Güncelleme Tarihi:
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Berna Devrim Yağbasan, aşırı sıcakların kendini hissettirdiği yaz aylarında klimalı ortamların son derece önemli ve gerekli olduğunu kaydetti. Klimaların ortamın nemini alarak ayarlanan ideal ısıda (23- 24 derece) ortamı soğuttuğuna değinen Dr. Yağbasan, "Klimalar havadaki nemi yoğuşturarak su olarak dışarı atar. Sistemdeki suyun varlığı, düzenli bakımı ve temizliği yapılmayan klimalarda mikropların üremesi için bir ortam oluşturur. Bilinenin tersine klimalı ortamda bulunmak sağlık için tehlike oluşturmaz. Ancak klimaların hijyeni ve temizliği iyi yapılmazsa, ’Lejyonella’ adı verilen bir bakteri üremektedir ve klimaya bağlı gelişebilecek en önemli tıbbi problem ’lejyoner’ zatürresidir. Hamam, sauna, jakuzi, havuz, duş başlığı gibi sulu ve nemli ortamlarda ya da klimalarda üreyen bu bakteri, solunum yoluyla bulaşmaktadır. Bu hastalık insandan insana bulaşmaz" dedi.
Lejyoner zatürresinin bazen çok ağır seyreden ve yoğun bakım ihtiyacı oluşturabilen, hatta hayati risk taşıyan bir tablo oluşturduğunu kaydeden Dr. Yağbasan, "Uzman bir doktorun müdahalesi şarttır. Aslında her gün karşılaşılan bu bakteri, bağışıklık sistemi güçlü olmayan kişilerde, ilk olarak üst solunum yolu hastalığı olarak kendini gösterir, tedavi edilmediğinde de akciğere yerleşerek zatürreye sebep olabilir. Bu durum, kişiyi komaya kadar götürebilecek ciddi bir sürece yol açabilir" dedi.
Belirtilerin ateş, halsizlik, eklem ağrısı, kuru öksürük, balgam çıkarmada zorluk, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı, nefes darlığı, uykuya meyilli olmak olarak açıklayan Dr. Yağbasan, "Lejyoner zatürresi açısından 50 yaş üstündekiler, astım ve KOAH hastaları, bebek ve çocuklar, kanser tedavisi gören hastalar, uzun süreli kortizon tedavisi gören hastalar, organ nakli olmuş hastalar risk altındadır" diye konuştu.
Hastalığın tanı ve tedavisi için de doktorun hastayı özellikle klima hastalığı açısından değerlendirmesinin önemli olduğuna işaret eden Dr. Berna Devrim Yağbasan, "Tanı konan hastalara gerekli antibiyotik tedavisi başlatılır ve erken dönemde başvuran hastalarda tablo ağırlaşmadan başarılı sonuçlar alınmaktadır" dedi.
Kışın görülen zatürre, nezle ve gribin ani ısı değişikliği nedeniyle yazın da ortaya çıktığına değinen Dr. Yağbasan, şunları kaydetti:
"Burun tıkanmasına, solunum yolu rahatsızlıklarına ve akciğerlerde probleme yol açabilir. Rutubetin değişmesi ya da ortamın soğuması gibi nedenlerle akut farenjit, akut bronşit ve sinüzit ortaya çıkabilir. Klima yine alerjik bazı reaksiyonları tetikleyebilir. Alerjik rinit ve sinüzite de neden olabilir. Klimaya bağlı olarak yüz felci geçirme oranı oldukça fazladır. Klima mikrobu belirtileri arasında yer alan klima ateşinin ortaya çıkması klimaya maruz kaldıktan birkaç saat sonra ateşli bir hastalık gibi başlar. Belirtilerin ortaya çıkması nadiren 12 saati de bulabilir. Klima ateşi akciğer hastalığı ya da üst solunum yolu rahatsızlığı bulguları taşımaz. Röntgende akciğerler temiz ve sorunsuz olarak tespit edilir. Klimaya bağlı kas tutulmaları, boyun tutulması, nefes alırken göğüste bıçak batar gibi ağrılar, eklem ve sırt ağrıları görülebilir."
Klimaların sebep olduğu alerjik zatürrenin çocuklarda da görüldüğünü ancak daha çok 50 yaşın üzerinde olanlarda ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde daha çok saptandığına işaret eden Dr. Berna Devrim Yağbasan, "Bu tabloya klima sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen küf mantarları ve bazı bakteriler neden olmaktadır. Alerjik zatürrenin, ani (akut) ya da sinsi (kronik) başlayan olmak üzere iki türü vardır. Akut alerjik zatürre, içinde küf mantarları bulunan havanın solunmasından 4-6 saat sonra ateş, baş, kas ağrıları ve halsizlik ile gribal bir enfeksiyon gibi başlar. Öksürük, balgam, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi gibi akciğerlere ait belirtiler ortaya çıkar. Teşhis için, hastaların kanlarında alerjenlere karşı oluşmuş olan özel antikorların saptanması ve bronkoskopi ile akciğer dokusundan biyopsi alınması gerekir" diye konuştu.
Klimaların sıcak yaz günlerinde sağlık için son derece gerekli cihazlar olmasına karşın bakımı yapılmayanların sağlık için risk taşıdığına işaret eden Dr. Yağbasan, "Klima ateşi ve zatürrenin önlenmesi, bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımı ile mümkündür. Klima ve nemlendiricilerin bakımlarına özen gösterilmeli ve talimatlara uygun kullanılmalıdır. Bu aletlerde musluk suyu yerine distile veya demineralize su tercih edilmelidir. Nemlendiriciler çamaşır suyu gibi dezenfektanlarla zaman zaman temizlenmelidir" dedi.
DHA