Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2015 11:00
Şişlikle birlikte tutukluk da varsa dikkat!
Romatoid artrit, sebebi bilinmeyen, genetik olarak yatkın bireylerde çeşitli çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkan; başta eklemler olmak üzere vücutta birçok organ ve yapıyı da tutabilen bir hastalıktır. Kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat daha sık görülür ancak ileri yaşlarda bu oranın eşitlendiği bilinmektedir. 16 yaşından sonra ortaya çıkan bu hastalık en sık 30-50 yaşları arasında görülür.
- El bilekleri, dirsekler ve parmak eklemlerinizde ağrı, şişme oluyorsa,
- Özellikle sabahları uyandığınızda ellerinizde tutukluk oluyor ve kullanmada zorluk yaşıyorsanız,
- Son dönemlerde sürekli yorgunsanız,
- Kilo kaybı yaşıyorsanız bir romatoloji uzmanına başvurmanızda fayda var.
Romatoid artritten korunmak için…
- Tütün ürünlerini bırakın: Sigara ve diğer tütün ürünleri romatoid artrit oluşumundan sorumludur. Özellikle ailesinde romatoid artrit olanların sigara içmemesi gerekir. Ankilozan Spondilit olgularında da sigara içilmesi daha ağır hastalık tablosuna yol açabilir. Osteoartrit için sigara içmenin koruyucu olduğu iddia edilmişse de günümüzde bunun aksine kanıtlar daha fazladır.
- Diş eti iltihapları: Dişeti iltihapları da romatoid artrit oluşumundan sorumludur. Bu nedenle en kısa sürede tedavi edilmesi gerekir.
- Egzersiz: Düzenli egzersiz yapılması genel sağlık için olduğu kadar eklem sağlığı içinde zorunludur. Tempolu yürüyüş, yüzme gibi sporlar kemik, eklem ve kas sağlığı için oldukça önemlidir.
- Beslenme: Genel sağlık kuralları dahilinde sağlıklı ve dengeli beslenin. Sık balık (Som, Uskumru, Ton, Sardalya, Lüfer, Morina, Ringa balığı gibi) tüketirseniz A vitamini ve Omega 3 türü maddeleri aldığınız için hem trigliseridleriniz düşer; hem de romatoid artritiniz baskılanabilir. Sebze, meyve ve tahıl tüketin. Günde 5-6 fincandan fazla kahve ve bir bardaktan fazla soda içmeyin. Kemik metabolizmanız zarar görebilir.
- Fazla kilolarınızı verin.
- Stresten kaçının.
- Bu süreçte ilaçlarınızı hangi dozlarda kullanacağınız ve nelere dikkat edeceğiniz konusunda hekiminizle sürekli iletişim halinde olun.
- En ufak bir şüphede hekiminize başvurun.
Prof. Dr. Mehmet Soy