Ergenlerin hormonal değişim içinde olduğunu unutmayın

Güncelleme Tarihi:

Ergenlerin hormonal değişim içinde olduğunu unutmayın
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2016 10:00

Kavga etmeyin, orta yolu bulmaya çalışın ve uzlaşmaya liderlik edin.

Haberin Devamı

Ergenlerin olumsuz bir imajı vardır ama ergenlik dönemine ait kalıp yargılar aslında biraz abartılıdır. Erken çocukluktan itibaren pozitif disiplinle büyütülmemiş, birey yerine tam olarak konulmamış, onu olduğu gibi kabul etmek ve yeteneklerini ön plana çıkarıp takdir etmek yerine ısrarla söz dinlenmesi beklenen bir çocuğun ergenlikte harikalar yaratmasının beklenmesi maalesef çok çelişkilidir.

Olumlu yanlarının başkalarının yanında söylenip takdir edildiğini hissetmesi gereken çocuk yerine olumsuz tarafları özellikle öne çıkarılan , şikayet edilen ve elden günden medet umulan ve bir hal çaresi aranan anılarla doludur çocuk yetiştirme süreci... Uzman Psikolojik Danışman Beril Pabuççuer Öztürk, ergenlik dönemini anlattı.

Neden ergenlik dönemi bir kaosa dönüşür? Çünkü artık ailenin karşısında rahat otorite kurulan, zorla da tehditle de olsa söz dinletttirilen çocuk yerine, zihinsel becerileri oldukça gelişmiş, muhakeme ve sorgulama becerisi üst düzeyde olan bir genç adayı vardır. Deli kan olmaya adaydır ki, kapıları çarpabilir ve ağır konuşabilir.

Ahlak ve vicdan gelişimi ne kadar erken çocuklukta verildiyse, karşılıksız sevilip sadece davranışları eleştirilip nasıl yapması gerektiği konusunda iyi ve sabırlı rehberler olunduysa, bu kriz döneminin şiddetini belirler işte! Tabii ki hormonal ve fiziksel değişimlerinin ani çıkışlara vb. davranışlara sebep olması doğanın kanunudur.

ERGENLERİN ÇOĞU OLUMLU BENLİK İMAJINA SAHİP

İçinde Türkiye'nin de bulunduğu geniş çaplı bir araştırmada ergenlerin benlik imajları (kendilerini nasıl algıladıkları) değerlendirilmiş ve sonuç beklenenden şaşırtıcı olmuş. Araştırmaya katılan ergenlerin % 73'ü olumlu benlik imajına sahip oldukları sonucu çıkmış.

Bu ergenlerin geleceklerine yönelik öz güvenli ve iyimser düşüncelere sahip olduğu, bazı istisnalara rağmen grup olarak ergenlerin, zamanın çoğunda mutlu olduğu, yaşamdan keyif aldıkları, kendi kontrolü sağlama, kendilerini, saygın bir işe ve okula devam etme yeteneğine sahip olarak algıladıkları, ailelerine karşı olumlu duygular gösterdikleri ve yaşamdaki stresle başa çıkma kapasitesine sahip olduklarını hissettikleri ortaya çıkmıştır. Tüm bu sonuçlar ergenliğin fırtına ve stres tanımlamasıyla aynı değildir.

ERGENLERİ ANLAMA KONUSUNDA YETERSİZİZ

Tüm bu olumluları olumsuz yargıya dönüştüren şey, çoğunlukla onları anlamakla ilgili yetersizliklerimiz ve onlarla ilgili korkularımızdır. Bu olumsuz kalıpları yetişkinlerin kişisel deneyimlerinin, medyanın yalan yanlış etkisinin beslediğini söyleyebiliriz. Bunlara ek olarak da her yeni kuşak ergenin bir önceki kuşak ergenlere göre daha sorunlu algılanması da vardır.

Bakıldığunda her kuşak ergen bir önceki kuşak tarafından görünüşleri, tavırları, hoşlandıkları müzik ve giyim stilleri açısından sinir bozucu ve ehlikeyf olarak görülmektedir.

Ergenlerin yeni kimlikler deneme istekliliği, ebeveynlerine ve sosyal standartlara karşı nadiren düşmanca davranışlar göstermeleri karşısında şaşkınlık yaşamak biyük bir hatadır. Onların dışa vurulan olumsuz davranışları ve sınırları test ediyor olmaları ailelerinin değerlerini red ediyor olmaları değil, ailelerinin değerlerini kabul etme yolunda ilerlediklerini gösteriyor olmalarıdır.

ERGENLERİN POZİTİF BEŞLİSİ

Ergenlerin pozitif 5'lisi olarak adlandırılan ( ya da pozitif gençlik gelişimi) gençlerden beklenen 5 önemli özelliği açıklar. Bunlar; yeterlik, kendine güven, ilişkiler, karakter ve yardımseverliktir/merhamet'tir. Bu 5 olumlu özelliğin gelişmesi için gençlerin olumlu sosyal programlara, etkinliklere ve donanımlı kişilere -ilgili öğretmenler, toplum liderleri, mentörler gibi- ihtiyaç duyarlar.

Ailelere tüm bunları gözeterek bazı önemli detaylara dikkat etmeleri önerilir:

• Farklı görüşte, fikirde olsanız da dinleyin.
• Yanlış davranışını kişiliğine mal etmeyin. Yanlış düşündüğünüz davranışı birlikte tartışın, değerlendirin.
• Eleştirmek yerine rehber ve model olun.
• Olumlu yaptıklarını takdir edin, yaptıklarıyla ilgilenin, önemseyin.
• Kavga etmeyin, orta yol bulun, uzlaşmaya liderlik yapın.
• Çocuğunuzun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimini görmezden gelmeyin, eleştirilmeye siz de hazırlıklı olun.
• Karşınızdakinin sizin evladınız en değerli varlığınız olduğunu unutmadan konuşun ve dinleyin.
• Hormonal değişim ve gelişim içinde olduğunu unutmayın, dengesiz olduğunu düşündüğünüz tavırlar sergileyebilir. Hoşgörülü ve anlayışlı olun.
• Ve en önemlisi her çocuk ve ergen “yetkin” ebeveynin kanatlarının altında kendisini gerçekten güvende ve mutlu hisseder.

Uzman Psikolojik Danışman Beril Pabuççuer Öztürk

 

Ergenlerin hormonal değişim içinde olduğunu unutmayın
 

BAKMADAN GEÇME!