Güncelleme Tarihi:
Kış aylarının gelmesiyle birlikte grip sezonu da açıldı. Covid-19’un yaklaşık 1 yıldır hayatın içinde olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, griple koronavirüs arasındaki farkları ve benzerlikleri anlattı. Her iki hastalığında da burun akıntısı ve tıkanıklığıyla başladığını kaydeden Dr. Işık, "İkisi de grip etkeni olarak yıllardır bildiğimiz virüsler ama koronavirüs maalesef 1 yıldır yeni bir mutasyon geçirerek hayatımıza daha ağır bir şekilde girdi. Ancak bu hastalığı herkes ağır şekilde geçirmiyor. Grip şikayetiyle geçiren hastalar da var. Nezle, grip ve Covid-19 birbirine çok karışıyor. İkisinde de ortak görülen şikayetler var. Fakat ayırt edebileceğimiz yönleri de var. En sık birlikte gördüğümüz şikayetler burun akıntısı, burun tıkanıklığı, yaygın kas ve vücut ağrısı ile ateş şikayetleridir. Bunları her iki hastalıkta da görüyoruz" dedi. Gripte ateşin daha kısa sürdüğünü anlatan Dr. Işık, şöyle devam etti:
"Gripteki ateş birkaç günde kendiliğinden düzeliyor. Covid-19’da ise yaygın kas ağrısında olduğu gibi daha uzun süreli görülüyor. Covid-19da nezle, gripten farklı olarak gördüğümüz şikayetler de var. Tat, koku kaybı, ishal, yaygın sırt ve bel ağrısı şikayetleri bunlardan bazılarıdır. Covid-19da ateş daha yüksek ve daha uzun süreli olduğu için dirençli oluyor. Hastalığın iyileşme dönemi daha uzun sürüyor. Ateşin düşmesi birkaç günden 4-5 güne kadar uzayabiliyor."
’İkisi birlikte görüldüğünde ağır seyreder’
Hem gribin hem de Covid-19’un vücutta aynı anda yer bulmasının mümkün olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, özellikle yaşlı ve kronik hastaların riskli olduğunu kaydetti. Bu hastalara mutlaka grip aşısı önerdiklerini anlatan Işık, "Riskli insanlar en azından kendilerini gripten korusunlar. Covid olsalar bile üzerine grip eklenmesin çünkü ikisi birlikte görüldüğünde çok daha ağır seyredebiliyor. İkisi de zatürreye sebep olabiliyor. İkisinin aynı anda geçirilmesi çok daha büyük sorunlara yol açabilir" diye konuştu.
Herhangi bir hastalığa sahip olmanın Covid-19 olma riskini arttırdığını vurgulayan Dr. Işık, bağışıklığın baskılandığını ifade etti. Hastalığın bazı kişilerde ağır seyretmesinin nedenlerini sıralayan Işık şunları söyledi:
"Hastalığın ağır geçirilmesindeki en önemli etkenlerden biri yaş faktörüdür. Özellikle 50-65 yaş üstü hastalar ağır geçiriyorlar. Ek hastalıklar çok önemli. Diyabetik ve kronik, kalp akciğer hastalığı olan kişiler daha ağır geçiriyor. Sağlık personelleri çok riskli. Virüsün yoğun olarak alınması da ağır geçirip geçirmemekte önemli bir etkendir. Eğer yoğun aldıysak yakın mesafede aldıysak ağır tablolar görüyoruz. Temas süresi bunlarla ilişkili. Bağışıklığı baskılayan ilaç tedavisi tablonun ağırlaşmasına neden olur."