Oluşturulma Tarihi: Ağustos 21, 2019 09:50
Psikolog Serap Duygulu, çocuklarınıza sevginizi göstermenin 50 farklı yolundan bahsediyor.
Bütün kültürlerde, bütün toplumlarda ve bütün geleneklerde asla değişmeyen ortak bir dil vardır: Sevgi!
Sevgi ile yapılamayacak şey, aşılamayacak zorluk yoktur. Bu, o kadar kültürler üstü, o kadar evrensel bir dildir ki, bu dili öğrenmek ve konuşmak için kelimelere ihtiyacınız yoktur. Sadece duygularla konuşabilir ve hissedebilirsiniz. Bu dil asla yanlış anlaşılmaz, asla başarısız olmaz, asla yetersiz kalmaz.
Sevgi dili dediğimiz bu iletişim biçimi herkes için çok önemlidir ama özellikle çocuklar için inanılmaz bir önem taşır.
Çocuklar üzerinde yapılan bir araştırma son derece ilginç sonuçlar vermiş:
Yaklaşık olarak 3 ay süren bir anket çalışması sonucunda 800 aileyle görüşülerek 1100 çocuk gözlemlenmiş. Bütün bu araştırmanın ortaya koyduğu sonuca göre 6 yaş ve altı çocukların kişiliklerinin oluşumunda en önemli olanın sevgi, ilgi ve birlikte oyun oynamak, paylaşımlarda bulunmak olduğu görülmüş. Üstelik kaş çatmanın, sert bakışın ve kötü sözün çocukların karakterlerinde ve zekâlarında inanılmaz olumsuz etkilere yol açtığı da anlaşılmış. Önerilen şey şu ki, çocukla iletişim kurulurken gülerek sağlanan göz teması çok önem taşıyor.
Gözlemlemeler sonucunda anne ve babası düzgün konuşan, sevgiyle büyüyen çocukların ruhsal ve fiziksel gelişimlerinin de sağlıklı olduğu görülüyor. Özgüvenli ve derslerinde başarılı çocuklar oluyorlar.
Aynı şekilde çocukla olan tensel temasın, onu kucaklamanın ve öpmenin çok olumlu etkileri var. Yine başka bazı araştırmalara göre, anne ve abasından eşit düzeyde ilgi ve sevgi gören çocukların daha sağlıklı ve olumlu karakter yapılarına sahip oldukları anlaşılmış. Örneğin 6 yaş ve öncesinde fiziksel şiddete uğrayan ve korkuyla büyüyen çocukların gençlik yıllarından itibaren topluma uyum sorunları yaşadıkları görülmüş.
Bütün bu sonuçlar da sevginin tek başına bir güç olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Öyleyse sevgimizi ifade etmenin pek çok yolunu bulmalı ve çocuklarımızı sonsuz bir sevgi ortamında büyütmeliyiz.
İŞTE SEVGİMİZİ GÖSTERMENİN YOLLARI
- Sevgi, çocuklar için doğrudan doğruya onunla iletişim kurmak demektir. Çocuğunuzdan gelen her tür uyarana açık olun.
- Çocukla olan iletişimde göz teması çok önemlidir. Bu, çocuğa ‘seni dinliyorum’ mesajını verir.
- Göz teması kadar önemli olan bir başka konu ise tensel temas yani dokunmaktır. Çocuğumuzu kucaklamak, sarılmak, öpmek, saçını okşamak inanılmaz etkiler yapar.
- Onunla birlikte yapabileceğiniz etkinlikler, sevginizi ifade etmenin en kolay yoludur. Ne yaptığınızın o kadar çok önemi yok ama birlikte yapmanızın büyük önemi var.
- Sizden bir şeyler istediğinde ilk sözünüz ‘hayır’ olmasın. Bu tür bir tavır,onu dinlemediğinizi gösterir.
- Bebeklerde dokunmak ve onunla konuşmak hemen size karşılık vermesine yol açar. Çok küçük çocuklar dahi sevgi gösterilerine hemen tepki verirler.
- Çocuğunuzu yaşı kaç olursa olsun, özellikle başkalarının yanında övmek ve olumlu sözler söylemek muhteşem etkiler yaratır.
- Sevginizi ve desteğinizi bir koşula bağlamayın. Çocuk kayıtsız şartsız sevildiğini bilmek ister. Olumlu ve olumsuz bütün özellikleriyle sevildiğini hissettirin.
- Çocuğunuzun akademik başarısı ve okuldaki ders notları, çocuğunuzdan daha önemli olmamalı. Onu ne kadar sevdiğinizi özellikle başarısız olduğunu düşündüğü zamanlarda gösterin.
- Kaç çocuğunuzu olursa olsun, her çocuğunuzla ayrı zamanlar geçirin ve birlikte bir şeyler yapmaya özen gösterin. Her çocuk özel olduğunu bilmek ister.
