Güncelleme Tarihi:
Dövme mürekkebinin derinin alt tabakasına yerleştirilmesi işlemi olan dövme işlemi, çok uzun yıllardır insanlar tarafından tercih ediliyor. Mazisi milattan önce 2000’li yıllara dayandığı düşünülen dövmeler, toplumlarda türlü sebeplerle yapılıyordu.
Antik Yunanlar ve Romalıların barbarlara özgü bir uğraş olarak gördükleri dövmeyi, suçlular ve kölelere yaptığı biliniyor. Mezopotamya’da ise dövmenin (geleneksel ismi ile dek veya dak) ise dini inanışlar sebebiyle ya da şans ve bereket amacıyla yapıldığı tahmin ediliyor.
1890’lara gelindiğinde ise ilk elektrikli dövme makinesi icat edildi. Bu makinenin patentini alan kişi ise ABD’li bir dövme sanatçısı olan Samuel F. O'Reilly idi.
Tarihi milattan öncelere dayanan bu vücut süsleme tekniği şimdilerde kan kanseri ile ilişkilendiriliyor. Yeni bir çalışma, dövme yaptırmanın lenfoma adı verilen bir tür kan kanseri riskini artırabileceğini öne sürüyor.
Peki insanlar endişelenmeli mi? Gelin detaylara bakalım.
RİSK YÜZDE 21 DAHA FAZLA
İsveç'teki Lund Üniversitesi'nden araştırmacılar, yeni çalışmada dövmesi olanlarda olmayanlara kıyasla lenfoma riskinin yüzde 21 arttığını tespit etti. Teoriye göre dövmeler, kanserin ön habercisi olarak bilinen düşük dereceli iltihaplanmayı tetikliyor. Ancak bu araştırmanın kan kanseri ve dövmeler arasında bağlantı kuran ilk çalışma olduğunu belirtmekte fayda var.
Daha önce 2020 yılında yapılan bir çalışmada böyle bir bağlantı bulunamamış, 2011 yılında Lancet dergisinde yayımlanan bir araştırmada ise cilt kanseri ile belirgin bir bağlantının tesadüften başka bir şey olmadığına karar verilmişti.
2007-2017 ARASINDA LENFOMA TEŞHİSİ KONAN HERKES İNCELENDİ
Son çalışma için Lund Üniversitesi ekibi, İsveç'te 2007 ile 2017 yılları arasında 20 ila 60 yaşları arasında lenfoma teşhisi konan herkesi (toplam 1.398 kişi) inceledi ve sonuçları kanser olmayan kişilerle karşılaştırdı.
Herkes yaşam tarzları ve dövmelerinin olup olmadığı, dövmeleri varsa ne kadar büyük olduğu, ne zaman yaptırdıkları ve dövmelerini sildirip sildirmedikleri ile ilgili bir anket doldurdu.
DÖVME YAPTIRDIKTAN SONRAKİ İKİ YIL ÇOK KRİTİK
eClinicalMedicine dergisinde yayınlanan sonuçlar, dövme yaptırdıktan sonraki ilk iki yıl içinde lenfoma riskinin en yüksek olduğunu, daha sonra düştüğünü, ancak 11 yıl sonra tekrar yükseldiğini ortaya koydu. Araştırmacılar daha büyük dövmelerin riski artırmasını bekliyorlardı ancak durumun böyle olmadığı ortaya çıktı.
VÜCUT DÖVME MÜREKKEBİNE KARŞI SAVUNMAYA GEÇİYOR
Epidemiyoloji alanında doçent olan baş araştırmacı Dr. Christel Nielsen, "Boyutu ne olursa olsun bir dövmenin vücutta düşük dereceli bir iltihaplanmayı tetiklediği ve bunun da kanseri tetikleyebileceği düşünülebilir" dedi ve ekledi:
“Dövme mürekkebi cilde enjekte edildiğinde, vücut bunu orada olmaması gereken yabancı bir şey olarak yorumluyor ve bağışıklık sistemi harekete geçiyor. Dövme yaptırdıktan sonra çevredeki bölgenin bir süre ağrımasının ve iltihaplanmasının nedeni budur.”
