Babalar ve baba adaylarına özel

Eğer baba adayıysanız veya yeni baba olmuşsanız bunun ne anlama geldiği hakkında biraz fikriniz var demektir. Sizin kendi babanız veya toplumda gördüğünüz babalar bu fikri sizde oluşturmuştur. Babalarla ilgili pek çok da yanlış düşünceler vardır. Bunlarla ilgili olarak Dr. Murat Emanetoğlu bizleri aydınlatıyor...

Bu konularda size yardımcı olacak fazla kaynak maalesef yoktur. İyi bir baba olmanın tek bir tanımı yoktur. Siz, kendi beklentilerinizi ve hislerinizi ne kadar iyi tanımlayabiliyorsanız, o kadar iyi bir baba olma şansınız vardır. Sizin ve ailenizin ihtiyaçlarına göre bu tanım şekillenecek ve siz de bunu zaman içinde yapabileceksinizdir. İşte babalar hakkında yanlış bilinenler;

Yanlış 1: Sadece annenin duyguları önemlidir.

Gebelik süresince eşinizin bedeninde oldukça büyük değişiklikler olmaktadır. Doğum olayını gerçekleştirecek kişinin de kendisi olması elbette ki onu öne çıkarmaktadır. Sizin kendi duygularınız yanında, onun da gebelik ve doğum sonrasında fiziksel ve ruhsal sağlığını düşünmeniz önemlidir.

Aslında baba olmanın iyi yanlarını konuşmak çok kolaydır. Ancak bunun yanında korku ve endişelerden de bahsetmek gereklidir. "Acaba doğumda bayılır mıyım?", "eşimin veya bebeğimin sağlık sorunları olur mu?", "eşimle ilişkim değişir mi?", "kariyerim bundan etkilenir mi?" veya "istediğim gibi bir baba olabilecek miyim?" şeklinde pek çok soru kafanızda dolaşacaktır.

Eşinizin, sizin duygularınızı öğrenmeye ihtiyacı vardır. Siz de zaten duygularınızı onunla paylaşmak istersiniz. Aslında çoğu erkek gebelik ve baba olma konusundaki korkularını kendilerine bile itiraf edemezler. Çünkü eşlerinin zaten endişeleri vardır ve bir de bunu üzerine eklemek istemezler. Ama bu şekilde düşünmeyin. Çoğu kadın bu tür iletişimi ister ve baba olmanın bazı değişiklikleri getireceğini bilir. Korku ve endişelerinizi eşinizle paylaşırsanız bu ikinizi birbirinize daha da yakınlaştırır.

Diğer baba adaylarıyla görüşebilirsiniz, baba olmakla ilgili kitaplar okuyabilirsiniz, varsa bu konudaki sınıf veya gruplara katılabilirsiniz. Kendinizi sıkmadan duygularınızı, heyecanlarınızı ifade edin. Bu şekildeki ifadelerle, sadece annenin duygularının önemli olduğu yanlışını da yıkabilirsiniz.

Yanlış 2: Bebeklerin babalarına ihtiyaçları yoktur.

Eşiniz ve bebeğiniz arasındaki yoğun ilişki( özellikle emziren annelerde bu fazladır) gerçekten de bebeğinizin size ihtiyacı olup olmadığı konusunda tereddüte düşürür. Ancak emin olun ki, size de ihtiyacı vardır. Onun hayatında önemli bir insansınız ve sizinle olduğunda rahat ve huzurlu olur. Onu kucağınıza alın, sarılın, sallayın, ninni söyleyin. Ancak bunları karnı doyduktan sonra yapın ki, tüm dikkatini size verebilsin. Ayrıca bu sırada eşiniz de emzirdikten sonra dinlenme fırsatı bulmuş olur. Eğer eşiniz sütünü sağarsa veya sütü yoksa ve hazır mama veriliyorsa doyurma işini siz de yapabilirsiniz. Böylece bebek bakımı konusunda eşinize daha fazla yardımınız olur. Besleme konusunda eşinizin iş yükünü azaltmanız, onun bebeğinizle daha rahat ilgilenmesini sağlayacaktır. Unutmayın, sizin yapacaklarınız tüm aileyi etkileyecektir.

