Güncelleme Tarihi:
Yüzyıllardır insanlık tarihinde var olan sütanne kavramı, anne sütünün değer ve faydalarının netleşmesi ile başta Amerika olmak üzere birçok ülkede yeniden konuşulur ve tartışılır oldu. Çocuklar için yarar ve zararları tartışma yaratan, iki tarafın da kendince haklı olduğu sütanne ve çocuk ilişkisinin, psikolojik etkilerini de anlamak oldukça önemli.
Bebeğini emzirmek, anne ile bebek arasındaki özel bağın oluşumunu sağlayan en temel paylaşımlardan biridir. Bebek, açlığını gideren ve onu rahatlatan kişiye bağlanır ve bu ilişki sayesinde dünyada güvende hisseder. Bebeğin anne ile yaşayacağı güvene dayalı sağlıklı bir bağlanma, onun ilerleyen yaşlarda kuracağı ilişkilerini olumlu etkiler. Annesine güvenebilen ve acıktığında bu ihtiyacının giderileceğinden emin olan bebek, huzurlu ve sağlıklı büyür.
Emzirme süreci kadar emzirme tarzı da bebeğin edindiği güven duygusunda etkili olan bir unsurdur. Annenin kucağına alışına, bakışına, kokusuna, emzirirken yaptığı hareketlere, duruşuna ve emzirme sonlandığında kucağından bırakış biçimine alışan bebek, bir sütanne tarafından beslendiğinde yaşayacağı farklılıklara şaşırır. Belki annesinden daha çabuk kucağından indirilecek ve bu bebekte bir terk edilmişlik ya da panik duygusunun oluşmasına sebep olacaktır.
Sütannenin bebeğe etkileri
Krantz ve Kupper tarafından 1981 yılında yapılan bir araştırmada sütanneden beslenmenin çocuklar üzerindeki fiziksel ve davranışsal etkilerine bakılmıştır. Araştırmadaki bebeklerin hepsi sütanneden ilk beslenme deneyimlerinde “kafası karışmış görünüyor” kelimeleri ile tanımlanan bir tavır sergilemiştir. Aynı zamanda araştırmadaki bebekler sütanneleri reddetme eğilimi göstermiş, sütanne beslerken konuştuğunda emzirmeyi kesmiş ve susana dek beslenmeyi reddetmişlerdir.
Elbette annenin kaybı ya da hastalığı ve anne sütünün alternatiflerine göre daha sağlıklı olması gibi nedenlerden sütanne çözümüne başvurulabilir. Ancak bunun mutlaka bir doktora danışılarak yürütülmesinde fayda vardır. Bebeklerin kaç aylık olduğuna göre değişen sütün içeriği gibi birçok farklı etken, doğru sütanne seçimine yardımcı olacaktır. Emzirme ile geçebilecek hastalıklara karşı bir önlem olarak da sütanne olacak adayın kontrolden geçmesi aynı derecede önemlidir.
Anne açısından sütanneliğin psikolojik etkileri
Emzirme, bebek için olduğu kadar anne psikolojisi için de önemli bir süreçtir. Bebeğine bağlanan anne, onun bir sütanne tarafından beslenmesine karşı tarif edemediği ama kıskançlığa benzeyen duygular yaşayabilir. Aynı zamanda, sütanneler emzirdikleri bebeklere alışmakta zorlanabilir ve alıştıklarında da bırakmakta güçlük çekebilirler.
Sütanne çözümü, birçok açıdan dikkat edilmesi gereken hassas bir dengedir. Özellikle, bunun bebeğin sağlıklı bağlanma hissini engellememesine ve annenin yerinin ayrı olduğuna dikkat edilmesi gerekir. İstisnai durumlar dışında, anne sağlıklı ise bebek için en faydalı olan annesinden süt emzirmesi ve tek bir anne figürü ile sağlıklı bağlanmayı öğrenmesidir.
Psikolog Şeyma Çavuşoğlu Itri