Baş dönmesi damar tıkanıklığının işareti olabilir

Radyoloji Bölümü Dr. Necmiye Şebnem Özgülle, baş dönmesinin ciddiye alınması gereken bir durum olduğuna dikkati çekerek, altında yatan nedenlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Özgülle, her baş dönmesinin masum olmayabileceğini belirterek, “Multidisipliner yaklaşım gerektirebilir” dedi.

Baş dönmelerinin çeşitli nedenleri olabilir

Virüslerin de baş dönmesine neden olabileceğine değinen Dr. Özgülle, “Virüslerin ve bakterilerin yol açtığı kulak yolu enfeksiyonları da baş dönmesine neden olabilir. Vertigonun en sık rastlanan nedeni iç kulaktaki denge sinyalini algılayan kristallerinin yerinden oynamasıdır. Bu tür denge problemleri ile ortaya çıkan periferik vertigolarda Kulak Burun Boğaz uzmanlarına danışılması gereklidir. Sıklıkları daha az olmakla birlikte diş sıkma ve çene eklemi sorunlarından kaynaklanan baş dönmeleriyle de karşılaşılır” şeklinde konuştu.

Dahiliyenin uzmanlık alanına giren baş dönmelerinin de olabileceğini vurgulayan Dr. Özgülle, “Diyabetik hastalarda baş dönmesini beyin hücrelerinin şeker kullanımının bozulmasına ve hipoglisemiye bağlı olabileceği gibi çeşitli metabolik hastalıklara, karaciğer hastalıklarına ve tiroit problemlerine de bağlı olabilir. Hamileliğe bağlı baş dönmeleri de olabilir” diye konuştu.

Sebebi iyi veya kötü tümörler de olabilir

Dr. Özgülle, nörolojinin uzmanlık alanına giren nedenlere ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Beyin ve beyincik kaynaklı, iyi ve kötü huylu tümörler, köşe tümörleri baş dönmesine, dengesizliğe sebep olabilir. Bu tür hastalarda kontrastlı kesitsel MR tetkikleri önerilir. MS ve miyelinizasyonu bozan hastalıklar için de kontrastlı MR tetkikleri önerilir. Daha önce geçirilmiş kafa travmalarıda bazen baş dönmesi sebebi olabilir. Kemik yapısının görüntülenebilmesi için bu tür hastalara BT tetkikleri önerilebilir”.

Bazen baş dönmeleri damar tıkanıklığından kaynaklanabilir

Dr. Özgülle sözlerini şöyle tamamladı: “Bazen vertebral arterlerde,damar sertliğinde tam tıkanıklık ve daralmanın yol açtığı debi azalması olabilir. Bazen de bu arterlerde ters akımlar görülebilir. Bu tür baş dönmeleri de nörolojinin uzmanlık alanına girer. Bu tür hastalara anjiyografi önerilmeden önce mutlaka doppler tetkiki yapılmalıdır. Renkli olarak yapılan doppler incelemesinde damarların iç yapısı hastanın canı acımadan kolaylıkla görülebilir. Vasküler baş dönmeleri baş pozisyonun değişmesiyle, beyin kan akımında azalma ve denge bozukluğu ile ortaya çıkar. Merkezi sinir sisteminin ön kısmının kanlanmasına anteriorsirkülasyon arka kısmının kanlanmasına posterior sirkülasyon denir. Arkus aortadan çıkan damarlar ve yan dalları ile kanlanma sağlanır. Bunlarda oluşabilecek olası darlıklar ve tıkanıklıklar hayatı önem taşır .Hatta kalıcı felçlere dahi neden olabilir. Erken tanı amaçlı yapılacak doppler tetkikleri bu tür hastalar için önleyici tedbirler arasındadır”.