Bayramda göz sağlığınız için şekeri fazla kaçırmayın

Prof. Dr. Banu Coşar şeker hastalığının göze vurması ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Çok fazla şeker tüketirsek, vücudumuzun bu şekeri kullanması ve kanımızdan uzaklaştırabilmesi için çok fazla insülin üretmesi gerekir. Diyabet hastalığında ise vücudumuzun insülin üretimi veya kullanımı yetersizdir. Sonuç olarak kanımızda şeker birikir ve diyabetik retinopati gelişir yani şeker hastalığı gözdibinin hassas kan damarlarında geri dönüşsüz hasara yol açarak görme kaybı yaratır.”

Katarakt ve göz tansiyonu hastalığı riski de şeker hastalarında daha fazla

Prof. Dr. Coşar, şeker hastalarında katarakt ve glokom (göz tansiyonu) hastalığı riskinin arttığını şu cümlelerle belirtti: Yüksek kan şeker seviyesi, gözümüzün içindeki lensin şişmesine yol açar ve katarakt (lensin şeffalığını yitirmesi) riskimiz artar. Ayrıca şeker hastalığı olanların, glokom (göz tansiyonu) hastalığı geliştirme riski, şeker hastalığı olmayanlara kıyasla 2 kat daha fazla.

Havuç gözlere gerçekten faydalı

Havucun gözlere faydalı olduğu ve gece görüşünü artırdığı yönünde yaygın bir inanç vardır. Prof. Dr. Coşar bu bilginin doğru olduğunu belirtip sözlerine şöyle devam etti: "Havucun içindeki beta-karoten (A vitamini), gözün retina (ağ) tabakasında ışığı algılayan hücreler için gereklidir. “Rod” ve “kon” ismi verilen bu ışık algılayıcılar, ciddi A vitamini eksikliğinde fonksiyon görmez ve gece körlüğü oluşur."

Yaşa bağlı sarı nokta hastalığına karşı yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı renkli sebze ve meyveleri tüketmeliyiz

Gözümüzün görme merkezine “sarı nokta” adı veriliyor. Yaşa bağlı sarı nokta hastalığı ise görme kaybına yol açan önemli bir hastalık. Prof. Coşar yaşa bağlı sarı nokta hastalığı ile ilgili şu önerilerde bulundu: “Yeşil yapraklı bitki ve sebzeler, ayrıca sarı ila turuncu arası renklerdeki meyve ve sebzeler bolca lutein ve zeaksantin pigmentleri içerirler. Lutein sarı renkli bir pigment olmakla birlikte, yüksek konsantrasyonda olduğunda turuncu ve kırmızı görünmeye başlar. Doğada bu pigmentler bitkilerin fazla güneş ışığı ve özellikle yüksek enerjili mavi ışıktan korunmasını sağlar. Gözümüzün sarı noktasında da (adı üstünde) bu pigmentlerden bulunur ve pigmentli sebze ve meyveleri tüketmek yaşa bağlı sarı nokta hastalığını önlemede rol oynar. Kale (kıvırcık lahana) ve ıspanak bu koruyucu pigmentler açısından en zengin olan sebzelerdir.”

Balık göz kuruluğuna iyi geliyor

Ekran kullanımı fazla olan pek çok kişinin ortak problemi olan göz kuruluğu için beslenmemizde en önemli kuralın bol su içmek olduğunu vurgulayan Prof. Coşar, “Omega-3 yağ asidi içeren gıdalar da göz kuruluğuna iyi gelir. Omega-3 balıkta ve özellikle somon balığında bolca bulunur. Ayrıca kale, ıspanak, brüksel lahanası, brokoli, karnabahar, fıstık ezmesi, yulaf ve ceviz omega-3 yağ asidi içerirler.” şeklinde konuştu.

Şekerli ve gazlı içecekler yerine her gün bir bardak yeşil çay için

Domatese kırmızı rengini veren likopen maddesinin aynı zamanda karpuz, pembe greyfurt, kayısı ve kan portakalında bulunduğunu belirten Prof. Coşar, “Domates ne kadar kırmızı ise likopen o kadar fazla anlamına geliyor. Likopen de yaşa bağlı sarı nokta hastalığı riskini azaltabiliyor.” bilgisini verdi. Ayrıca C vitamini ve E vitamininin de sarı nokta hastalığı için koruyucu olduğunu söyleyen Prof. Coşar, “C vitamininin en büyük kaynağı portakal, kırmızı ve yeşil biber, greyfurt, mandalina, çilek, brokoli ve kaledir. E vitamini ise en çok ay çekirdeği ve bademde bulunur. Ayrıca yeşil çay, C vitamini ile aynı besinlerde bulunan “flavonoid” denen maddeleri içerir ve sarı nokta hastalığına karşı koruyucudur.” dedi.

Sağlıklı gözler için çocuklarımızı doğru beslenmeye şimdiden alıştıralım

Son olarak Prof. Dr. Banu Coşar beslenme ile ilgili şu uyarılarda bulundu: “Sağlıklı beslenme alışkanlığını çocuklarımıza kazandırmaya çalışalım çünkü bu alışkanlık ömür boyu onların ideal kilolarını ve göz sağlığını korumalarını sağlayacaktır. Göz sağlığı için doğru beslenmenin en basit formülü şudur: Bol bol sebze ve meyve tüketin, haftada 2-3 kere balık yiyin. Öğün aralarında atıştırmalık olarak hazır gıdalar yerine kuru yemiş, renkli meyve ve sebzeleri tercih edin.”