Güncelleme Tarihi:
Romatoid artrit, genelde el ve ayak küçük eklemlerini tutabilen kronik, iltihaplı bir romatizmal hastalıktır. Kadınları daha çok etkilemekle beraber ileri yaş grubunda kadın-erkek oranı eşitlenir. Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Şenol Kobak, romatoid artrit hastalığı ile ilgili merak edilenleri anlattı.
Romatoid artrit hastalarının şikayetleri neler?
Romatoid artrit hastalarının en önemli şikayetleri arasında eklem ağrısı ve şişlik, bir saatten fazla süren sabah tutukluğu ve hareket kısıtlılığı yer alır. Bunun yanında, halsizlik, iştahsızlık, çabuk yorulma gibi semptomlar da görülür. Hastalık en sık el ve ayak küçük eklemleri tutmakla beraber, diz, dirsek, omuz, kalça, ayak bilek eklemleri yanı sıra boyun omurgasını da etkileyebilir. Fakat unutulmamalıdır ki romatoid artrit eklem tutuluşu sadece buzdağının görünen kısmıdır. Romatoid artrit bir sistemik hastalık olup hayatı tehdit eden iç organ (akciğer, kalp, göz) tutuluşları yapabilir. Bazı hastalar ise eklem tutuluşu ön planda olmaksızın, iç organ tutuluşunu işaret eden şikayetler ile başvurur. Kuru öksürük, efor ile gelen nefes darlığı, akciğer tutuluşunu işaret ederken, çarpıntı, göğüs ağrısı gibi şikayetler kalp tutuluşunu düşündürür. Yine bazı hastalarda, deri altı nodülleri (RA nodülleri) ve/veya RA vaskulitini düşündüren deri döküntüleri ve ülserleri görülebilir.
Romatoid artrit tanısı nasıl konur?
Romatoid artrit tanısında en önemli unsurların arasında hastanın öyküsü ve fizik (sistemik ve lokomotor sistem) muayene bulguları yer alır. Bunun yanı sıra bazı laboratuar, serolojik ve radyolojik tetkikler de tanıda yardımcı olur. Laboratuar tetkiklerde iltihabı gösteren değerlerde yükseklik saptanır. Radyolojik tetkiklerde ise sıklıkla el ve ayak eklemlerin grafileri ve/veya MR çekilerek, hastalığın yaptığı kemik değişiklikleri, eklem daralması ve hasarı görülebilir. Romatoid artrit eklem deformasyonu ve sakatlık yapabilen bir hastalıktır. Özellikle ileri evre ve tedavi almamış hastalarda, eklemlerde deformasyonlar gelişebilir ve hastaların sakatlığına ve hayat kalitesi düşüklüğüne neden olabilir. Romatoid artrit hastalığını başlatan ve tetiği çeken etkenler arasında farklı bakterial ve/veya viral enfeksiyonlar suçlanır. Genetik zemini olan bireylerde hastalığın ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir.
Beslenme alışkanlıklarına dikkat!
Beslenmenin romatoid artrit gelişimine etkisi konusunda bilgi veren Beslenme ve Diyet Uzmanı Hüban Gönülol, romatoid artrit hastalarına beslenme önerilerinde bulundu.
-Düşük proteinli diyetlerin romatoid artrit gelişimini azalttığı gösterilmiştir. Fazla kırmızı et tüketiminin romatoid artrit gelişimin arttırdığı öne sürülmektedir. Buna göre günlük 58 gram kırmızı et veya 88 gram kırmızı et ürünleri tüketenlerde romatoid artrit daha sık görülmektedir. Bu nedenle günlük protein gereksiniminin çoğunluğunu balıktan sağlamak faydalı olacaktır.
-Tüm hastalıklarda olduğu gibi sebze ve meyve tüketiminin antioksidan etki nedeniyle romatoid artrit gelişimini engellediği gösterilmiştir. Aylık 80 porsiyondan fazla pişirilmiş sebze tüketiminin koruyucu özelliği vardır.
-Zeytinyağı tüketimi içindeki oleik asite bağlı olarak romatoid artrit gelişimini baskılamaktadır.
-Tahıl tüketiminin romatoid artrit gelişimi üzerindeki etkisi bilinmemektedir.
-Günlük 4 bardaktan fazla kahve tüketimi romatoid gelişimini arttırırken, günlük 3 bardak çay tüketimi romatoid artrit gelişim riskini azaltmaktadır. Bu nedenle özellikle ailesinde romatoid artrit veya bağ dokusu hastalığı olan bireylerin beslenmesinde yapacağı değişikliklerle romatoid artrit gelişme riskini azaltmak mümkün olabilir.
-Romatoid artritte beslenmenin temel ilkeleri; dengeli, sebze ve meyve temelli, yeterince yağsız et, daha çok balık ağırlıklı protein ve sağlıklı yağ saylayan badem ve ceviz gibi kuruyemişleri içeren beslenmedir. Buna en yakın beslenme Akdeniz tarzı beslenmedir.