Güncelleme Tarihi:
Damar sertliği ( ateroskleroz) batı ülkelerinde tüm ölümlerin % 50 sinden sorumludur. Bu oran tüm kanserlerden olan ölümlerin toplamının neredeyse iki katıdır. Ölümler dışında yarattığı komplikasyonlar nedeniyle de çok ciddi sosyo-ekonomik sonuçlar doğurmaktadır.
Damar sertliği birçok önemli atar damarda darlık ve tıkanıklar yaratarak kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği ve bacak kaybına neden olabilir. Birçok damarı aynı anda etkileyen sistemik bir hastalıktır. Örneğin damar sertliğine bağlı kalp krizi geçiren insanların boyun şah damarında da sessiz fakat ileri damar sertliği bulunabilir ve ani felçlere neden olabilir. Bacak atar damarlarında damar sertliği olan ve yürüme ağrısı bulunan hastaların birçoğunda kalp ve şah damarlarında da ileri darlıklar bulunabilir. Tüm bu önemli alanlardaki damarların incelenmesi ve erken tanı hayat kurtarır.
Damar sertliği uzun bir süreç içinde bir veya birçok risk faktörünün o kimsede bulunması sonucu oluşur. Bu risk faktörlerinin bir kısmı genetik yapımıza büyük bir kısmı da çevresel faktörler bağlıdır. Damar sertliği sıklıkla 50 yaş üzerinde klinik bulgu verse de hastalık sessiz olarak daha erken yıllarda başlar. Damarların iç tabakasının ilk aşamada kalınlaşması, daha sonra bu kalınlaşan alanlarda iç tabakanın altında ufak damar sertliği plaklarının oluşması, bu plakların zamanla büyümesi, plakların yırtılarak damarı tıkaması veya bu plaklardan kopan parçaların dolaşımla sürüklenerek daha uzaktaki diğer damarları tıkaması çok uzun yıllar içinde gelişir. Erken tanı ve önlem ile bu süreç durdurulabilir.
Risk faktörlerinin sayısı arttıkça hastalık daha erken sürede ve daha ciddi şeklide ortaya çıkar. Erkeklerde daha sık görülür. Risk faktörlerinin bir kısmını kötü alışkanlıklardan kurtularak, yaşam ve beslenme tarzımızı değiştirerek, bir kısmını da ilaçlar yardımıyla kontrol altına alabiliriz.
Damar sertliği henüz başlamamış olan kimselerin yukarıda bahsedilen risk faktörlerini mümkün olduğu kadar kontrol altında tutmaları uzun dönemden hastalığın oluşmasını büyük ölçüde azaltacaktır. Sağlıklı beslenerek ve düzenli egzersiz yaparak bu risk faktörlerinin birçoğunu kontrol altında tutabiliriz ancak bu her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumlarda doktor kontrolü altında ilaç kullanarak risk faktörlerinin (kolesterol yüksekliğ, yüksek tansiyon, şeker hastalığı) tedavisi gerekli olabilir.
Hastalık oluşmadan alınacak önlemler ile hastalık ortaya çıktıktan sonra alınacak önlemler arasında fark olduğunu hatırlatmak gerekir. Ortak olan kısım ideal kiloya ulaşıp bunu korumak, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı beslenmektir. Kan basıncının ilaçla veya ilaçsız 120/80 mm Hg altında olması, kan şekerinin normal seviyede tutulması önemlidir.
LDL denilen kötü kolesterol seviyesi için amaç ise hastalık başlamamış olanlarda üst limit 160 mg/dl olmakla beraber mümkün olduğu kadar düşük tutmak uzun dönem korunma için gereklidir. Bu durumlarda birçok faktör göz önüne alınarak ilaç tedavisine karar verilebilir. Hastalık başlamış olanlarda ve özellikle damar sertliğine bağlı şikayeti olan veya girişim uygulanmış kimselerde LDL yi 70 mg/dl civarında tutabilmek için hayat boyu kolesterol düşürücü ilaçlar kullanılması ve bunların dozları bu seviye için ayarlanmalıdır. Ülkemizde bu ilaçların hiçbir işe yaramadığını ve aynı zamanda öldürücü yan etkileri olduğunu belirten kardiyologların olması kanımca utanç verici bir olaydır.
Sağlıklı beslenmek uzun dönemde birçok hastalığın önlenmesi açısından önemli olduğu gibi damar sertliği açısında da çok önemlidir. Sağlıksız beslenme damar sertliğini etkileyen birçok risk faktörünün ortaya çıkmasına veya kötüye gitmesine neden olur. Günlük enerji miktarının gereğinden fazla olmaması, sebze ve meyva ağırlıklı, az et- çok balık tüketen akdeniz tipi beslenme tarzının düzenli egzersiz ile kombine edilmesi yeterli olacaktır. Kategorik olarak sadece bazı gıdaları belirli miktarda tüketmek veya bazılarını hiç tüketmemek gibi önlemlerle damar sertliğinin önüne geçmek mümkün değildir.
Aşağıdaki amaçlara ulaşmaya yardımcı olacak beslenme şekli önemlidir:
Özet olarak, sigarayı bırakmak, alkol, gazlı, şekerli içecekler, doğal olmayan hazır gıdalar, şeker, tuz ve unlu gıdaları mümkün olduğu kadar az tüketmek ve günlük toplam enerji miktarını düşük tutarak ideal kiloyu korumak, düzenli egzersiz yapmak ve gerekli olursa yüksek tansiyon, diyabet ve kolesterol yüksekliği için ilaç kullanmak damar sertliğinin ortaya çıkmasını büyük ölçüde engelleyecektir.
Sadettin KARACAGİL
Damar Cerrahı