Güncelleme Tarihi:
’’Eklem ağrılarından yakınıyorsanız aradığınız çare kök hücre tedavisinde saklı’’ diyen Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Aşkın Nasırcılar konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
‘’Eklem ağrısına neden olan onlarca romatizmal hastalık bulunmaktadır. Bunlar arasında osteoartrit, yani halk arasında kireçleme olarak bilenen eklem rahatsızlığı en sık görülen romatizmal hastalıktır” açıklamasını yapan Uzman Doktor Aşkın Nasırcılar; “Kireçleme; kişi ve yakınlarının hayat kalitesini, çevreleriyle olan ilişkilerini, psikolojilerini etkiler. Ülkeye sosyo-ekonomik olarak büyük bir yüktür.
Başlıca yaşlanma, aşırı kilo ve yıpranma ile ilişkilidir. Hatta yaşlanmanın doğal sonucu olduğu düşünülürken artık yaşlanmanın tek yönlü bir yolculuk olmadığı, yaşlanma sürecinin tersine çevrilebileceğinden bahsedebiliriz.
Kireçleme için yüzlerce yıldır güvenli, etkili ve uzun süreli bir çare aranmıştır. Günümüzde hala klasik ilaçlar kireçlemeyi geri döndürmede ve durdurmada başarısızdır. Son çare olarak başvurulan cerrahi ise sadece uygulanan eklemi düzeltebilir, diğer eklemlerde hastalığı durdurmaz ve majör büyük bir cerrahi olması nedeni ile cerrahinin tüm risklerine sahiptir. Rejeneratif tıp yani onarım tıbbı, kök hücreler gibi yöntemlerle hastalıklara ve çözümlerine bakışı baştan aşağı değiştiriyor. Zaten onarım tıbbının onlarca yıllık bilimsel zemine sahip güçlü bir altyapısı bulunuyor.’’ dedi.
Nasırcılar, ‘’Eklemlerde bulunan hayalin kıkırdak dokusu tabiatı gereği kan damarı içermez. Bu nedenle zedelenme halinde beslenemediği gibi, yana çoğalma özelliği de yoktur. Özel bir doku olduğu için zedelenmesi, kronik iltihaba ve iyileşmeyen ağrılara neden olur. Burada karıştırılmaması gereken “mikrobik iltihap” olmadığıdır. Kısaca kıkırdak iyileşemez, kemik doku baskı altında şoku ememez ve hep iltihaplı kalır. İşte mezenkimal kök hücreler burada devreye giriyor. Hızla çoğalabilirler, kıkırdak ve kemik dokuya dönüşme potansiyeli taşırlar.
Bunlar dışında; organ hücrelerine, beyin dokusuna, kana, kan damarına, kasa, iliğe, sinir ve nöron hücrelerine dönüşebilirler. Hücre sinyallerini düzenleyerek bölgesel iltihabı baskılarlar aynı zamanda kıkırdak ve kemiğe dönüşerek doku onarımını da sağlamış olurlar. Ligaman, tendon ve menisküs gibi çevre dokulara da farklılaşırlar. Anti-inflamatuvar özellikleri nedeniyle şişlik ve iltihap azalır. Uygulama sonrası hızlıca ağrıyı dindirebilirler. Uygun ve tüm seçenekleri tükenmiş olgularda cerrahi kaçınılmaz ve gereklidir ancak rejenerasyon tıbbı oldukça etkili olabilen, ameliyatı geciktirebilen veya bazı olgularda ameliyat ihtiyacını ortadan kaldırabilen bir tedavi yöntemidir.’’ açıklamasını yaptı.
Rejenerasyon yani onarım tıbbı ile tedavi edilebilecek; diz, kalça, el-ayak bilek gibi eklem kireçlemeleri, bel- boyun disk dejenerasyonları, diabet, karaciğer, böbrek, kalp gibi organ yetmezlikleri, felç gibi hastalıkları bulunan kişiler kök hücre tedavisi olabilir.
Kök hücrelerin sayısı yaşla azalmakla birlikte, aynı yaşta olan iki kişide aynı sayıda kök hücre bulunacak diye bir kaide bulunmamaktadır. Rejeneratif tıbbın doğası gereği tedavi arayan herkes kök hücre adayı olabilir. Yalnız gebelerde elde etme zorluklarından dolayı önerilmez. Aktif kanser hastalarında önerilmez, tedavi sonrası uygulanabilir.