Yanlış 3: Erkekler çocuk bakmayı bilmezler.

Büyük yalan! Erkekler de bebeklerin asıl bakımını sağlayan kişiler olabilirler. Eğer bebekle biraz vakit geçirirseniz siz de onun ihtiyaçlarını anlayabilirsiniz. Kendinizden emin olmak isterseniz bazen eşinizi odadan dışarı çıkarın ve bunu başarabileceğinizi ona gösterin.

Yanlış 4: Çocuklarıyla ilgilenen erkekler iş dünyasında başarılı olamazlar.

Toplumdaki genel kanı, iş hayatında başarılı olamayan erkeklerin kendilerini ailesine adadıkları şeklindedir. Ama artık kültürel yapının oldukça değiştiği bir dönemde yaşıyoruz. Çoğu erkek aile hayatının değerini bilmekte ve bu da babalık konumunu daha değerli bir hale getirmektedir. Artık daha fazla sayıdaki erkek, iyi bir baba olmanın hayatı anlamlı kılan değerlerden biri olduğunu anlamakta ve bunu istedikleri için de öncelikleri arasına yerleştirmektedirler.

Yanlış 5: Kendi babanız gibi davranırsınız.

Baba olduğunuz zaman sizin babanız başka bir önem daha kazanacaktır. Babanız sizin önünüzde doğal bir ayna gibi durur. İyi veya kötü onun izinden gidersiniz. Fakat babanız sizin asıl modeliniz olmamalıdır. O sadece sizi etkileyen kişilerden sadece birisidir. Yıllar boyunca sizin etkilendiğiniz öğretmen, arkadaş, amca, ağabey ve daha pek çok insan baba karakterinizin oluşmasında yardımcı olacaklardır.

Dünyada tek tip bir baba modeli yoktur. Her kültürün kendine göre bir baba modeli vardır. Bizim kültürümüzde ise iyi babanın anlamı ailesine barınma, gıda ve eğitimi sağlayan babadır. Babalarımız bizimle, bizim kendi çocuklarımızla geçirmek istediğimiz kadar fazla zaman geçirmezlerdi. Fakat onlar, o zamanın sosyal ve kültürel yapısına göre bunun daha doğru olduğunu düşünürlerdi. Siz de aileniz için en iyisini yapmalısınız. Kendi ailenizden yetişirken aldığınız olumlu özelliklerin yanına yenilerini de ekleyerek kendi babanızdan daha iyi bir baba olmaya çalışmalısınız.

İyi baba olmanın yolları nelerdir?

Baba olmak, sizi değiştirecektir, ancak bu zaman alır. Duygularınızı eşinizle ve sizin gibi yeni baba ve baba adaylarıyla paylaşın. Doğumdan itibaren bebeğinizi kucağınıza alıp sallayın, onunla konuşun. Alt bezinin nasıl değiştirildiğini, banyo nasıl yaptırıldığını, nasıl karnının doyurulduğunu öğrenin ve onun günlük hayatında yer alın. Düşünün ki, hangi iş, sizin çocuğunuzla beraber geçireceğiniz zamanın yerine geçebilir. Bu sizin için eşsiz bir deneyimdir. Sizin için en ideal baba karakterini oluşturun. Kendi babanızın, öğretmenlerinizin, arkadaşlarınızın ve yakınlarınızın en iyi yanlarını alarak bunu oluşturabilirsiniz. Kısacası sizi etkileyen herkes bu modeli oluşturmanızda yardımcı olacaktır.

Babaların ve baba adaylarının korkuları

Eşinizin gebe kaldığını öğrendiğinizden itibaren artık tamamen size yabancı olan bir dünyaya girmiş bulunuyorsunuzdur. Gebelik ve doğum olayı süresince ona destek ve cesaret vermek durumundasınız. Ancak siz de bu konuda biraz beceriksizsiniz ve ayrıca sizin de bir takım korku ve kaygılarınız vardır. Bunların hepsi çok doğaldır. Şimdi en çok karşılaşılan korkuları ele alalım.

