Diyet ve egzersize rağmen bir türlü kilo veremiyorsanız dikkat!

Güncelleme Tarihi:

Diyet ve egzersize rağmen bir türlü kilo veremiyorsanız dikkat
Oluşturulma Tarihi: Haziran 10, 2019 10:57

Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte zayıflama maratonu da başladı. Sıkı diyetler, temposu arttırılan egzersizlere rağmen bir türlü kilo veremeyenlerin sayısı ise azımsanmayacak kadar fazla… Önlenemeyen kiloların ve dünyanın giderek şişmanlamasının altında yatan esas sebep ise insülin direncidir. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşegül Navdar insülin direnci ile ilgili tüm detayları sizler için anlatıyor.

Haberin Devamı

DÜNYA OLARAK GİDEREK ŞİŞMANLIYORUZ

Gelişen teknoloji yaşam tarzımızda köklü değişikliklere sebep olurken tembel bir nesil yaratmada hayli etkili oldu. Öyle ki fiziksel aktivitelerimiz kısıtlandı, bir merdiven bile çıkmaya üşenir olduk. Tabii beslenme düzenimiz de bu köklü değişimden nasibini alanlardan. Fastfood tarzı beslenme alışkanlıkları ve yüksek kalorili beslenme obeziteyi kamçılarken özellikle 30’lu yaşlardan itibaren obezite sıklığı artıyor. 30’lu yaşlardan itibaren beslenme alışkanlığımız değişmese de vücudumuz bir dönüşümün içine giriyor ve bize yabancı bazı durumlar ortaya çıkıyor. Aslında olan şu “insülin direnci” gelişiyor.

Anahtar kelime insülin direnci. İnsülin direnci kilo aldırıyor, kilo artışı insülin direncini tetikliyor. Siz de fark edersiniz ki “insülin direnci” hem sebep hem sonuç. O zaman rahatlıkla ve tabii ki bilimsel olarak şu söylenebilir. “Bu kısır döngünün baş aktörü olan insülin direncini kırarsak işte o zaman kalıcı ve sağlıklı kilo vermiş oluruz”.

PEKİ, İNSÜLİN NEDİR?

İnsülin pankreastan salgılanan bir hormondur. Başta kas ve yağ dokusu olmak üzere kanda dolaşan şekerin hücre içine alınarak vücudun şekeri kullanmasını sağlar. Karaciğerde fazla şekerin depolanmasında etkilidir. Vücuttaki yağ ve proteinlerin parçalanmasını engeller.

İNSÜLİN DİRENCİ VE KİLOLAR KISIR BİR DÖNGÜ GİBİDİR…

İnsülin direnci pankreastan yeterince insülin salgılandığı halde vücudun insülin cevabının azalmasıdır. Bu durumda pankreas insülin direncini kırmak için daha fazla insülin salgılar. Kanda gerektiğinden fazla olan insülin yemek sonrası kan şekerinde ani düşmeye ve erken acıkmaya sebep olur. Sonuç ise aşırı kilo alımı… Bu kilo aşırı insülin direncini daha da arttırır ve sonuç yine kilo alımı. Yani bu süreç bir kısır döngüden ibaret! Ancak bu kısır döngüyü kırmanın bir yolu var. O da; insülin direncini kırmak.

PEKİ, İNSÜLİN DİRENCİ NEDEN OLUR?

• Genetik yatkınlık,
• Hareket azlığı,
• İlerleyen yaş,
• Kilolu olmak,
• Yüksek kalorili rafine gıdalarla beslenmek insülin direncine sebep oluyor.

İNSÜLİN DİRENCİ SADECE OBEZİTEYE DEĞİL BİRÇOK HASTALIĞA ZEMİN HAZIRLIYOR

İnsülin direnci ilerleyen yıllarda şeker hastalığına sebep oluyor. Aslında şeker hastalığının en erken bulgusu denilebilir. Şeker hastalığının yanı sıra obezite, hipertansiyon, kalp damar hastalığı, kan yağlarının yükselmesi, kansere yatkınlık insülin direncinin sıkça görülen diğer sonuçları olarak söylenebilir.

Bu kişiler;

• Çocuk, genç, yaşı ilerlemiş obezler,
• Kilo vermek isteyenler,
• Ailede şeker hastalığı olanlar,
• Yemekten sonra uyku hali, halsizlik baş dönmesi şikayeti olanlar,
• Tedaviye dirençli trigliserid yüksekliği olanlar,
• Karaciğer yağlaması olanlar,
• Hızlı kilo alma,
• Tatlı gıdalara aşırı düşkünlüğü olanlar
• Açlığa dayanamama, açlıkta baş dönmesi sersemlik hissi, dudaklarda uyuşma, sinirlilik baş ağrısı, göz kararması ve bulantı şikayeti olanlar mutlaka insülin direncine baktırmalıdır.

İNSÜLİN DİRENCİ NASIL ANLAŞILIR?

Hasta açken kanında ölçülen şeker ve insülin değeri ile hesaplanan HOMA-IR testi, insülin direncini tespit eden basit ve güvenilir bir yöntemdir.

İNSÜLİN DİRENCİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Tedavi için anahtar kelimeler; egzersiz, kilo vermek ve insülin direncini düşüren ilaçlar… Öncelikle yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz. Kilo aldıktan sonra ya da 30’lu yaşlardan itibaren değil çocukluk çağında bilinçli beslenmeyi öğrenmeliyiz. Çocukluk çağından itibaren yüksek kalorili rafine gıdalardan uzak durmalıyız. Eğer 30’lu yaşları çoktan geçmiş ve kiloları almışsak egzersiz ve diyet ile birlikte muhakkak insülin direncini düşüren ilaçlar kullanmalıyız. Bu ilaçlar ile hem insülin direncini düşürerek hem de iştahı azaltarak sağlıklı ve kalıcı kilo vermemiz mümkün.

İnsülin direnci ve obezite birbirini tetikliyor. Özellikle ilerleyen yaşta şeker hastalığı, kalp ve damar hastalığı, obezite, hipertansiyon, kansere yatkınlık gibi ciddi hastalıklar insülin direnci zemininde gelişir. Her yaş grubunda olmakla birlikte özellikle obez çocuk ve gençlerde insülin direnci aranmalı ve sağlıklı nesiller için gerek diyet gerekse ilaçla tedavi edilmelidir.

BAKMADAN GEÇME!