Güncelleme Tarihi:
Soğuk algınlığına iyi gelen mandalinanın az bilinen birçok faydası daha var. Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilan Eker, bu meyvenin yararlarını anlattı.
- Bağışıklığı güçlendiriyor: Stres ve kötü beslenme gibi etmenler kişinin bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve birçok hastalığa kolayca yakalanmasına zemin hazırlayabiliyor. Mandalina anti-inflamatuar A ve C vitamini içeriği sayesinde bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor, hastalık riskini düşürüyor.
- Kanserden korunmaya yardımcı oluyor: Mandalina hücresel hasar sürecini baskılayarak birçok kanser türünden korunmaya katkı sağlıyor. Mandalinanın içerdiği fito-kimyasallar vücutta anti-kanserojen rol oynuyor. Anti-kanserojen bileşikler normal hücrelerin kanserleşmesini ve tümörlerin büyümesini engellemeye yardımcı oluyor.
- Kan şekerini düzenliyor: Mandalina oldukça düşük glisemik indekse sahip. 2 küçük boy mandalina (100 gr) yaklaşık 53 kalori ve 2,1 gram posa içeriyor. Bu özelliği ile 1 porsiyon mandalina kan şekerini aniden yükseltmiyor, içinde bulunan meyve şekeri kana yavaş yavaş karışıyor. Ancak fazla tüketmek kan şekerinin yükselmesine neden olacağından aşırıya kaçmamak, taze sıkılmış da olsa suyu yerine posasıyla yemek şart.
- Kötü kan yağlarının azaltılmasına destek oluyor: Mandalinada bulunan flavanoidler kalp sağlığını desteklerler. Çalışmalar antioksidandan zengin turunçgil tüketimin kötü kolesterol - LDL’yi ve trigliseridi düşürdüğünü gösteriyor. Aynı zamanda vitamin C kalp hastalığı riskini azaltma ile ilişkili.
- Tansiyonu düzenliyor: Mandalinanın yüksek potasyum ve düşük sodyum içermesi onu anti-hipertansif yapar. Hipertansiyon, yüksek sodyum yani tuz alımıyla ilişkilidir. Potasyum, sodyum ile tersinir çalışır ve tansiyonun dengelenmesine yardımcı olur. Tuz tüketimini azaltmak öncelikli hedef olmalıdır. Tuz içeren bir öğünü potasyumdan zengin sebze ve meyvelerle dengelemek ise tansiyonun düzenlenmesine yardımcı olur.
- Göz sağlığını destekliyor: Göz sağlığını korumak ve iyi bir görüş için karotenoid içeren besinlerin tüketimi oldukça önemli. Mandalina karotenoid ve A vitamini içeriği sayesinde sarı nokta hastalığından korunmaya yardımcı oluyor. Aynı zamanda gözde basıncı azaltarak glokomdan korunmaya katkı sağlıyor.
- Cildi besliyor: Vücudumuz yaşla birlikte serbest radikaller üretiyor. Bu doğal bir süreç ancak çevresel faktörlerin de etkisi ile aşırı artınca en büyük organımız cildimizi de olumsuz etkiliyor.Mandalina, serbest radikallerin cilt üzerindeki hasarını azaltmaya yardımcı olurken, kan dolaşımına verdiği antioksidanlar cilt sağlığını da destekliyor.
Bir defada 2 porsiyondan fazla yemeyin
Meyveler içerdikleri besin öğeleri sayesinde sağlığımızı farklı yönlerden desteklerler. Ancak aşırı meyve tüketimi aşırı meyve şekeri yani fruktoz almak demektir. Fazla fruktoz alımı karın çevresi ve karaciğer yağlanmasına yol açabilir. Bir oturuşta 2 porsiyon meyve tüketimini aşmamak ve günlük meyve tüketimini kararında (günde 2-3 porsiyon) yapmakta fayda var. 1 bardak taze sıkılmış meyve suyunun 2-3 porsiyon meyveden yapıldığını da unutmamak gerekir. İlk tercih olarak meyvenin kendisini tüketmekte fayda var. Taze sıkılmış meyve suyu içilecek ise de küçük bir bardak tercih edilmeli
Mandalinanın sert olmasına ve çürük kısımlarının olmamasına dikkat edin
Mandalina seçimi yaparken yumuşak yerlerinin olmamasına, meyvenin sert olmasına ve çürümüş kısımlarının olmamasına dikkat edilmesini gerektiğini beliten Uzman Diyetisyen Yeşim İşgüzar, mandalinanın faydalarını şöyle anlattı: Mandalinanın içeriğindeki A ve C vitamini sayesinde kollajen ve dolayısıyla bağ dokusunu sağlamlaştırır. İçeriğindeki Mg sayesinde kalp hastalıkları riskini azaltır, damar sertliği olanlarda diyetinde mutlaka yer almalıdır. Yapısındaki karoten sayesindeantioksidan etkisi ile bağışıklık sistemini güçlendirir. Metabolizmayı hızlandırmaktadır. Posa içeriği etkisi ile kandaki kolesterol miktarını düşmesine yardımcı olmaktadır. Fosfor, potasyum, sodyum, kalsiyum içeriğiyle vücut için gerekli mineral ihtiyacının karşılanmasına yardımcı olmaktadır. İçerdiği yüksek su oranı ile bağırsak fonksiyonlarının düzenli olmasına yardım etmektedir. Ara öğünlerde süt ve süt ürünleri ile birlikte tüketildiğinde özellikle şeker hastalarında tokluk hissi vererek kan şekerini regüle etmektedir. Yoğun asit içeriği sebebiyle reflü, gastrit gibi mide rahatsızlıkları olanlar sınırlı tüketmelidirler."