Güncelleme Tarihi:
Yaşam kalitesini düşüren bu hastalık kendiliğinden ortaya çıkabildiği gibi, herhangi bir omuz yaralanmasına bağlı olarak da gelişebiliyor. Çoğunlukla kadınlarda görülen bu rahatsızlıkta diyabet yani şeker hastalığı en önemli risk faktörleri arasında yer alıyor. Prof. Dr. Neslihan Aksu, donuk omuz hastalığının tanı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Yavaşça ilerleyebilir
Vücutta, rahatsızlanması halinde yaşam kalitesini ciddi oranda düşüren bölgelerden biri de omuzlardır. Omzun hareket kabiliyetini kaybetmesi olarak tanımlanan donuk omuz, ağrıyla seyreden bir rahatsızlık olmaktadır. İlk başlarda hiçbir belirti vermeyip sinsi şekilde ilerleyen donuk omuzun, daha sonraki evrelerinde şikayetler artmaya başlamaktadır.
Hareket zorluğu çekiyorsanız dikkat!
Kolun yukarı kalkamaması, yanlara açılamaması ve dışa dönememesi ile birlikte ağrı hissedilmesi donuk omuzun belirtileri arasında yer almaktadır. Bu rahatsızlığa sahip kişiler arka ceplerinden cüzdanlarını çıkarmada, dişlerini fırçalamada, yüzlerini yıkamada, dolaptan bir şey almada ya da kıyafetlerini giyinmekte zorluk çekmektedir.
Durup dururken ortaya çıkabiliyor
İki farklı şekilde meydana gelen donuk omuz, durup dururken kendiliğinden ortaya çıktığı gibi, herhangi bir omuz yaralanmasına bağlı olarak da gelişebilmektedir. Kendiliğinden oluşan donuk omuz rahatsızlığında omzun içinde bulunan bağ denilen kapsül dokular, sertleşip şişmektedir. Bu oluşumu hangi mekanizmanın tetiklediğiyse bilinmemektedir. Omuz yaralanmasına ya da müdahalesine bağlı olarak gelişen donuk omuzda ise sebep bazen bir kırık ya da cerrahi müdahale olabilmektedir. Bu gibi durumlarda hastaların beklemeden bir iki hafta içinde mutlaka ortopedi ya da fizik tedavi uzmanlarına başvurması gerekmektedir.
Fizik tedavi sonuç vermezse cerrahi uygulanır
Erken evrede bulunan donuk omuza fizik tedavi uygulanmaktadır. Fizik tedavi ile omuz hareketinin esnemesi artırılarak o bölgenin büzülmesinin önüne geçilir. Ancak fizik tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda, yani omuz bölgesinde büzüşme meydana geldiğinde ve hiçbir şekilde yumuşak dokunun açılmadığı durumlarda artroskopi ile bu bölgeye girilip sertleşen ve yapışan dokular birbirinden ayrılmaktadır. Ameliyat sonrasında da yine fizik tedavi uygulanarak bu durum korunmaya çalışılmaktadır.
Blok tedavi ile ağrı şiddeti azaltılıyor
Bu yöntemlerin dışında şu an en çok kullanılan tedavi yöntemi ise ağrı doktorlarının geliştirdiği Blok adı verilen, lokal anestezi ile sadece omzun duyu hissini ortadan kaldıran enjeksiyon uygulamaları olmaktadır. Bu uygulama ile ağrı zinciri kırıldığı için hastalardaki ağrı şiddeti azalmaktadır. Böylece uygulanan fizik tedavinin verimliliğinin artırılması sağlanmaktadır. Bu yöntemden sonra donuk omuz ameliyatları eskiye göre ciddi oranlarda düşüş göstermiştir.
Diyabet en önemli risk faktörüdür
Donuk omuz çoğunlukla 40 – 65 yaş arası kadınlarda görülmektedir. Şeker hastalığı donuk omuz için en önemli risk faktörüdür. Diyabeti olanlarda donuk omuzun oluşma süreci daha hızlıdır. Ayrıca tiroid bezi hastalıkları, felç (inme) geçiren hastalar, meme veya kalp cerrahisi sonrası, Parkinson hastalığı ve uzun süre omuzu hareketsiz kalan bireylerde donuk omuz gelişme riski yüksek olmaktadır.