Güncelleme Tarihi:
Jose Matos’un diyet ve egzersiz yolculuğu, sağlık sorunlarıyla mücadele eden bir adamın yaşamını nasıl dönüştürdüğünü anlatan etkileyici bir başarı öyküsü.
6 ve 9 yaşında iki çocuk babası olan Matos’un diyeti, çok küçük yaşlardan itibaren sağlıksız gıdalardan oluşuyordu. Lise döneminden itibaren canı ne isterse tüketen Matos, üniversiteye başladığında da bu alışkanlığını sürdürdü ve kilosu giderek arttı.
Genellikle tuzlu, dondurulmuş ve işlenmiş ürünlere yöneliyor; tek öğünde üç hamburger, büyük bir patates kızartması ve beş şişeden fazla soda tüketiyordu. Pizza ruloları en büyük zaafıydı ve bir oturuşta üç-dört paket pizzayı bitiriyordu. Günlük yaklaşık 6 bin kaloriye yakın kalori alıyordu.
TİP 2 DİYABET VE YÜKSEK TANSİYON GİBİ SAĞLIK SORUNLARI YAŞAMAYA BAŞLADI
Matos, Tip 2 diyabet ve yüksek tansiyon gibi sağlık sorunları da yaşamaya başladı. Doktorunun, kilo vermezse ve daha sağlıklı olmazsa iki oğlunun liseden mezuniyetini göremeyeceğini söylediği anı hâlâ unutamayan Matos, bu uyarılara rağmen kendini durduramadı ve kısa sürede 238 kiloya ulaştı.
Diyabetin hayati tehlike arz eden bir komplikasyonu nedeniyle hastaneye kaldırıldığında ölümle burun buruna geldi. ABD’de Utah’ta yaşayan Matos, Today.com’a yaptığı açıklamada, “Bir anda ayaklarım yerden kesildi ve bayıldım. Hastanede yaşadıklarım çok ürkütücüydü. Çocuklarımı ve eşimi her şeyden çok seviyorum. O süreçte onları çok korkuttum” ifadelerini kullandı.
Matos, diyet ve egzersiz konusunda ciddi olmadan önce bu kez de Bell felcine yakalandı. Bell paralizisi, yüzün sadece bir tarafındaki kasları etkileyen ve aniden gelişen bir yüz felci türü.
Belirtiler aniden ortaya çıkar ve genellikle birkaç hafta içinde iyileşir. Sebebi tam olarak bilinmemekle birlikte, çoğu durumda virüslerin neden olduğu bir enfeksiyonla ilişkilendirilir.
Bu nörolojik rahatsızlık, Matos’un yüzünün yarısının sarkmasına neden oldu. Ancak, bu hastalık Matos’un hayatında bir dönüm noktası da oldu. 238 kilodan 170 kiloya düştü ve bu süreçte yüz felcinden tamamen kurtuldu. Matos’un şimdiki hedefi ise 100 kiloya ulaşmak.
Peki, Jose Matos kısa sürede 70 kiloya yakın bir kiloyu nasıl verdi?
1- PROTEİNE ODAKLANIN
Matos öncelikle işlenmiş, dondurulmuş ve fast food'u bırakıp tavuk, biftek ve balık gibi bol proteinli gıdalara yöneldi. Ayrıca karbonhidratları sınırladı ve her gün kalori açığını korumak için yediği her şeyi takip etmeye başladı. Pizza rulolarından ve sodalardan kaçındı, genellikle su içti.
Dışarıda yemek yerine evde yemek pişirerek öğle yemeklerini eşiyle birlikte hazırlamaya özen gösterdi. Uzmanlara göre proteinin sindirimi diğer besinlerden daha uzun sürdüğü için daha tok hissetmenizi sağlayabilir ve yağsız kas kütlesini korumanıza yardımcı olabilir. Bu durum Matos’un hızlı kilo vermesinde çok etkili oldu.
2- EGZERSİZLERE ARA VERMEDEN DEVAM EDİN
Matos, bu süreçte egzersizlere de ağırlık verdi. İlk olarak 30 dakika yürüyüş yaparak başladı. Ardından evde yapılabilecek fonksiyonel hareketler olan squat'ları da egzersizlerine ekledi. Biraz kilo verdikten sonra spor salonuna giderek, üst ve alt vücut kas gruplarını çalıştırmak için itme-çekme egzersizlerine odaklandı.
Koşu bandında veya eliptik aletlerde 30 dakika kardiyo yaptı. Şu anda haftada altı gün çalışıyor ve bazen motivasyon eksikliği yaşadığında, geçmişteki fotoğraflarına bakarak kendine hatırlatma yapıyor. Bu özverili yaklaşımı, onun kilo verme yolculuğundaki en büyük güç kaynağı oldu.
Matos, kilo verme ilaçlarını da birkaç ay boyunca denedi, ancak hem etkisiz buldu hem de ciddi yan etkiler yaşadı, bu nedenle de ilaçları bıraktı. Matos, “Ben sadece sıkı çalışmayı, zaman ve çaba harcamayı tercih ettim. İlacı denediğimde, çok fazla yan etkiyle karşılaştım. Kilo verme süreci tamamen doğal olmalı” ifadelerini kullandı.
4- BİR DESTEK SİSTEMİ OLUŞTURUN
Jose Matos, bu süreçte en büyük destekçisi olan iş arkadaşı ve antrenör eşine çok şey borçlu. Çünkü bu ikili, sağlıklı kalmak için ihtiyaç duyduğu becerileri edinmesine yardımcı oldu. Matos, “Bana bunun uzun bir yol olduğunu, hiçbir şeyin bir gecede çözülmediğini sıklıkla söylediler” dedi ve ekledi:
“Bu yaklaşımı bir ömür boyu sürdürmeye çalışacağım. Bana spor yapma alışkanlığı kazandırdılar. Kilo verme sürecinde destek sistemi oluşturmak çok önemli. Ailenin desteği de kritik. Olumsuz sözlerle motivasyonunuzu düşürecek insanlardan uzak durmak gerekiyor.”
Fotoğraflar: iStock