- Hiçbir şey yapamadığınızı düşünseniz bile, sık sık onu sevdiğinizi söyleyin. Bütün çocuklar bunu duymaktan mutlu olur.
- Çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslamayın. Sizin çocuğunuz başkalarından, hatta sizden bile farklı bir bireydir. Sizin birebir kopyanız değildir.
- Çocuğunuza disiplin uygulamak demek şiddet uygulamak demek değildir. Hiçbir şekilde şiddete başvurmayın. Sevgi şiddetle yan yana olamaz.
- Sosyal bir birey olması için onu teşvik edin. Arkadaş edinmesini ve arkadaşlarıyla görüşmesini sağlayın. Anne baba olmak engellemek değil, yol gösterici olmaktır.
- Özellikle küçük yaş çocukları için birlikte kitap okumak çok olumlu bir etki yaratır. Bu faaliyet aynı zamanda onun kelime dağarcığını geliştirmesine ve kitap okuma alışkanlığı kazanmasına da yardımcı olur.
- Çocuğunuza verdiğiniz önemi her fırsatta hissettirin ve bunun için gerekçelere ihtiyacınız olmadığını bilin. Değer verildiğini bilmek her çocuğu mutlu eder.
- Sevgi sözcüklerini sıklıkla kullanmaktan çekinmeyin. Sevgiyle öğretemeyeceğiniz hiçbir şey yoktur.
- Her çocuğun en az bir konuda yetenek sahibi olarak dünyaya geldiğini unutmayın. Bu nedenle de ilgisinin olduğu herhangi bir alanda eğitim almasını, hobi olarak uğraşmasını sağlayın.
- Çocuklar anne babalarıyla birlikte bir şeyler yapmaktan ve onlara yardım etmekten büyük keyif alırlar. Birlikte yemek yapın, pasta börek yapın. Bu, aynı zamanda onların sorumluluk almalarını da sağlayacaktır.
- Çocuklar özellikle evcil hayvanlar konusunda çok duyarlıdırlar ve mutlaka bir hayvan beslemek isterler. Bu konuda onları engellemeyin ve evde bakımı sizi zorlamayacak bir hayvan edinin. Akvaryumda balık, kuş vb gibi…
- Özgüveni yüksek çocuk yetiştirmek birinci derecede önem taşıyan bir konudur ve bu konuda elden geldiğince yönlendirici, destekleyici olun.
- Çocuklar genellikle çekingen ya da güvensiz davranırlar. Başaramasa bile her konuda en azından denemesi gerektiği yönünde çaba gösterin. Çabayı takdir edin.
- Sürekli komut ve talimat veren ebeveynlerden olmayın. Çocuklar yol göstericiliğinize ihtiyaç duyarlar. Bunu da sevginizle yapın.
- Öncelikle anne baba olarak siz birbirinizle sevgi üzerine kurulmuş bir iletişim oluşturun. Çocuklar bu ortamda sevginizi anlayacak ve kendisi de başkalarına sevgisini gösterebilecektir.
- Biz yetişkinler de zaman zaman hatalar yapabiliyoruz. Böyle durumlarda özür dilemeyi, hata yaptığımızı kabul etmeyi bilmeliyiz. Özür kelimeleri kullanmaktan çekinmeyin.
- Ben senin yaşındayken, bizim zamanımızda, şeklinde başlayan cümleler kurmayın, nasihat etmeyin, sürekli öğüt vermeyin. Çocuklar gördüklerini model alırlar, duyduklarını değil. Onların önünde olumlu birer model olun.
- Aile ve akrabalık ilişkilerine önem verin ve çocuklarınızı aile büyükleriyle, akran akraba çocuklarıyla bir araya getirin.
- Çocuklarımız başkalarının yanında eleştirmeyi biliriz ama övgü konusunda cimri davranırız. Oysa asıl övgü ve sevgi sözcüklerini toplum içinde söylemek müthiş bir sihir yaratır.
- Çocuklarınızın ihtiyaçları konusunda duyarlı davranın. Eksiklerini tamamlamakta, fiziksel ya da sosyal ihtiyaçlarını gidermekte umursamaz bir tutum içinde olmayın.
- Çocuklarla konuşurken dolaylı cümleler kurmayın, doğrudan hedefe giden kelimeler kullanın. Laf çarpmak, iğnelemek ilişkinizi boş yere germekten başka işe yaramaz.
- Anne baba olarak aranızda ne yaşanırsa yaşansın, çocuğunuza birbiriniz hakkında olumsuz cümleler kurmayın, birbirinizi kötülemeyin. Onun aranızda taraf tutmasını istemeyin.
