Güncelleme Tarihi:
Hemen herkeste bulunan benler, ciltte oluşan genellikle iyi huylu yapılardır. Doğumda daha az olan benlerin sayısı, çocukluk ve erişkinlik dönemi boyunca artmaktadır. Benler, hormonal etkilerden dolayı, ergenlik ve gebelik döneminde daha fazla artış gösterir ve genellikle 30’lu yaşlardan sonra azalır. Genetik yatkınlık ve güneş ışınlarına fazla maruz kalmak da ben sayısında artışa yol açabilmektedir.
• Benlerin çapları yıllar içinde artarak deriden kabarık hale gelebilirken, aynı zamanda renk değişikliği de yaşanabilmektedir. Ancak bu değişim çok yavaştır. Dikkat edilmesi gereken, benler üzerinde aylar içinde ani meydana gelen değişikliklerdir.
• Vücutta var olan bir bende ani gelişen büyüklük, renk ve şekil değişimleri gerçekleşirse
• Benin şekli asimetrik ve 6 mm’den büyükse
• Ben üzerinde açık - koyu kahverengi, siyah, kırmızı gibi iki ya da daha fazla renk varsa
• Ben üzerinde kanama, pürüzlü ve pul pul doku, sulantı ya da iyileşmeyen bir yara oluştuysa
• Vücuttaki diğer benlere şekil olarak benzemeyen diğerlerinden farklı görünen bir ben fark edilirse, zaman kaybetmeden dermatoloji uzmanına başvurulması gerekmektedir.
Kontrolsüz bir biçimde güneş ışınlarına maruz kalma, bronzlaşma ve güneş yanığı sonucu deri hücrelerinde genetik hasar oluşabilmektedir. Hasarla hücrelerin sınırsız çoğalması sonucunda zamanla benlerin üzerinde kötü huylu bir tümör olan malign melanom gelişebilmektedir. Malign melanom, %70-80 sağlam deri bölgelerden gelişirken, %20-30’ u önceden var olan bir ben üzerinden oluşabilmektedir. Mavi gözlü, çilli, kızıl ya da sarışınlar ile açık tenli olup kolaylıkla güneş yanığı olanlar malign melanom gelişmesi bakımından riskli grupta bulunmaktadır. Bununla birlikte çocuklukta güneş yanığı geçirmek, çalışırken veya tatilde güneş ışınlarına kontrolsüz maruz kalmak, 50’den fazla bene sahip olmak, ailede cilt kanseri öyküsünün olması ve organ nakli geçirmek malign melanom gelişme ihtimalini artırmaktadır.
Dermatoloji uzmanı tarafından yapılan yıllık rutin kontrollerin yanı sıra; yeterli ışık altında her ay benlerin incelenmesi ve küçük notların alınması hayatı önem taşımaktadır. 10 dakikayı geçmeyen basit rutin kontrolün yanında benlerin kanserleşmesini engellemek için benlere olan UV maruziyetini azaltmak, birincil koruma yöntemidir. Bu amaçla tüm yıl güneş koruyucu ürün kullanmak, doğrudan güneş ışınlarına maruz kalmamak önemlidir. Kontrolsüz güneşlenme ve solaryum ile bronzlaşmaktan kaçınılmalıdır. Her ikisi de deri sağlığı açısından zararlıdır. Güneşten gelen zararlı ultraviyole ışınları (UV) ciltteki DNA'da zararlara yol açabilmektedir. Solaryum giren insanların, kullanmayan insanlara göre % 74 oranında malign melanom olma oranı artmaktadır.
Benlerde meydana gelen ve renk ve şekil değişiklikleri mutlaka önemsenmelidir. Çok sayıda beni olan veya bir beninden şüphelenen kişilerin bir dermatoloji uzmanına başvurup düzenli takiplerini yaptırması çok önemlidir. Ben tanısı ve takibinde dijital dermatoskopi cihazından faydalanılmakta, benler düzenli olarak kontrol edilerek bir önceki kayıtlarla karşılaştırma yapılmaktadır. Bu sayede ben kaynaklı gelişebilecek kötü huylu cilt problemleri de önlenebilmektedir.