Güncelleme Tarihi:
Hal böyle olunca, tüketicinin kafası giderek karışıyor. Çeşit çeşit tabanlar, türlü türlü dış ve iç malzemeler, birbirinden farklı amaçlara yönelik modeller ve saymakla bitmeyecek seçenekler… Peki nasıl karar vereceğiz? Bu sorunun cevabını Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım çeşitli ipuçları ile açıkladı.
Op. Dr. Enis Yıldırım, ”Ayakkabıyı kimin, ne amaçla ve hangi mevsimde kullanacağı, kullanacak kişinin ayağında anatomik bir sorun olup olmadığı gibi kullanıcı faktörleri ile birlikte alınmak istenen ayakkabının üretildiği materyaller de karar mekanizmasında rol oynar. Çocuklarda ve erişkinlerde ayakkabı seçimleri daha farklı ilerler. Ailelerin bebeklikten büyüme çağına kadar olan dönemde sürekli değişen ayaklara sahip çocuklarına ayakkabı alırken kafalarında birçok soru işareti oluşur. ‘Ayakkabı ortopedik mi olsun? Ev ayakkabısı nasıl olmalı? Çocuğum içe doğru mu basıyor?’ gibi çevresel duyumlardan da etkilenen bir takım kafa karışıklıkları oluşabilir.” dedi.
Konuyla ilgili bilgi vermeye devam eden Op. Dr. Enis Yıldırım, “Tüm söylemlerden önce şunu bilmek gerekir ki, yapılan bazı bilimsel çalışmalar özellikle Afrika ve benzeri ülkelerde mecburen çıplak ayakla büyüyen ve yaşayan insanların, gelişmiş ülkelerdeki insanlara göre daha az ayak sorunu yaşadığını göstermektedir. Tabii ki bu bilgiden yola çıkıp, günümüz gerçeklerine uygun olmayacak şekilde çıplak ayakla yaşamayı düşünmek olası değildir.
Ancak doğal gelişimi ne kadar çok etkilemeye ya da değiştirmeye çalışırsak, sorunla karşılaşma olasılığımızın arttığı düşünülebilir. Dolayısıyla kişi hangi yaşta olursa olsun, üretilen ayakkabının o yaşam evresindeki normal ayak anatomisi ve biyomekaniğine uygunluğu belirleyici faktördür. “ sözlerini ifade etti.
Bebeklikten okul öncesi çağa kadar olan dönemde ayak anatomisinde önemli gelişmeler yaşanır. Bu dönemde bazı istisnalar hariç ayak anatomisine etki edecek ayakkabılardan uzak durmak gerekir. Özellikle bazı çevreler tarafından sıklıkla önerilen ortopedik ayakkabı kullanımının ayak gelişimine olumlu etkisi olmadığı bilimsel çalışmalar sayesinde gösterilmiştir. Doğum sonrası 3 yaş tamamlanana kadar ayak anatomisine minimum etkisi olan ve hava alan materyale sahip ayakkabıları tercih etmek yeterlidir. 3 yaş sonrasında doktor tarafından tespit edilmiş bir sorun olmadığı takdirde yapılacak aktiviteye göre ayakkabı tercihi uygundur.
Ergenlik dönemi ve erişkinlerde ayakkabı tercihleri yapılacak aktivite, ayak şekli ve varsa işe uygun olarak yapılmalıdır. Dünya üzerinde yaşayan tüm insanların ayak şekilleri birbirinden farklıdır. Buna istinaden her ayakkabıyı herkes giyemez. Ayak şekline uygun ayakkabıyı belirleyecek kişi yine kullanacak olandır. Ayakkabı alırken ayakkabının hiç bir bölgesi ayağı sıkmamalıdır, ayakkabını üretildiği materyal nefes alabilen türde doğal deri veya uygun dokuma türü esnek kaplamalar olabilir. İç ve dış materyali hava almayan sentetik kaynaklı ürünler çeşitli cilt hastalıkları, kötü koku ve mantar problemine yol açabilir. Özellikle ayakkabının burun kısmı çok dar olmamalı ve parmakları sıkıştırmamalıdır. Bayanların çok sık tercih ettiği babet veya topuklu ayakkabılar uzun süre kullanıma uygun olmayıp ancak kısa süreli etkinlikler sırasında tercih edilebilir. Çok düz ve çok yüksek topuklu ayakkabılar uzun kullanımda kemik ve eklem sorunlarına yol açabilir.
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım Enis Yıldırım, “Spor ayakkabılarla ilgili sıkça yapılan yanlış, yapılacak sporun türüne uygun olmayan ayakkabı seçimleridir. Yani her spor ayakkabıyla her spor yapılamaz. Spor ayakkabılar, mühendisliğin tasarım çalışmaları sonrasında üretilir ve her sporun kendine ait dinamiklerine uygun olarak şekillenir. Yürüyüş için üretilen bir spor ayakkabıyla futbol, basketbol ya da tenis oynamak ciddi sakatlanmalara yol açabilir. Yapılacak sporu belirleyip sonrasında ayakkabıya karar vermek güvenli bir yöntemdir.
İş sırasında kullanılan ayakkabıların özellikle tabanları uzun süre ayakta kalmaya uygun olmalı ve sert olmamalıdır. Ayakta çalışan kişilerde ayak problemleri ile sıkça karşılaşılır ve bunların önemli bir kısmı ayakkabı tabanlarının uygunsuzluğundan kaynaklanır. Bu sebeple ayakta çalışan kişilerin ayakkabı seçimi çok daha kritiktir. “ açıklamasını yaptı.