Çocuklarda kafa travmasına dikkat!

Güncelleme Tarihi:

Çocuklarda kafa travmasına dikkat
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2016 14:58

Başına darbe aldığında ne yapmalısınız?

Haberin Devamı

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bülent Fahri Kılınçoğlu, cocukluk çağındaki kafa travmalarından bahsediyor.

Beyin travmaları, önemli bir halk sağlığı problemidir. Genellikle trafik kazaları, düşmeler, darplar ve spor yaralanmaları sonucu gelişir. 45 yaş altı yetişkinlerde ve çocuklarda en sık hastaneye başvuru nedenleri arasında yer alır. Kafa travmaları, her zaman ağır travmalar tarzında olmamakta, bazen önemsiz gibi görülen veya çok kısa süreli bilinç kaybına neden olup düzelen, yapılan tetkiklerde ciddi bir birincil hasarın görülmediği hafif kafa travması olarak da sınıflandırılmaktadır. Son yıllarda bu konuda yapılan çalışmalarda; tekrarlayan travmaların beynin yüksek fonksiyonlarında hasar oluşturabileceği ve zeka fonksiyonlarını etkileyebileceği iddia edilmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken tek tek ufak travmalar değil, sürekli ve yenileyen travmalardır. Okul öncesi dönem çocuklarında düşmeler ve kafa travmaları anne ve babaların sık karşılaştığı sorunlar arasındadır. Bu dönemi 2 yaş öncesi ve 2-7 yaş arası olarak ikiye ayırarak incelemek doğru olur.

İki yaş öncesi dönemde: Bebeğimiz daha yeni yürümeye başlamış, beynin ve kasların fonksiyonları henüz oluşmuş ve olgunlaşma devam etmektedir. Yatarken, otururken ve yürürken kendini koruma, tehlikelerden uzak durma yetisine ve reflekslerine sahip değildirler. Yaşına uygun olarak, yattığı yerde dönebilir, emekleyebilir, oturabilir, destek alarak veya almadan yürüyebilir. Bunları yaparken yattığı, oturduğu yerden düşebilir, yürürken dengesini kaybedebilir ya da ayağı takılıp düşebilir. Bu yaş grubunda, baş, yetişkinlere oranla çok büyük, kafatası kemikleri daha yeterince olgun ve sert değildir. Travma direkt olarak beyin dokusunda hasar oluşturabilir. Buna karşılık doğa bu zayıflığı, beyinin elastikiyet ve esnekliğini ileri derecede artırarak azaltmaya çalışmıştır. Bu yaş grubunda başa gelen darbelerde, kafatası sanki bir pinpon topu gibi davranıp çöker ve sonra hemen eski halini alır, alttaki beyin dokusu da son derece elastik olduğu için bunu en az hasarla atlatmaya çalışır. Ancak tüm bunlar belli snırlar içinde gerçekleşir. Eğer tavma yeterince şiddetli ise savunma mekanizmaları yeterli gelmez, kemik ve beyin dokusunda çeşitli düzeylerde hasar ve kanamalar ortaya çıkabilir.

Travma geçirmiş veya geçirdiğinden şüphe edilen bebekte, biz hekimler olarak birtakım işaretler ararız. Çocuğun yaşı, düştüğü yükseklik, zemin, düşme hızı ilk planda travmanın ciddiyeti konusunda bir fikir oluşturur. İkinci aşamada bu olaydan sonra çocukta oluşan değişimler, bilinç kaybı, uyku hali, kusma veya normal olmayan her şey dikkatimiz çeker. Üçüncü aşamada muayene ve gerekirse radyolojik bulgular bizi sonuca götürür. Her zaman ilk 24 ve 48 saat önemlidir ve başlangıçta çocuk tamamen normal olsa da sonradan yeni bulgular ortaya çıkabilir. Bu nedenle travma sonrası 24-48 saat çocuğun ya ailesi tarafından ya da gereğinde hastanede hekim tarafından takibini ve bu süre sonunda tekrar kontrolünü öneririz.

Pratik olarak böyle bir olayla karşılaşıldığında, eğer çocukta normal dışı kusma, uyku hali veya bilinç kaybı varsa, gözle görülür bir şişlik, morarma mevcuttsa ve kasılma nöbeti olmuşsa, travmanın şiddetine bakılmaksızın hızla hekime götürülmesi gerekir. Bilinci kapanmış çocuklarda başın arkaya yatırılıp, dilin bir kaşık arkası ile bastırılması çok önemli olan hava yolunu açık tutacak son derece faydalı bir işlemdir. Şiş olan yere soğuk tatbiki hem kanamayı hem de şişliği azaltır. Bu sırada zaman en büyük düşmandır ve hızlı ama panik yapmadan davranmak gerekir.

TRAVMALARDAN KORUNMAK İÇİN ALINACAK ÖNLEMLER

  1. Evde çocoğun başına kadar olan mesafedeki sert, keskin, sivri ve kenarları olan eşyaların uzaklaştırlması veya çevrelerinin yumuşak lastik veya sünger ile kaplanması,
  2. Zeminin yumuşak ve kalın malzemelerle örtülmesi,
  3. Çocuğun tırmanıp üzeriden düşebileceği eşyaların örneğin sandalyalerin kapatılması,
  4. Yatağının yanlarında koruma bariyerlerinin olması veya yatağın yere yakın yapılması
  5. Mümkün olduğu kadar çocukların gözetim altında kalması,
  6. Yürürken bilek dahil elinde tutulması gibi önlemler faydalı olacaktır.

İki ve 7 yaş arası: Bu dönemdeki düşmeler çocukların daha hareketli, kas yapılarının daha güçlü olması nedeni ile bebeklik çağı düşmelerinden daha farklıdır. Bu dönemlerde balkon, pencere, ağaç gibi yerlerden düşmeler daha sıktır Kafatası kemikleri bu yaş grubunda artık sertleştiği ve esnekliğini kaybettiği için kırık, çatlak, çökme ve beyin dokusunda hasar riski artmıştır. Bebeklerden farklı olarak kendilerini daha iyi ifade ettikleri için takipleri daha rahattır.

Travmanın şiddeti, travma sonrası dönem, klinik bulgular ve takip bebeklerde olduğu gibidir. Bu yaş grubunda yukarıda önlemlere ek olarak;

  1. Kapı ve pencelerin açık tutulmaması, önlerinde üzerine çıkabileceği eşya ve diğer malzemelerin uzaklaştırlması,
  2. Bisiklet ve benzeri araçları kullanırken kask, dizlik ve dirseklik kullanması uygun olacaktır.

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bülent Fahri Kılınçoğlu

BAKMADAN GEÇME!