Erkek çocuklar da Çingene pembesi giyer

Güncelleme Tarihi:

Erkek çocuklar da Çingene pembesi giyer
Oluşturulma Tarihi: Şubat 18, 2012 09:00

Ünlülerin tasarımcısı Berrin Akyüz anlattı.

Haberin Devamı

Deniz Pulaş ve kızı Nehir’den Ceyda Düvenci ve kızı Melisa Fatma Nur’a kadar çok sayıda ünlü ve çocuğunu giydiren tasarımcı Berrin Akyüz, tasarımlarında doğayı kullanmayı sevdiği için anne ve çocuklar adına bir şeyler yaratmaktan zevk aldığını söylüyor. Her yaptığı işte enerji dönüşü almayı arzu eden Akyüz, “Anne ve çocuk ilişkisi çok özel ve farklı bir ilişki. Bu iki güzel varlığı aynı anda giydirmek beni fevkalade mutlu ediyor” diyor. Tasarımcı Berrin Akyüz ile tasarım ve çocuklar üzerine konuştuk.

Ünlüler sizi nasıl buluyor?

Daha çok Cihangir’de ikamet ettikleri için sanat camiasından birçok ismi, buradaki mağazamdan giydiriyorum. Bu arada tabi ki tasarım anlamında futbol camiasından Fatih Akyel, Hasan Şaş, Hakan Şükür gibi ünlülerle de çalıştım. Bebek odalarını tasarladım. Birlikte çalıştığım 45 kadar çok popüler bebek mağazası var, ben mimarlara tasarım yaparım. Yani bir iş çıkartırım, bakmışsınız bir ünlünün evi için olur. Mesela Sibel Can’ın odasıymış, Berna Laçin’in odasıymış, bunlar da firmalar üzerinden ulaştığım kişilerdir.

Haberin Devamı

Sadece kıyafet değil, oda ve obje de tasarlıyorsunuz değil mi?

16 yıllık tekstil hayatım var. Ancak tamamen ev tekstili üzerine çalışmadım. Son altı yıldır, insanlarla daha çok diyalog içindeyim. İlginç olan ne varsa, sektörün açığı neyse onu yaparım. Tatmin olur ve başka bir konuya geçerim. Benim için işin ucunda tasarım olmalı, benim hikayem olmalı ve teorilerini ben kurmalıyım. Sektörün açığı konusu da, vaftiz kıyafetleri ile başlamıştı. Sektörde belirli cemaatler kıyafet bulamıyordu. Onların neler olduğunu tespit ederek, öğrenerek, sorarak ve araştırarak vaftiz kıyafetlerine başladım.

Doğru giyinmediğini düşündüğünüz ünlüler var mı?

İsim veremem, ama var. Özellikle kilolu arkadaşlarımızda, bu çok oluyor. Mesela, siyah giymek istiyor, siyahın onu zayıf göstereceğini düşünüyor. Oysaki, lacivert çok daha zayıf gösteren bir renktir. Örneğin kahverengiyi tercih ediyor ki bu renk kilolu gösterir. Ben sadece ünlüleri kıyaslamıyorum. Kapıdan giren bütün insanlara bir yöntem uyguluyorum. “Hadi gelin, eğlenelim” diyorum. “Bakın, ben de kiloluyum. Eğer kendinizi kilolu hissediyorsanız şunlara dikkat etmeniz gerekir” diyorum.

Haberin Devamı

Nedir bunlar?

Mesela belinin ortaya çıkması gerekir. Ama “Benim belim kalındır” diye kemer takmak istemiyorlar. Oysaki beliniz çıksın ortaya. Ama daha sonra, diğer kısımları öyle bir kullanalım ki o, onu dengelesin. En korktuğum vücut şekli, üst bedenle alt beden arasındaki dengesizlik. Daima, bacak boyu ne kadar uzunsa, kadın o kadar uzun görünür. İsterse boyu 1.40 olsun. Hiç önemli değil. Üst bedenin daha kısa olması gerekir. Bu, benim için çok kolay bir vücuttur. Ancak eğer üst beden uzunsa, o kişiye bir şeyler uydurmak, kesinlikle teoriyle oluyor. Yani onun kuralları var, o kuralları uygulamak zorundasınız. Küçük oyunlarla, bol bir elbise giydirip, geniş bir kemer bağlarsanız, kemeri biraz yukarıda tutarsınız. Onun boyu bir 10 cm daha yüksek görünür.

Haberin Devamı

Anneler çocuklarını nasıl giydiriyor?

Anne baba, erkek çocuğa en çok mavi, beyaz ve kırmızı renklerini giydiriyor ve bunun dışına çıkmıyor. Ben buna çok karşıyım. “Erkek çocuklar renkli giyerler, kırmızı da giyerler, pembe de giyerler.” Pembe giydiririm, siyah ince bir şerit kullanırım. İşte ne bileyim, sıcak bir renk giydiririm ve sert bir renkle kontur çizerim.

Ancak bizim toplumumuzda kız renkleri giyen erkek çocuklarının gay olabileceği endişesi var ne yazık ki.

Evet, olabilir. Tamamen bu. Aslında zaten biliyoruz ki, bu işler genetik. Yani, hayatında çok siyah giymiş, lacivertle büyümüş bir çocuk da sonunda tercihini değiştirebiliyor. Buna ne diyeceksiniz? Bunun önüne geçebilir miyiz? O çocuk zaten eksik doğduysa ya da tercihli bir şekilde dünyaya geldiyse bu, genetik de olabilir, yetiştirme şekli de olabilir. İkiz kardeşlerden birinin yolu bu, diğerinin yolu şu, olabiliyor. Bu bir doğa olayıdır. Yani kıyafetle ya da toplumun o renge bakış açısıyla, bu değişmez. Keza, ben o çocuğuma değil bir çift ayakkabı, ömrü boyunca pembe giydirseydim, tercihi zaten belli idi. Değişeceğini hiç sanmıyorum. Bunun yanında, itiraz eden babaların kendilerinin pembe t-shirt giydiğini görüyoruz. Ben buna bir mana veremem hiçbir zaman.

Haberin Devamı

Hazırlayan: Funda Çamözü

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!