Güncelleme Tarihi:
Çocuklarda kalp hastalıkları yüzde 20 oranında yenidoğan döneminde ağır tablolarla ortaya çıkıyor ve acil tedavi gerektiriyor. Çocuk hekimleri rutin muayenelerinde kalpte ek ses “üfürüm” ile kasık nabzı eksikliği gibi durumları saptayabiliyor ve kalp uzmanının kontrolünü istiyor. Ancak çocukların bir kısmında hastalık bulgu vermiyor ve sessiz sedasız seyir edebiliyor. Bu nedenle kalp tarama testlerinin yapılması yaşamsal önem taşıyor. Kalp hastalıklarının erken müdahalesinde bir başka önemli nokta daha var, o da bazı belirtilerde zaman kaybetmeden doktora başvurmak.
Özellikle yenidoğan döneminde kalp hastalığı şüphesi uyandıracak en önemli bulgu, morarmadır. Morarma çocuklarda özellikle eforla, yenidoğanda ise ağlama ve beslenme anlarında artıyorsa, bu durum kalp anomalisinde çok önemli bir belirtiyi oluşturuyor. Bu nedenle morarması olan her yenidoğanda ve çocukta mutlaka kardiyolojik muayene ve bunu tamamlayan oksijen satürasyonlarının ölçümü, ekokardiyografi, EKG (elektrokardiyografi) gibi kalp testlerin yapılması gerekiyor.
Kalbin metabolizmanın ihtiyacını karşılayamadığı durumlarda çocukta büyüme gelişme tablosu normal ilerlemeyebiliyor. Ancak çocuklarda kalp yetmezliği bulguları net bulgu vermeyebiliyor. Bu nedenle büyüme ve gelişme sorunu olan çocuklarda özellikle kalp kası hastalığı olup olmadığının saptanması hayati önem taşıyor. Çünkü kalp kası hastalıkları ani yaşamsal sorunlar yaratabiliyor.
Göğüs ağrısının en sık nedenini kalp hastalıkları oluşturmasa da, tarama testi niteliğinde kardiyolojik kontrol yapılması gerekiyor. Çocukta özellikle spor yaparken eforla birlikte göğüs ağrısı varsa mutlaka kardiyolojik testler yapılmalı, kalp kası hastalığı, doğuştan koroner arter anomalisi olup olmadığı kanıta dayalı olarak netleştirilmeli.
Bayılma, nörolojik ve metabolik nedenler dışında kalp kası hastalıkları ve ritim anormallikleri nedenleriyle de oluşabiliyor. Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Arda Saygılı bu durumda kalbin yapısının ekokardiyografi, ritim düzeninin de EKG (elektrokardiyografi) ile incelenmesinin büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor.
Kalpte gerek dinlenme anında gerekse efor sonrasında oluşan çarpıntılar çok önemli. EKG ile kalp ritim anormalliği olup olmadığı kalp doktoru tarafından araştırılmalı. Çok yavaş veya çok hızlı kalp atımları mutlaka EKG ile kontrol edilmeli.
Metabolizmanın artmış iş gücünü karşılayamayan kalpte zamanla kalp yetmezliği gelişebiliyor. Hipertiroidi, anemi, demir eksikliği gibi durumlar kontrol edildiğinde açıklanamayan terleme veya çabuk yorulma mutlaka kalp kontrolünü gerektiriyor. Çocuklarda kalp yetmezliği kendisini aşırı terleme ve çabuk yorulma olarak da ifade ediyor. Özellikle uykuda yastığı bile ıslatan terlemelere dikkat edilmesi ve zaman kaybetmeden doktora başvurulması gerekir.