Bağışıklığı güçlendirmenin 7 temel kuralı

Bağışıklık sistemi, dışardan gelen her türlü yabancı maddeye ve biyolojik etkene karşı koyan, özelleşmiş hücre ve dokulardan oluşan mükemmel bir sistemdir. Bu sistem vücuda giren veya temas halinde olan tüm yabancı maddelerin girişini engeller. Eğer girmişse daha uzağa gidip yayılmasını engeller. Sadece mikroorganizmaları değil, oluşan kanser hücrelerinin yok edilmesinde de önemli bir rol alır. Bu mükemmel sistem zayıflarsa vücut korunamaz, yani bir bakıma vücudun kalesi bağışıklık sistemidir. Grip, nezle gibi basit hastalıklara karşı bile direnç gösteremez. Peki, bu sistemin normal çalışması için neler yapmalıyız?

1. Neredeyse 2500 yıl önce Hipokrat‘ın söylediği gibi “Besininiz ilacınız, ilacınız besininiz olsun.” Yani beslenme bu konudaki en önemli püf noktalarından biri... Dengeli ve sağlıklı beslenin, özellikle tek tip beslenmeden kaçının. Antioksidan dediğimiz hücreye zarar veren maddeleri yakalayıp yok eden maddeleri içeren yiyecekleri tüketmek özellikle önemlidir. Soğan, sarımsak, turunçgiller, lahanagiller, domates, maydanoz, dereotu, zencefil, zerdeçal gibi yiyeceklere sofranızda özellikle yer verin. Şekerden uzak durun. Turunçgiller özellikle C vitamini açısından zengin olup hastalıklara karşı direnci artırır.
2. Bağırsaklar bağışıklığın en önemli organlarındandır. Probiyotik ve prebiyotik tüketimi bağışıklık sistemi için son derece önemlidir. Ev yapımı turşu, sirke, yoğurt, kefir gibi yiyecekler önemli probiyotikler olup; sarımsak soğan gibi probiyotikleri besleyen prebiyotikler de bu sistem içerisinde önemli yiyecekler içerisindedir. Ayrıca gereksiz antibiyotik kullanımından özellikle uzak durulmalıdır çünkü antibiyotikler floranın bozulmasına yani bağışıklığın bozulmasına sebep olabilir.
3. Su, toksik maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında büyük önem taşır. Bu nedenle günlük 8-10 bardak su tüketilmelidir.
4. D vitamini bağışıklık sisteminde önemli olduğu gibi eksikliği pek çok hastalığın oluşmasına katkıda bulunur. Toplumumuzda çok yaygın görülen D vitamini eksikliği nedeniyle mutlaka düzeyine bakılmalı, en az 30 ng/dl’nin üzerinde tutulmalıdır.
5. Haftada en az iki kez deniz balığı tüketin. Omega 3 açısından zengin olan balık hem antioksidan hem bağışıklık sistemi açısından beslenmemizde mutlaka yerini alması gereken bir besin kaynağıdır.
6. Mutlaka spor yapın. Hareketinizi artırın. Özellikle açık ve temiz havada yürüyüş yapın. Yoga, pilates gibi vücudun gevşemesine neden olan egzersizler yapın. Telefonlarınızdan ve bilgisayarınızdan mümkün olduğunca uzak durun, böylece hareket ettiğiniz zamanı artırabilirsiniz.
7. Dinlenmek için kendinize zaman yaratın. Stresten uzak durmak günümüzde mümkün olmasa da stresle baş etme yöntemlerini öğrenmeye ve hayatınızda uygulamaya çalışın. Sevdiklerinizle vakit geçirin, olumlu düşünmeye çalışın.