Güncelleme Tarihi:
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi İlhami Gültepe, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü nedeniyle, hastalık konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Kan dolaşımı için damarlarımızda gerekli olan kan basıncının normalden fazla olmasının hipertansiyona yol açtığını belirten Dr. Öğr. Üyesi İlhami Gültepe, “Hipertansiyon çoğu kişide yıllarca hiçbir belirti vermeden sinsice sürebilir. En sık belirtisi özellikle sabahları enseden başlayan ağrıdır, bazen baş dönmesi de olabilir. Hipertansiyon krizinde ise burun kanaması, çarpıntı, kulak uğultusu, bulantı, kusma, nefes darlığı, görme bulanıklığı görülebilir. Hastalık tedavi edilmezse beyin kanaması, felç, kalp krizi, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliğine varan böbrek hasarı, körlüğe kadar varan göz bozukluklarına sebep olabilir, ölüme yol açabilir” ifadelerini kullandı.
“Yüksek tansiyonun birden fazla nedeni olabilir. Kalıtım, cinsiyet, şeker hastalığı, şişmanlık, sigara ve alkol kullanımı, stres, yetersiz fiziksel aktivite, aşırı tuz kullanımı, sağlıksız beslenme alışkanlıkları hipertansiyona zemin hazırlayabilir” diyen Dr. Gültepe şu uyarılarda bulundu:
"Ülkemizde tuz tüketiminin dünya ortalamasının çok üzerinde olduğunu biliyoruz, Türkiye’deki hipertansiyonun en büyük suçlusu da aşırı tuz tüketimidir. Yemeklerimiz çok tuzlu olduğu gibi bu yemeklerin tadına bakmadan tuz ekleme alışkanlığımız var. Ayrıca hamburger, patates kızartması, cips, kraker ve soslu gıdalar da aşırı miktarda tuz içeriyor. Günlük 6 gr yani; 1 tatlı kaşığı tuz, vücudun sodyum ihtiyacını karşılayabilir. Öte yandan tek sodyum kaynağımız tuz değil. Peynir, zeytin, kuruyemişler, turşu, salça, yoğurt, ekmek, yumurta ve maden suyunda da yeterince sodyum bulunmaktadır. Tuz içeriğinin yüksek olabileceği hiç aklımıza gelmeyen enginar, ıspanak ve kerevizde bile sodyum bulunuyor. Bu besinleri pişirirken tuz eklememeye özen gösterin."
Asabi tansiyon ile hipertansiyonun aynı şey olmadığını belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi İlhami Gültepe, “Aslında biz hekimler asabi hipertansiyon diye bir terim kullanmıyoruz, hipertansiyonu başka bir hastalığın sonucu olarak ortaya çıkan hipertansiyon ve başka bir hastalığa bağlı olduğu ortaya konulamayan sebebi bulunamayan olarak iki gruba ayırıyoruz. Bazıları sebebi bilinemeyen hipertansiyonu asabi hipertansiyon olarak adlandırıyor. Stres anında tansiyonun arttığı eskiden beri bilinir, birçok hasta bundan dolayı sadece stres anında tansiyon ilacını kullandığını gözlemliyoruz. Aslında bu yanlış bir tutumdur çünkü tansiyon tedavisi devamlı olmak zorundadır, tansiyon ilaçlarını düzensiz kullanmak ölümcül bir hatadır” dedi.
Limon ve sarımsağın tansiyon düşmesine kısmen yardımcı olduğunu da söyleyen Dr. Gültepe, “Ancak limon ve sarımsak kesinlikle ilaçların yerine kullanılmamalı, tansiyon ilaçlarının yanında aşırıya kaçmadan tüketilmelidir. Evde tansiyon yükseldiğinde en doğru yaklaşım hekime gitmektir, gidilemiyorsa hekim tarafından reçete edilen yükselmesi durumunda kullanılacak hızlı ve kısa etkili ilaçlar kullanılmadır” diye konuştu.