Güncelleme Tarihi:
Dokuz ay içinde taşıdığı bebekle doğumdan sonra da yakın ilişki içinde olmak isteyen annenin emzirme dönemini uzun tutması, karşılıklı sevgi ihtiyacının başka türlü karşılanamayacağına dair inançtan kaynaklanır. Çocuklarımıza karşı tutumumuz ve yaşama bakış açımız onların birey olma yolculuklarını kolaylaştırabildiği gibi güçleştirebilir de. Her iyi niyetli eylem iyi sonuçlar doğurmaz.
Bize bağımlı çocuklar yetiştirmek istiyorsak onların yerine düşünüp kararlar veririz. Kendi başlarına yapabilecekleri işleri biz üstleniriz. Onların yerine seçimler yapar, onlar için en doğru olanı biz biliriz. Bu tutumla yetişen birey yaşamı boyunca ebeveyne bağımlı, öz güveni zayıf ve güçlükler karşısında kolay pes eden bir karaktere sahip olur. Zor durumlarla tek başına başa çıkma becerisi gelişmediği için birinin gelip çocukluğunda olduğu gibi onu kurtarmasını bekler.
Yaşam bir oyun. Her birimize farklı roller verilmiş. Tiyatroda 'rol çalmak' diye bir tabir vardır. Çocuklarımızın rolünü çalarsak onlara oyuncu değil figüran olduklarını hissettiririz. Bu şekilde size bağımlı olan ya da sizin bağımlı olduğunuz biri var mı? Cevabınız evetse bir an önce bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmanız, ayakları üzerinde öz güvenle duran bireyler olmanız için elzem.
Yoksunluğu hissedilen kişi aşırı verici olmayı bırakırsa, yoksunluk hisseden birey de yaslanmayı bırakıp kendi adımlarını atarsa gelişim mümkün olur. Yeni yıla girerken kendinize verebileceğiniz en güzel armağan bir bağımlılıktan kurtulmak ve 2016'ya özgür bir birey olarak girmek olabilir. Tek yapmanız gereken önce kendinize sonra diğerlerine güvenmek ve izin vermek. Bağlar kopup özgürleşince yaşamınız daha kolay ve keyifli olacaktır.
CİHAN