Güncelleme Tarihi:
2006 yılından bu yana faaliyette olan Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liseleri Milli Eğitim müfredatına 11 yeni ders ekledi. Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri, öğretmenleri, akademisyenler ve program geliştirme uzmanları tarafından geliştirilen “Biyonanoteknoloji”, “Model Hava Araçları”, “Malzeme Bilimine Giriş”, “Fiziksel Programlama”, “Güncel Programlama Dilleri”, “Bilgisayar Mimarisi”, “Veri Yapıları ve Algoritmalar”, “Web Programlama”, “Robotik Sistemler ve Uygulamaları”, “Endüsti 4.0” ve “Mobil Programlama” adı verilen 11 ders Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın onayından geçti.
Öğretim programlarına eklenen 11 yeni dersle ilgili konuşan Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, geleceğin mesleklerine hazır olmak için eğitimin buna göre tasarlanması gerektiğini söylüyor. Yücel, 11 yeni dersle ilgili sözlerine şöyle devam ediyor:
“Her geçen gün yeni bir bilgi ve ürün ortaya çıkıyor. Bundan 10 yıl sonra adını dahi duymadığımız meslekler ortaya çıkacak. Geleceğin mesleklerinin yeterlilikleri neyse ona uygun programlar yapmaya çalışıyoruz. Bu noktada sadece kendi öğrencilerimiz için değil Türkiye’deki bütün öğrenciler için elimizi taşın altına koyuyor ve onlar için de çalışıyoruz. Ben ülkemin başarısını bütün kalbimle isteyen ve bunun için çalışan bir eğitimciyim. Ve biliyorum ki bir ülkenin başarısı için, güçlü ekonomisi, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmasının tek bir yolu var EĞİTİM. Bunun için ülkemiz adına bir çalışmaya imza attık ve 11 ders geliştirdik. Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liselerinde görev yapan öğretmenlerimiz ve okuyan öğrencilerimiz program yazım sürecine dahil oldular. Aynı zamanda program geliştirme ve ölçme değerlendirme uzmanları çok büyük bir ekiple 11 farklı öğretim programının hazırlık ve yazım aşamasını tamamladık. Pek çok farklı alanda düşünme becerisini geliştirecek programlara tabi olacaklar. Bu da öğrencilerin sadece teknolojiyi kullanan bireyler değil aynı zamanda teknolojide dünyaya liderlik edebilecek bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayacak."
Derslerin içerik olarak üniversite düzeyindeki hedef ve yeterliliklerden oluştuğunu söyleyen Bahçeşehir Koleji Genel Müdür Yardımcısı Özge Aslan, derslerin tasarlanma sürecine dair şunları söylüyor: "Programları hazırlarken ciddi bir hazırlık sürecinden geçiyoruz. Bunları hazırlarken de öncelikle Fen ve Teknoloji Liselerimizde bir ihtiyaç analizi yaptık. Bilim ve teknolojinin çok hızlı bir şekilde gelişip değiştiğinin farkındayız. Her geçen gün yeni bir bilgi ve ürün ortaya çıkıyor. Bundan 10 yıl sonra adını dahi duymadığımız meslekler ortaya çıkacak. O nedenle biz burada öğrencilerimizi geleceğe hazırlıyoruz. Geleceğin mesleklerinin yeterlilikleri neyse ona uygun programlar yapmaya çalışıyoruz. Bu noktada öğrencilerimizde çağın gerekliliklerine uyum sağlayacak, ihtiyaçlarını karşılayacak becerilerin, farklı düşünme becerilerinin olması çok önemli. Biz de yaptığımız ihtiyaç analizleri sonrasında öncelikle öğrenme ortamlarını dikkate aldık. Öğrencilerimizin yaş seviyesine göre bilişsel ve duyusal özelliklerini dikkate alarak Bahçeşehir Üniversitesi akademisyenleri, Fen ve Teknoloji Liselerinde görev yapan öğretmenlerimiz ve okuyan öğrencilerimiz program yazım sürecine dahil oldular. Aynı zamanda program geliştirme ve ölçme, değerlendirme uzmanları çok büyük bir ekiple 11 farklı öğretim programının hazırlık ve yazım aşamasını tamamladık.”
Alacakları yeni derslerin öğrencilere katkısına da değinen Aslan, "Pek çok farklı alanda düşünme becerilerini geliştirecek programlara tabi olacaklar. Bu da öğrencilerin sadece teknolojiyi kullanan bireyler değil aynı zamanda teknolojide dünyaya liderlik edebilecek bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayacak" ifadelerini sözlerine ekliyor.
Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi Müdürü Tolga Yıldız, hazırladıkları programlardan Türkiye'de tüm lise öğrencilerinin istifade edebileceğini belirtiyor. Sadece kendilerini değil başkalarını da düşünen öğrenciler yetiştirdiklerini ifade eden Yıldız, markalaşmaya verdikleri öneme dikkat çekiyor ve şunları söylüyor: "Dünyanın önde gelen 500 markasına baktığımızda burada neden bir Türk markasının da yer almadığını, patent sayılarımızın neden az olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda şikâyet etmiyor, durumu tersine çevirmek için çalışıyoruz. Örneğin okulumuzdan mezun olan her öğrenci mutlaka faydalı bir modelde adı geçecek şekilde çalışmalar yapıyor.”
Programa eklenen derslerin dönemin şartlarına uygun olmasına özen gösterdiklerini söyleyen Yıldız, "Örneğin ‘İnsansız Hava Araçları’ diye bir dersimiz var. 1990'ların sonunda yedek parça konusunda sıkıntılar yaşamıştık. Şimdi ise Bayraktar var, Anka var. Kendimiz bu parçaları yapabildiğimizi gösterdik. Demek ki biz bunları üretebiliyoruz. Bunun dışında farklı alanlardaki başarılarımız da bize daha iyi yerlere gelebileceğimizi gösteriyor. O nedenle daha iyilerini üretebilmemiz için bu işlere üniversitelerde değil liselerde başlamamız gerekiyor. Bu nedenle 11 yeni programımızdan biri olan insansız hava araçlarını da müfredatımızdan geçirdik. Yeni 11 dersimizden ‘İnsansız Hava Araçları’ ve ‘Robotik’ ise ayrıca önemli çünkü bunları öğretmenlerinin öncülüğünde öğrencilerimiz yazdı. Bu harika bir şey" diye konuşuyor.