Önceki çalışmalar, büyük miktarda dövme mürekkebinin deriden lenf düğümlerine, yani vücudumuzdaki tüm hücreleri çevreleyen sıvı olan lenfleri filtreleyen küçük fasulye şeklindeki yapılara taşındığını ortaya koymuştur.
Dr. Nielsen, dövme mürekkebinin ağır metaller gibi kanserle bağlantılı maddeler yani kanserojenler içerebileceğini ve lenf düğümlerindeki hücrelerin bunlara karşı hassas hedefler olduğunu söylüyor.
Kansere neden olan bu maddelerin lenf düğümü hücrelerini değiştirmiş olabileceğini, bunun da lenfomaya neden olduğunu ya da bağışıklık sisteminin mürekkebe verdiği tepkinin suçlu olabileceğini de ekliyor.
DÖVME SİLDİRMEK RİSKİ ATTIRABİLİR
Dr. Nielsen "Çalışmadaki birkaç kişi dövmelerini sildirmek için lazer tedavisi görmüştü, ancak onlar için risk önemli ölçüde daha yüksek görünüyordu. Lazerin stabil pigmentleri ciltten çıkarılabilecek daha küçük moleküllere ayırdığını biliyoruz. Oluşan moleküller muhtemelen orijinal pigmentlerden daha toksik ve reaktiftir, lenfatik sisteme pigmentlerle aynı şekilde etki ederler” dedi.
Çalışmada en güçlü bağlantı iki lenfoma türü için bulundu; her ikisi de Hodgkin dışı lenfoma türü olan yaygın büyük B hücreli lenfoma (DLBCL) ve foliküler lenfoma.
İsveçli araştırmacılar bulguların dövmelerin lenfomayı tetiklediğini kanıtlamadığını, ancak dövmeli bireylerin lenfoma riskinin arttığını gösterdiğini, bunun da dövmelerin uzun vadeli sağlık etkilerine ilişkin araştırmaların sürdürülmesi gerektiğinin altını çiziyor. Araştırmacılar şimdi dövmelerin cilt kanseri de dahil olmak üzere diğer hastalıkların riskini artırıp artırmadığını araştırıyor.
Lenfomanın en yaygın belirtisi şişmiş lenf düğümleridir; boyunda, koltuk altında veya kasıkta birkaç haftadan uzun süren bir yumru veya yumrular meydana gelir. Öte yandan uzmanlar şişmiş lenf düğümlerinin çoğunun vücudun normal enfeksiyonla mücadele tepkisinden kaynaklandığının da altını çiziyor. Bu sebeple lenf şişlikleri dikkatinizi çektiğinde hemen bir doktora görünüp sebebini öğrenmenizde fayda var. Lenfomanın diğer belirtileri ise açıklanamayan kilo kaybı, gece terlemesi, yorgunluk ve döküntü olmaksızın kaşıntıdır.
Cancer Research UK'de sağlık bilgileri yöneticisi olan Dr. Rachel Orritt “Dövmelerin insanların kanser riskini artırdığını söylemek için yeterli kanıt yok ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Bu, üzerinde çalışılması zor bir alan çünkü dövme mürekkebinde çok sayıda farklı bileşen bulunuyor ve bu da etkilerin anlaşılmasını zorlaştırıyor. İnsanlar kanser risklerinden endişe duyuyorlarsa, bunu azaltmak için atabilecekleri kanıtlanmış adımlar var. Bunlar arasında sigara içmemek, sağlıklı ve dengeli beslenmek ve alkolü azaltmak yer alıyor” ifadelerine yer verdi.
Daily Mail’in ‘Tattoos may cause blood cancer: Inkings - no matter how big - could be linked to tumours years later’ başlıklı haberinden derlenmiştir.