İlişkinizdeki korkular

Erkekler, genelde eşlerinin bebeklerini dünyadaki her şeyden fazla sevecek olmalarından korkarlar. Ayrıca bazı anneler bebeklerini sadece kendi istedikleri zamanda babanın sevmesine izin verirler. Bebeklerin daha çok annenin bakımında olduğu bir gerçektir. Ancak babanın da bebeğiyle beraber zaman geçirmesi önemlidir. Bebeklerin hem anneden hem de babadan alacağı çok şey vardır. Her ikisi beraber verilirse sonuç mükemmel olur. Ayrıca anne ve baba arasındaki ilişkiyi de güçlendirir.

Eşinizin ve çocuğunuzun sağlığı ile ilgili korkular

Çocuk doğurmak oldukça sinirleri geren bir deneyimdir. Sizin dünyada en çok sevdiğiniz kişiye çok kötü şeyler olabilir. Eşinizi, bebeğinizi kaybedebilirsiniz, bebeğiniz annesiz kalabilir ve onu tek başınıza sizin büyütmeniz gerekebilir. Doğum sırasındaki tehlikeler çok fazla geçmişte kalmasa da günümüzde artık doğumlar sorunsuz devam eder ve bebeğinizin sağlığı iyiyse, anne-baba beraberce bebeklerini severler.

Güvenlik korkuları

Bizim kültürümüzdeki erkeklerin genel olarak korkusu "acaba aileme iyi bakıp, onları koruyabilecek miyim?" şeklinde olur. Çoğu ailede ilk çocuk birden bire olur ve iki kişilik gelirle iki kişi yaşarken, bir kişilik gelirle üç kişi yaşamaya başlar. Bu da babayı zor bir duruma sokar. Gerçekten de günümüz şartları düşünülürse oldukça sıkıntılı bir durumdur. Daha önceden bu konuda tecrübesi olmadığı halde buna karşı güçlü olmak zorundadır. Üstelik sadece maddi değil, manevi açıdan da destek sağlaması gereklidir. Eşi onun yardımına ihtiyaç duyar, o da duygusal açıdan gel-gitler yaşadığı için, eşinin desteğini istediği zaman, onun hazır olmasını bekler.

Güçlülük korkuları

Baba adaylarının %80 i, eşleri doğum yaparken odada bulunduklarında bayılmaktan, midesi bulanıp kusmaktan dolayı korkuya kapılırlar. Bu tür korkular karikatürlere ve dizilere konu olur ve insanları gülümsetir. Bütün erkeklerden bu beklenir ancak çoğunda bu durum gerçekleşmez. Yapılan bir araştırmada doğuma giren 600 erkekten sadece bir tanesinin bayıldığı görülmüştür. Üstelik bayılan kişinin bulunduğu odada klima çalışmıyormuş ve iki hemşire de odayı terk etmek zorunda kalmış. Eğer gerçekten kan görmeye dayanamıyorsanız doğum odasına girmeyin. Korkularınızı görmezlikten gelmeyin ve onlarla yüzleşin. Daha önce doğum odasında bulunmuş diğer babalarla görüşün. Doğum odasından dışarı çıkan babaların genelde ilk söylediği şey "anne ve bebek iyiler", ikinci şey ise "midem bulanmadı ben de iyiyim" olur.

Baba olma korkusu

Baba adaylarının veya yeni baba olan erkeklerin ilk duygusu gerçekten bir bebeğin babası gibi hissetmedikleridir. "Yoksa eşinizin başka ilişkisi mi var?" diye soracak olursanız da hakaret kabul edip, incinebilirler. Biraz mantıksız gibi görünüyor ama duygusal olarak devam eden dengesiz konular vardır. Hayatın devamını sağlayan bir parçanız olması, tanrısal ve muhteşem bir olayın içinde olmanızın yanında, aynı zamanda kendinizi yetersiz ve zayıf da hissedersiniz.

Kadın sağlığı merkezlerinden korkma

Erkekler bu tip yerlere alışık değillerdir. Yabancı, soğuk bulurlar ve anlamadıkları yerlerdir. Böyle yerlerde bulunmak onları utandırır. Ayrıca bu tip yerler rahat da olmazlar. Bunlara hazırlıklı olmak sizi rahatlatır. Doğum planındaki sizin rolünüzün önceden belirlenmesi de sizi rahatlatacak noktalardan birisidir.