Güncelleme Tarihi:
Doğru olmayan bir biçimde, sert ya da günde 3’ten fazla olmak üzere çok sık diş fırçalamanın, diş eti hastalıkları ve hatalı dolgu ya da kaplamalarda olabilen diş eti çekilmelerine benzer sonuçlara yol açabildiğini vurgulayan Periodontoloji Uzmanı Dr. İlay Maden, “Diş çekilmeleri ileri aşamalarda ise diş kaybına neden olabilir” uyarısında bulundu.
Diş eti sınırının mine seviyesinden kök yüzeyinin açılmasına sebep verecek şekilde yer değiştirmesi ile ortaya çıkan diş eti çekilmesi, ağız ve diş sağlığı açısından umulmadık sorunlara yol açıyor. Genç ya da yaşlı, her yaşta diş eti çekilmesi ile karşılaşılabileceğini söyleyen Dr. İlay Maden diş eti çekilmesi nedenlerini sıraladı:
-Yanlış diş fırçalama tekniği ile diş fırçalama,
-Diş fırçalama sayısının günde 3 kereden fazla olması,
-Sert diş fırçalama,
-Dişlerdeki yer değişikliği gibi nedenlerle diş eti çekilmesi görülebilir.
Ayrıca, frenulum adı verilen çene kemiği ve diş eti dokusu ile dil, dudak ve yanak arasında bulunan, bu dokuları birbirine bağlayan kas dokusunun yüksek oluşu, diş eti hastalıkları ve daha önce yapılmış hatalı dolgu ve kaplamalar da, diş eti çekilmesinin nedenleri arasında sayılabilir” şeklinde konuştu.
Dişler nasıl fırçalanmalı?
Dişlerin yumuşak bir fırça ile dairesel hareketlerle ve sert olmayan bir biçimde fırçalanması gerektiğini anlatan Dr. İlay Maden, “Diş eti çekilmesi fırçalamanın bozulmasına bağlı olarak diş üzerinde plak birikmesi kök çürüklerine, diş hassasiyetine ve estetik problemlere yol açar. Diş eti sınırının belli bir seviyenin altına düştüğü ve dişleri çevreleyen sert dokunun ortadan kalktığı durumlarda ise diş kayıpları yaşanabilir” uyarısında bulundu.
Üç farklı tedavi yöntemi
Diş eti çekilmesinin niteliğine göre, üç farklı yöntemle tedavi edildiğini kaydeden Dr. Maden, “Diş dokusu üzerinde meydana gelen hasarın tedavi edilmesi, diş duyarlılığının tedavi edilmesi ve çekilen diş eti dokusunun cerrahi olarak yerine getirilmesi olmak üzere 3 tedavi yöntemi uygulanır. Diş eti tedavisi sonucunda o bölgede bulunan kaplama ve dolguların değişmesi gerekebilir” dedi.
Diş eti cerrahisine başvurulabilir!
Diş eti üzerinde meydana gelen hasarların, hasarlı bölgeye dolgu uygulanması veya dişin tamamen kaplanması ile tedavi edildiğini ve bu şekilde meydana gelmiş hassasiyet sorununun da giderildiğini söyleyen Dr. Maden, cerrahi müdahale seçeneği ile ilgili de şunları anlattı: “Ön bölgelerde meydana gelmiş olan ve özellikle estetik problem yaratan durumlarda, diş eti çekilmesinin fazla ilerlediği durumlarda ve arka dişlerde kaplamanın yeterli olmayacağı durumlarda diş eti cerrahisine başvurulur. Diş eti cerrahisi iki şekilde uygulanır. Greftleme adı verilen ilk metotta hastanın damağından alınan ve greft adı verilen parça, diş eti çekilmesi olan bölgeye uygulanır. Bu işlem duruma göre dişeti çekilmesini durdurmak veya eski haline geri getirmek için uygulanabilir. Kaydırma adı verilen ikinci metotta ise çekilme olan bölgenin yanında sağlam doku varsa bu doku, çekilmenin üzerine kaydırılarak dişeti çekilmesi kapatılır”.
Yeni metodlar tedavilerin başarı oranını yükseltiyor
Son yıllarda diş eti tedavisinde birçok yenilik meydana geldiğine de işaret eden, Uzman Dr. İlay Maden, bu gelişmeleri de, “Greftleme operasyonlarında artık birçok vakada hastadan alınan greftler yerine hazır greftler kullanılabiliyor ve bu tedavi sonrasında oluşan konforsuzluğu ortadan kaldırıyor. Kaydırma operasyonlarında kullanılan mine matrix proteinli esaslı jeller de, tedavilerin başarı oranını yükseltiyor “şeklinde özetledi.