Güncelleme Tarihi:
İştahsızlık şikayeti olan çocukların genelde çok az yediği, bazen seçici beslendiği, farklı yeme alışkanlıkları olduğu veya kendi kendine yemediklerine dikkat çeken Yılmaz, “Ortalama yüzde 1-3 çocukta kilo alamama, ciddi kilo kayıpları, yetersiz kilo alımı gibi durumlara yol açan beslenme retleri, hatta kusmalar görülebiliyor. Bu çocuklar genellikle ileri yaşlarda da beslenme sorunları yaşıyor. Amacımız, sağlıklı büyümeyi engelleyen iştahsızlıkları ayırt etmek. Bunun için çocuklarda öncelikle kronik hastalıkları; besin alerjileri, yutma bozuklukları, kalp ve akciğer hastalıkları, reflü, bazı metabolik hastalıkları araştırıyoruz. Bunları dışladıktan sonra geriye davranışsal sorunlar kalıyor ki bunlar aslında düzeltilmesi en uzun süren nedenler. İştahsız olarak tanımlanan birçok çocukta genellikle anne veya baba, çocuğun beslenmesini hayatlarının merkezine koymuş oluyor. Çocuğun az yediği düşüncesi tüm ailede hakim, sürekli bu konu konuşuluyor ve yemek artık zevkten çok strese dönüşüyor. Çocuk da bu stresten yani yemekten uzak kalmaya çalışıyor” diye konuştu.
D. Cansu Yılmaz, çocuklarda iştahsızlığı ortadan kaldırmak için anne babalara önerilerini şöyle sıraladı:
“Israrcı olmayın, sevdiği gıdaları sevmedikleriyle karıştırın, masada ve birlikte yemeye alıştırın, abur cubur yemesine izin vermeyin, ‘sadece bunu yiyor’ diyerek tek gıdayla (örneğin çikolatalı ekmek, makarna, pilav) doymasına izin vermeyin, sabırlı olun, önlemlere rağmen sorunlar devam ediyorsa doktorunuzla birlikte değerlendirin. Günlük öğün sayısı dördü geçmemeli, öğün aralarında atıştırmalık veya şekerli içecekler vermeyin, yemeği ağlayarak reddetme, ağzını kapatma gibi durumlarda ısrar etmek yerine uykuya dalma öncesi veya sakinken yedirmeyi deneyin, yeme günlüğü tutarak aldığı kaloriyi hesaplayın ve az yemekle çok kalori alacak şekilde diyet düzenleyin. Eğer çocuk çok yemek seçiyorsa; farklı yemekleri önce kendiniz yiyerek örnek olun, az miktarlarda, tadımlık porsiyonlar deneyin, yemediği gıda, yediklerinin içine az miktarda koyup tadına alıştırın, ‘yer misin?’ şeklinde sormak yerine önüne koyup yemesini bekleyin. Emin olun kurallara uymak işleri kolaylaştıracaktır.”