- Çocuklara sevgi göstermenin hediye almakla aynı şey olmadığını hatırlamanızda fayda var. Hediyeler sevgi sözcükleri kadar kalıcı etkiler yaratamazlar. Çocuğunuz ona ne kadar pahalı bir hediye aldığınızla ilgilenmez. Onu ne kadar sevdiğinizi bilmek ister.
- Özellikle ergenlik çağı ve sonrasında çocukların duygusal yakınlık yaşadıkları arkadaşları hakkında asla olumsuz konuşmayın ve arkadaşlarını yargılamayın. Sizden uzaklaşırlar, arkadaşlarından değil.
- Sevginizi kullanarak çocuğunuzu tehdit etmeyin.’Bir daha böyle davranırsan seni sevmem, başkasının annesi, babası olurum’ türünde cümleler çocuğunuzun kişiliğinde büyük yaralar açar.
- Çocuğunuzla konuşurken sen dili yerine ben dilini kullanmayı öğrenin. Sen dilinde konuşurken genellikle suçlayıcı, hedef gösterici olursunuz. Oysa ben dili bunun tersidir ve duygulardan söz etmenin yoludur.
- Çocuğunuzun özel alanına, mahremiyetine saygı gösterin. İzinsiz odasına girmeyin, eşyalarını karıştırmayın. Odasının düzenine karışmayın.
- Sevginizi hiçbir koşula bağlamayın. Ne kadar yanlış olursa olsun, davranışlarını sevginizle kıyaslamayın.
- Olumlu olan her davranışını övün, takdir edin, destekleyin. Bu şekilde bir tutum, doğru davranışlarını pekiştirecektir.
- Çocuğunuzla konuşurken davranışını hemen etiketlemeyin, onu itham etmeyin, suçlayıcı konuşmayın. ’Yalan söylüyorsun, gene dersini çalışmamışsın, kesin gene zayıf aldın’ gibi olumsuz cümleler çocuğun özgüvenini yerle bir eder.
- Sevgiyi göstermenin en iyi yolu sevgi dolu bir aile sunabilmektir. Çocuğunuzu büyüttüğünüz aile ortamını ya da çevrenizi bu açıdan gözden geçirmenizde fayda var.
- Çocuğunuza mutlaka zaman ayırın ve birlikte bir şeyler yapın. Onunla konuşun. Sadece konuşmak bile ona önem vermek, ilgi göstermek, zaman ayırmak, ortak bir nokta üzerine sohbet etmek anlamına gelir ve çocuklar için bütün bunlar çok önemlidir.
- Bazen hiç konuşmamak bile sevgiyi ifade etmenin çok kolay bir yolu olabilir. Sadece dinleyin, yargılamayın, eleştirmeyin, suçlamayın. Sadece dinleyin.
- Çocuğunuzu bir sosyal yardım etkinliğine yönlendirerek hem içinde bulunduğu aile ortamını fark etmesini, hem de bir başkasıyla empati kurmasını sağlayabilirsiniz. Bu aynı zamanda karşılıklı sevgi alışverişi için son derece olumlu bir ortam oluşturacaktır.
- Aile ve toplum içinde çocuğunuza mutlaka söz hakkı ve seçme hakkı tanıyın. Özellikle kendisini ilgilendiren konularda mutlaka fikrini alın, zevkini ve seçimlerini dikkate alın. Duygu ve düşüncelerine önem vermek çocuğa sevildiğini ve önemsendiğini hissettirecektir.
- Size çok basit gelse dahi yaşadığı duygusal kırıklıkları ve üzüntüleri ciddiye alın. Onu anlamaya çalışın.
- Onun farklılıklarına ve farklı davranma çabalarına anlayış gösterin. Özellikle ergenlik döneminde çocukların yaşadıkları kişilik çatışmaları son derece normaldir ve bu dönemde tek istedikleri sevgi ve anlayıştır.
- Çocuğunuzla ilgili sorularınızı doğrudan kendisine sorun. Arkadaşlarından bilgi almaya çalışmanız aranızdaki güveni yok eder.
- Sorularına açık ve tutarlı yanıtlar verin. Ertelemeyin, geçiştirmeyin. Kaçamak yollara başvurmadan merakını gidermeye çalışın.
- Kendi başına yapması gereken görev ve sorumlulukları yerine getirmesi için teşvik edin. Ancak müdahale etmeyin ya da özellikle dersleri konusunda siz devreye girmeyin. Onu desteklediğinizi görmek, ona güvendiğinizi hissetmesi bakımından önemlidir.
- Çocuklarınızı kendi aralarında kıyaslamayın. Birbirlerine üstün olan taraflarını vurgulayıp aralarında kıskançlık ya da rekabet duyguları oluşmasına izin vermeyin. Her çocuğunuzu ayrı ayrı çok sevdiğinizi hissettirin.