Güncelleme Tarihi:
Eğer siz de bu tip bir sorunla karşılaştıysanız veya bir yakınınızın bu tip yakınmalarına şahit olduysanız Hiperhidroz ile ilgili bilgilenmenizde fayda var.
Hiperhidroz kelime anlamı olarak aşırı terleme anlamına gelir. Terleme vücudun kendini serinletmesi için kullandığı en önemli yollardan biridir. Hiperhidrozlu insanlar ısı kontrolü için gerekenden çok fazla ter salgılarlar.
İki tip hiperhidroz vardır. Genel hiperhidroz bütün vücudu etkiler ve daha seyrek görülür ve genellikle başka bir hastalıkla ilişkilidir. En genel tip; bölgesel hiperhidrozdur. Koltukaltı terlemesi, şikayetlerin % 30-40’ını oluşturur. Geri kalan kısımda el ve ayak terlemesi önemli yer tutmaktadır. Daha seyrek olmakla beraber yüzde etkilenebilir.
Her 50 kişiden birinde hiperhidrozun bir şekli görülür. Genellikle ergenlikte ve 20’li yaşlarda başlar.
Sebebi tam olarak bilinmemektedir. Hiperhidrozu olanların üçte bir ile yarıya yakınının akrabalarında aynı sorunu olan bulunmaktadır. Bu da kalıtsal bir neden olduğunu düşündürmektedir.
Bölgesel hiperhidroz bir tür ter bezinin aşırı çalışmasından veya sorunlu olan bölgede fazla miktarda bulunmasından kaynaklanır. Bu ter bezleri vücutta her yer bulunmakta ancak en sık olarak el, ayak ve koltuk altında bulunmaktadır. Hiperhidrozu olanlar yüksek miktarda ter üretirler. Bu da el, ayak, göğüs veya koltukaltının (vücudun etkilenen yerine bağlı olarak) sürekli olarak ıslak olması demektir. Bu durum kişiyi işte, sosyal hayatta zor durumda bıraktırabilir ve normal günlük aktivitelerin sürdürülmesini zorlaştırabilir. Koku terin ciltte uzun süre kalması ile oluşan bir bakteriden kaynaklanır.
Kendi başınıza alabileceğiniz bazı önlemler: Sizi serin tutacak giysi seçin. Doğal pamuklular serin tutar ancak teri emerler ve ıslak kalırlar. Gün içerisinde giysi değiştirmeye çalışın. Çalışma ortamınızı serin tutun ve iyi havalandırın. Terlemeye yol açan yiyecek ve içecekten uzak durun. Bu herkese göre değişir, sizi etkileyenleri tespit edebilirsiniz. Stres, gerginlik ve endişe herkes için genel bir problemdir. Hiperhidrozu olanların bu durumlarda terleme ile ilgili extra zorlukları olur. Gün içerisinde stresi nasıl azaltacağınızı düşünün, aktiviteleriniz dikkatli planlayın ve dinlenmek için zaman ayarlayın.
Bölgesel hiperhidroz tedavisinde bazı deodorant ve spreyler kullanılabilir ancak bunlar sadece kısa süreli etki gösterirler, iontoforez denilen bir dermatolojik metod el ve ayaklardaki hiperhidroz için kullanılabilir. Ancak bu metod da haftada en az iki kez uygulanma gereği, etkinin kalıcı ve çok başarılı olmaması nedeniyle hasta uyumu düşüktür. En radikal tedavi terleyen bölgedeki ter bezlerinin cerrahi metotlarla çıkarılmasıdır. Ancak bu metod çoğu hasta için zahmetli ve tercih edilmeyen bir alternatiftir. Sonuçta uygulanan bölgede aşırı kuruluğu da getireceğinden fazla tercih edilmez.
Bölgesel aşırı terleme probleminde en başarılı sonuçları aldığımız yeni bir tedavi şekli ve bu tedavide kullandığımız bir ilaç var:
Botox deri altına enjekte edilen bir ilaçtır. Hiperhidroz için önerilir, yıllardır koltukaltı, el, ayak ve yüzde kullanılmaktadır. Deri altına enjekte edilen Botox ter bezlerinin çevresindeki kas yapısına etki ederek geçici süre ter bezlerinin ter üretimini engeller. Botox yapıldığı bölgedeki duyu hislerini etkilemez sadece ter bezlerini etkiler.
Enjeksiyon yapılan bölgede ağrı olmaması için sıklıkla lokal bir anestezik krem kullanılabilir. Çok ince uçlu iğnelerle terleyen bölgeye uygulanır. Terlemenin en yoğun olduğu bölgeyi görmek için renk veren bir solüsyon sürülebilir. Uygulama en fazla on dakika sürer. Uygulamadan hemen sonra kişi günlük aktivitesine geri dönebilir. El ve ayak bölgesi daha hassastır.
Uygulamadan sonraki ilk hafta içerisinde iyileşme gözlenir. Botox’un etkisi genellikle 4-6 ay sürer. Etki geçmeye başladığında ikinci uygulama yapılır.
Botox enjeksiyonu ile terleme uygulanan bölgede normal seviyeye indiriliyor. Problemli bölge tedavi edildiği için diğer bölgelerde ek bir artışla karşılaşılmıyor.
Botox’un etkisi bir süre sonra geçmeye başlar. Eğer devam etmezseniz uygulanan bölgelerde kalıcı bir değişiklik olmaz ve terleme düzeyi yavaş yavaş tedaviye başladığınız seviyeye gelir.
Bu arada Botox’un diğer uygulama alanlarını da unutmamak lazım; yüzde kırışıklık tedavisi, migren ve gerginlik tipi baş ağrısı, yüzde ve vücuttaki tik hareketleri, vajinismus, idrar tutamama, gülüşte diş etlerinin aşırı görülmesi (gummy smile), yüz felcine bağlı yüzde asimetriler.
Aşırı terlemenizin olmadığı, tüm güzelliklerin sizlerle olduğu bir yaz dileğiyle…