Güncelleme Tarihi:
Günümüzde ergenlerin giysilerinin, kullandıkları teknolojik araçların belirli markalar olmaması nedeni ile arkadaşları tarafından eleştirildiklerini duyuyoruz. Hatta yaş sınırı artık çok aşağılara indi, marka merakını 5-6 yaş çocuklarında bile görebiliyoruz. Bu durumda ailelere büyük görevler düştüğünü dile getiren Eğitim ve Aile Danışmanı Nurten Aydın önerilerde bulunuyor.
Gençler artık üniversite yerleştirmelerinde bile markaya dikkat eder oldular. Birçok üniversiteye yerleşecek adaydan duyduğumuz “XXX üniversitesinde herkes marka giyiyormuş, kendilerinden olmayanı grup içerisine almıyorlarmış, ben böyle bir okulda arkadaş bulamazsam zorlanırım” diye düşünerek, istediği bir üniversitede olsa bile tercihlerinde yer vermiyorlar. Aslında arkadaşları tarafından kabul edilebilmek için marka giysilere sahip olunması gerekliliği hiç de sağlıklı bir düşünce değil.
Belirli marka eğilimine (ya da yeni çıkan modellere) 5-6 yaş çocuklarında bile karşılaşabiliyoruz. Bu yaş çocukları bile “Senin ayakkabılarının altında ışık yanmıyor“ diyerek birbirlerini eleştirebiliyorlar. Bulunduğunuz sosyal ortam tarafından dışlanmak hem çocukları hem de aileleri incitiyor.
Çocuklarında marka eğilimini gözlemleyen aileler neler yapmalı?
- Çocuklarının bu ihtiyaçlarını nereye kadar yerine getirebileceklerine ya da imkanları var ise ne kadar izin verebileceklerine karar vermeliler.
- Çocukların ne hissettiklerini anlamak sorunu çözmek açısından önemli ipuçları verecektir. Yargılamadan dinlemek ve anlamaya çalışmak çocuğunuza kendini iyi hissettirecektir. Size olan güveni artacaktır.
- Sınırlamalar getirecekseniz nedenlerini açıklayın. Bunlar bütçenizle ilgili olabileceği gibi, bireyselliği ile ilgili nedenler de olabilir.
- Çocuğunuzun ihtiyaçları için ayırabileceğiniz bütçeyi onunla paylaşarak seçim yapmasını sağlayabilirsiniz.
- En önemlisi yetenek ve becerilerini göstererek kendisinin farkında olmasını sağlayın. Kendi yeterliliklerinin farkında olduğunda dış öğelere ihtiyaç duymasına gerek kalmayacaktır.