Güncelleme Tarihi:
Yaşam tarzı değişikliğine hazır olmama, evliliğin ilk yıllarının tadını çıkarma isteği, maddi endişeler... Tüm bunlar çiftlerin çocuk sahibi olma konusunda beklemelerine neden olabiliyor. Ama bu bekleme süreci uzadıkça da kadınların kafasındaki ‘Ya hamile kalamazsam?’ endişesi artıyor. Annelik elbette kendini hazır hissetmekle ilgili ama fizyolojik ve psikolojik açıdan bakıldığında anne olmak için ideal bir yaş var mı? İşte uzmanlardan konuyla ilgili yorumlar…
Uzmanlar, gebeliğin geciktirilmemesi görüşünde hemfikir. Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Kenan Sofuoğlu, kadınların yumurta rezervinin 30’lu yaşlardan sonra iyice azaldığını söylüyor: “Kadınların üreme hücreleri yani yumurtalar, henüz anne karnındayken oluşuyor. Bir kız bebeğin yumurtalıklarında, gebeliğin beşinci ayında yaklaşık yedi milyon yumurta hücresi var oluyor. Doğum anında yumurta sayısı 1-2 milyona düşüyor. İlk adet görülen 12-14 yaşlarında toplam yumurta sayısı 300-400 bin civarında. Sigara içimi, ailede erken menopoz öyküsü, yumurtalıklarla ilgili bir cerrahi işlem öyküsü olmasa bile 32 yaş civarında kadında yumurta rezervinin yaklaşık yüzde 12’si kalıyor. Bu nedenle kadınların doğumu 30’lu yaşlardan önce yapması ideal.”
Evet yaş arttıkça gebe kalmak zorlaşıyor, gebelikte düşük riski artıyor ve bunun yanı sıra Down sendromu gibi kromozomal bozukluk görülme ihtimali de yükseliyor. Op. Dr. Kenan Sofuoğlu, bu risklerin 35 yaşına kadar yavaş bir artış gösterirken, 35 yaşından sonra en üst seviyeye çıktığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Ayrıca anne adayının yaşı arttıkça diyabet gibi sistemik hastalıkların sıklığı da artıyor. Tolere edilebilir sınırlardaki bir doğumsal kalp rahatsızlığı yaşla birlikte aşikar hale gelebiliyor. Kalça kemiklerinde deformasyon oluşabiliyor. Bu gibi nedenler de ileri yaşlarda gebeliği riskli hale getirebiliyor. 35 yaş üzerindeki tüp bebek denemelerinde de başarı şansı azalıyor. Tüp bebek ile 45 yaş üzerinde gebelik elde etmek neredeyse imkansız hale geliyor. Basında bazen 50 yaş üzerindeki gebeliklerden bahsediliyor; bu gebelikler çoğunlukla ülkemizde yasal olmayan ve yurt dışında yumurta nakli yöntemi ile yapılan tedavilerden elde edilen gebelikler. Özellikle bu yaşlarda anne adayının genel sağlığı ciddi risk altına girebiliyor.”
20’li yaşların ortaları çocuk sahibi olmak için en ideal yaşlar olarak görülüyor ama günümüz gerçekleri bu yaşlarda anne olmayı ertelemeye sebep oluyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Barış Kaya; İsviçre, Japonya ve Hollanda gibi gelişmiş ülkelerde ortalama çocuk sahibi olma yaşının 29 olduğunu söylüyor ve ekliyor:
“Günümüzde 35 yaşından sonra anne olan pek çok kadın var. Oysa tıbbi olarak 35 yaş, risklerin arttığı bir sınır. Yumurta kalitesi doğal olarak 30’lu yaşların ortalarından sonra hızla azalmaya başlıyor. Gebe kalmak için gereken bekleme süresi de bu yaşlardan sonra artıyor. Oluşan gebeliğin düşükle sonuçlanması, dış gebelik gibi olumsuzluklar da 35 yaşından sonra artma eğiliminde. Gebe kalındığında da bazı risklerde artış söz konusu oluyor” diyor ve bu riskleri şöyle açıklıyor: “Örneğin gebelik şekerinin görülme olasılığı artıyor, düşük doğum ağırlığı ve erken doğum ihtimali yükseliyor. İleri anne yaşıyla bağlantılı gebelik komplikasyonlarından dolayı doğumun sezaryenle sonuçlanma olasılığı da daha fazla.”
Peki ne yapmak gerekiyor? Yrd. Doç. Dr. Kaya’nın önerileri şu şekilde: “Tabii ki herkesin hayatta kendine göre hedefleri ve doğruları var. Bunları gerçekleştirmeden ‘hemen çocuk sahibi olun’ demek pek gerçekçi değil. Eğer 30’lu yaşlarda, hatta 35 yaşın üzerindeyseniz konuya daha dikkatli yaklaşmalısınız. Çocuk sahibi olmayı planlayanların önceden doktor kontrolünden geçip kişiye özel olası riskleri belirlemesi gerek. Günümüzde 30’lu hatta 40’lı yaşlarda hamile kalınıyor. Doğru planlama ve konusunda uzman hekimlerin kontrolünde sağlıklı bebek sahibi olmak tabii ki mümkün.”