Güncelleme Tarihi:
Çocuklarınızın istemeden kendisine ve başkalarına ait eşyalara zarar vermesini engellemek için daha 3 yaşına girmeden neyin boyanıp neyin boyanmayacağını, neyin yırtılıp yırtılmayacağını söyleyerek bu sınırı çizmeniz şart! Aksi halde kendinizi savaş alanına hazırlayın…
Küçük çocukların çevresini algılama ve onlara nasıl davranacağını çözme sürecinde ailelere tavsiyelerde bulunan Dr. İbrahim Bilgen, şunları anlatıyor…
”Çocuğunuz nelere zarar vermemesi gerektiğini bilemez. Sizin en değerli vazonuz, onun gözünde mutfakta bir köşeye atılmış kavanozunuzun değeri kadardır. O sizin için, “Çok pahalı” ya da “Paha biçilmez”dir. Çocuğunuz, bu iki kelimenin anlamını bile bilmiyordur.
Bu nedenle nelerin ellenmemesi gerektiğinin onlara açıklanması gerekir. Pek bunu da anlamazlar fakat bir ceza verdiğinizde en azından ellenmemesi ya da zarar verilmemesi gerek eşyalara zarar verdiğinde sizin tarafınızdan cezalandırılacağını bilmesi gerekir.
Küçük Çocuğa Nasıl Davranmalı?
Eğer çocuğunuz iki yaşını aştıysa, yaptığı dağınıklığın toplanmasına yardım etmesini sağlayarak ona eşyalara iyi davranmasını öğretin. Örneğin duvarı çizdiğinde, çizdiği yeri kendisinin temizlemesini sağlayın. Ama bunu yaparken çok fazla temizlik odaklı davranmayın. Buradaki amaç, çocuğun yanlış davranışını ona göstermek olmalıdır.
Bunun dışında çocuk boyama, çizme, yırtma dürtüsünü de giderebilmelidir. Bunun içinde onunla birlikte, yere bir şeyler serdikten sonra üzerinde boyama, karalama ve sulu boya yapabilirsiniz.
Çocuğunuza da “Bu zamanlarda benimle bunları yapabilirsin, ama duvarı boyamak yok” demelisiniz. Böylece çocuk, neyi, ne zaman ve nerede yapması gerektiğini öğrenecektir. Ama biz anne ve babalar, çocuklarımıza bir şeyi açıklamadan onlara ilk yaptığında çok büyük tepkiler gösterebiliyoruz.
Empati Kurmayı İhmal Etmeyin
Kendinizi düşündüğünüzde, daha önce uyarılmadığınız halde ya da bilmediğiniz bir şey yaptığınızda, patronunuz, eşiniz, anneniz vb. size çok büyük bir tepki gösterirse ne hissedersiniz? “Bunu işitmeyi hiç hak etmedim ya da bunu bilmiyordum, daha sakin bir dille söyleyebilirdi” diye düşünmez miydiniz? O zaman bunu çocuğunuzun da düşünme hakkı var.
Onlara neyin ne olduğunu açıkladıktan sonra hala yapmaya devam ediyorsa ona “Seni çok seviyorum ama senin bu davranışını sevmiyorum bu nedenle bundan sonra bu davranışı yaparsan karaladığın yerleri sen sileceksin” demelisiniz. Yani yaptığı davranışın sonunda da nasıl bir tepki ile karşılaşacağını bilmelidir.
Bir de böyle bir durumda örneğin çocuğunuz oyuncaklarına zarar verdiğinde asla öfke nöbetine kapılmayın. Çünkü sizin öfkeniz, eşyalara, çocuğunuzdan daha fazla değer verdiğinizi gösterir. Bu şekilde davranarak, ona kötü bir model olabilirsiniz.
Hayatta herkese sözünüzü geçiremediğinizde öfkeye kapılıyor olabilirsiniz. Ama bu davranış dışında başka bir davranışta olabileceğini çocuğunuza gösterebilmek bir anne ya da baba olarak sizin en önemli göreviniz olmalıdır. Hepimizin hataları olabilir, yeter ki onun hata olabildiğini ya da yanlış bir davranış olabildiğini bilelim. Bir şeyi değiştirebilmek için önce onu fark etmemiz gerekir.”