Güncelleme Tarihi:
Bir gün uyanıp çocuklara; dışarıda virüs denen, göremeyeceğimiz kadar küçük ama okula gitmeyi, arkadaşlar ile görüşmeyi hatta büyükanne büyükbabamızı görmemizi engelleyecek kadar güçlü, evden çıkmamızı sakıncalı kılan bir şeyin varlığından bahsettik… Kulağa ürkütücü geliyor, değil mi? Zaten ürktük, çocuklar da anne babaların bu irkilişine tanık oldular, bir kez daha ürktüler. Evin virüse karşı kendimizi korumak için ne kadar güvenli olduğunu anlattık, öğretmenleri de anlattı, zaten devlet yetkilileri de bunu söyledi. Her an her yerde hep bir ağızdan çocuklar ‘evde kal’ sözlerini duydular. Evin dışında kalan dünyayı tüm içeriği ile tehlikeli kıldık. Ve bu duruma alıştılar… Kimi duygularını ifade edebildi, kimi bastırdı, kimi uykusundan korkuyla uyandı, kimi defalarca elini yıkadı, kimi ailesine onlarca soru sordu, hepsi sıkılsalar da evde kalmayı başardılar hatta bayramlarını evde kutladılar…
Şimdi çocukların ‘dışarı’ yani güvenli alanından dışarı çıkabileceği haberi geldi fakat dışarıdaki dünyada dikkatli olmaları gereken şey epey fazla… Üstelik ‘yeni dünya’ya uyumunu, kaygı yaratmadan, güven içinde öğretmesi gerekenler yine siz anne babalarsınız. İşte size bu görevinizi kolaylaştıracak tavsiyeler…
Çocuklarınızın koronavirüs ile ilgili bilgilerini gözden geçirin ve güncelleyin
“Koronavirüs ne demek?”, “Neden evdeyiz?”, “Koronavirüsten korunmak için en büyük gücümüz nedir?” sorularını çocuğunuza sorun. Unuttuğu şeyleri hatırlatın, yanlış öğrendiği şeyler varsa düzeltin, önlemlere dikkatini çekin.
Bilgi verirken yaşını ve duygusal olgunluğunu göz önünde bulundurun
Onu gereksiz bilgiye boğmanız veya eksik bilgi ile baş başa bırakmanız; onun çocuk aklınca yeni kararlara varmasına ve fikirler oluşturmasına, istenmeyen duygu durumlara girmesine yol açabilir.
Durumu olduğu gibi aktarın
Daha karmaşık, daha ürkütücü, daha önemsiz hale getirmeyin. Onları korku ile zapt etmeye çalışmayın. Önlemlere odaklanmasını sağlayın.
Önlemlere dair kavramları somutlaştırın
Sosyal mesafeyi bir sehpanın iki ucuna geçerek gösterin. Bir topu birbirinize verecek değil, atacak uzaklıkta olmanız gerektiğini gösterin. Deneyimlenen bilgi kalıcıdır.
Tehlikeli olanı ve olmayanı ayırt etmesini destekleyin
“Dokunmak sorun değil, dokunduğun eli yıkamadan ağzına burnuna gözüne sürmek sakıncalı” gibi söylemler ve yönlendirmeler ile kendi değerlendirmelerini yapması için onu destekleyin.
Evde maske takmaya başlayın
Maskeye alışması zaman alabilir. Maske kullanmayı öğrenmesi için denemeler yapmak gereklidir.
Konu hakkında oyunlar oynayın
Küçük yaştaki çocuklar ile serbest oyunlarda bebeklerine maske takın, daha büyük yaştakiler ile ellerini kullanmadan oyunlar oynayın.
Dışarı çıkarken yüzüne teması engelleyecek malzemeler kullanın
İnsanlar güvensiz hissettiklerinde elleri daha çok yüzlerine gider. Yüzü ile temasını kesmek için ellerini meşgul tutacak bir şey verin, ellerini cebine sokturun, güneş gözlüğü takın, siperlik kullanın, sakız çiğnetin.
Eşyalarını kişiselleştirin
Maskesine resim çizmesini, etiket yapıştırmasını, siperliğine adını yazmasını isteyin.
Unutturmayın
Çocuklar hızlı uyum sağlarlar ve baharın heyecanı ile kendilerini unutabilirler. Sokaktayken ara sıra fotoğraf çekip kendisine bakmasını isteyin, maskesinin siperliğinin konforunu sorun.
Çevrede gördüklerinden ürkerse…
Çevresinde maskeli insanlar görecek. Yüzleri ve ifadeleri bilinmez bu yabancıları tehlike olarak algılayabilir. Endişesini bastırmak, yok saymak yerine, durumu tanımlayın: “Kurallara uyan, önlemlerini almış biri geliyor” gibi…
Fiziksel aktivitesine dahil olun
Çocukların fiziksel aktiviteleri engellenemez ve biz onları eve kapattık… Şimdi koşmalı, zıplamalılar. Mümkünse suya yakın, doğa içinde yerleri seçin. “Koşma” demek yerine onunla koşun, “elimi bırakma” demek yerine, ihtiyaç duyduğunda el ele tutuşabileceğiniz uzaklıkta olun.
İnsanları uyarabileceğini açıklayın
Biz yetişkinler bile markette, pazarda birbirimizi uyarmak zorunda kalabiliyoruz. Sürece ve yeni normlara hep birlikte alışacağız. Bir arkadaşına, parkta karşılaştığı birine, kendisine yaklaşmamasını, sosyal mesafeye uyması gerektiğini hatırlatabileceğini, bunun hakkı olduğunu açıklayın. Bu davranışı için onu yüreklendirin.
Soru sorabilmesini kolaylaştırın
Normları yeni oluşurken bolca soru soracaktır. Sabırla cevaplayın… “Şuna dokunsam virüs gelir mi?” , “Buna yaklaşsam virüs kapar mıyım?” gibi sorulara “Saçmalama, abarttın, yok daha neler…” gibi cevaplar vermeyin.
Ayrıca duygulanımı yüksek ise destek almaktan çekinmeyin ve sağlıkçı kahramanlarımızdan bahsedin. Ne de olsa her zaman alkışı hak ediyorlar. Esen kalın…