklüğünde, beyaz-sarı renkte, küçük karnabahar görünümünde, yumuşak ve jelatinimsi yapıdadır. Kefir; yararlı bakteri ve mayalarla beraber çeşitli vitaminler, mineraller ve elzem aminoasitlerden de zengindir. İçeriğindeki fazla miktarda triptofan, kalsiyum, magnezyum ve B vitaminlerinden dolayı sakinleştirici etkisi olduğu bilinir. Çiğ süt kaynatılır ve 20 °C-25 °C’ye kadar soğutulur. Sütün %5’i kadar büyüklükte kefir tanesiyle mayalandırılır. Mayalanma işlemi 18-24 saatte gerçekleşir. Daha sonra elekle taneler ayrılır, soğutulur. Kefir, 4 °C’de saklanmalıdır. Kefir; inek, keçi, koyun, Hindistan cevizi, pirinç ve soya sütlerinden üretilebilir ve her yaştan bireyler rahatlıkla tüketebilir. Kefir bir probiyotiktir. Probiyotikler vücudu zararlı bakterilere karşı koruyan, enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olan, bağışıklığınızı güçlendiren, bağırsaklar için yararlı mikroorganizmalar içerirler. Kefirin düzenli tüketiminin bağırsak hastalıklarını hafifletebileceği, bağırsak hareketlerini artırabileceği, gaz ve şişkinliği azaltabileceği bilinmelidir. Laktoz intoleransı; laktaz enzimi yetersizliği nedeniyle laktozun sindirilememesi sonucu bireyin karın bölgesinde ağrı, şişkinlik, bulantı ve ishal gibi mide ve sindirim sistemi problemlerinin görülmesidir. Kefir; laktoz intoleransı olan bireylerde yoğurda bir alternatif olarak rahatlıkla önerilebilir.