Güncelleme Tarihi:
Anne ve babaların çocuk yetiştirirken edindikleri roller, çocukların sadece temel ihtiyaçlarının karşılanmasından ibaret değildir. Doğumla birlikle kurmaya başladıkları iletişim çocuklarının kişilik gelişimlerini etkilemektedir. Özellikle anne-kız ve baba-oğul ilişkileri kişilik yapısını etkilemektedir. Eğitim ve Aile Danışmanı Nurten Aydın, konuyla ilgili bilgiler verdi.
Bebekler, 6-7 aylık oldukları zaman anne ve babayı diğer kişilerden ayırt edebilirler. Yalnız kalmaktan hoşlanmaz, tanıdıklarının yanında kalmayı tercih ederler. Annenin bebeğine bakabildiği durumlarda bu bağlılık önce anne, sonra baba ve en yakındaki diğer kişilerle de bağlılık geliştirebilirler. Artık bu dönemde anne-baba bebeklerinin neden hoşlandığını, neden hoşlanmadığını, neye ihtiyacı olduğunu, ihtiyacı karşılanmaz ise nasıl tepki verebileceğini bilirler.
3-6 yaş döneminde kız çocuğu anneye hayran
Anneyle bir arada bulunmaktan oldukça keyif alırlar. Anneleri gibi giyinmek, annelerine ev işlerinde yardım etmek, anneyi sevindirmek, onun beğenisini kazanmak isterler. Sürekli annenin övgüsünü almak için yaptıklarını annesine göstermekten keyif alırlar. Anneyi giyinirken seyretmek, onun eşyalarını kullanmak kız çocukları için mutluluk vericidir. Bu davranışlarında anneye benzeyerek babaya kendini beğendirme isteği gizlidir. Anne baba konuşurken araya girip babanın dikkatini çekmek isterler. Bazen “ben büyüyünce babamla evleneceğim” diyebilirler
Erkek çocuklar da babaya hayran
Kız çocuklar gibi erkek çocuklarda babaya benzemeyi, onun gibi hareket etmeyi, onun gibi tıraş olmayı, isterler. Aynı şekilde babaya olan bu hayranlık ile anneyi babadan kıskanırlar. Anne ile yatmak isterler, anne ile babanın sohbet etmesini engellerler,
Baba oğul ilişkisinin kalitesi, erkek çocuğun kişilik gelişimi üzerinde baba-oğul etkileşiminin niceliğinden çok daha fazla etkili olmaktadır. Ana-babalar her zaman çocuklar için modeldir. Cinsel gelişim ön plana çıktığı ve pipisi en önemli şey haline geldiği için, en büyük ceza onu yitirmesi olarak benimsenir. Bu korkuları yaşayan çocuğun 3–6 yaş arasında sünnet edilmesi, pipisini kesmekle ilişkili şakalar yapılması korkusunu artırır.
Eğer babasıyla iyi ilişki kuramamışsa ya da babası aşırı sert ve uzaksa, bu korkular artar ve çocuğunuz özdeşimini sağlıklı yapamaz. Babasıyla ilişkisi sağlıklı olursa, bu korkuyu yener, “Baba gibi” olmaya çalışarak sağlıklı özdeşim kurar ve cinsel kimliğini tamamlar.
Bu dönemde anne ve babaların özellikle dikkat etmeleri gereken noktalar
• Bu dönem bütün çocuklarda aynı özellikler görülür. Azarlamak, öfkelenmek, daha güçlü bir baba modeli yaratmak için aşırı davranışlardan kaçınılmalıdır.
• Çocukların kendi cinsel kimliklerini bu dönemde anne ve babaya benzeyerek kazandıkları unutulmamalıdır.
• Çocuğun sürekli uyarılması suçluluk duygusu yaratacağı için suçlamadan, öfkelenmeden basit bir dille gerekli açıklamalar yapılmalıdır.
• Anne ve babalar çocuklarının yanında “erkek olmak zor, bir sürü sorumluluğun var ya da kadın olmak zor, bir daha dünyaya gelsem erkek olurdum” gibi olumsuz konuşmalar yapmamalıdır.
• Bu dönemde çocukların özdeşim yapabilecekleri bir model yoksa ya da model uygun değilse, yani anne veya baba çocukla ilişki kurmuyor, uzak duruyorsa çocuk karşı cinsle özdeşim kurabilir. Özdeşim modelinin anne ya da baba olması şart değildir. Anne ya da baba yerine geçebilecek bir kadın ve erkek modeli de çocuğunuzun sağlıklı özdeşim yapmasını sağlayabilir.
Anneler ve kızlarının çatıştığı konular
Kız çocuklarının yaşı büyüdükçe anne ile arada çatışmalar başlar. Çocuk kendi istediklerini yapmayı, anne de kızının her konuda en iyi olması için kendi istediklerini yapmasını ister. Bazen bu anne-kız arasında çatışmalara ve soğuk ilişkilere neden olur. Çocukların yaşı ilerlediğinde anneler çocuklarının kendi kontrollerinden çıktığını düşünür ve ona göre önlem almak isterler. Hem cinsel kimliğine uygun bir birey yetiştirmeye, hem de onu dışarıdaki olumsuzluklardan korumaya çalışırlar. Genel olarak çatışmalar:
• Özellikle kızlarının arkadaş seçimleri,
• Dış görünüşüne derslerinden daha fazla önem vermesi,
• Dışarıya çıkmak için sürekli izin istemesi, izinli olduğu saatlere uymaması,
• Odasını toplamaması,
• Uzun süre internette kalmak ve sürekli telefonda konuşmaktır.
Ergen yaştaki erkek çocukların babalarıyla paylaşımı sınırlı
Paylaşımların baba tarafından genellikle yönlendirici, baba tarafından endişe verici ve müdahale edilmesi gereken durumlar olarak algılanması sebebidir. Babalar o yaştaki erkek çocukların görüşlerinin kendisinden farklı ve geniş olabileceğini anlamak istemezler. Derhal müdahale ederek onları korumaya, doğruya yönlendirmeye çalışırlar.
Babalar ve oğlanlar arasındaki ilişkiler kızlar ve anneleri arasındaki ilişkiden farklıdır. Fiziksel temas çok az ya da hiç yoktur. İlişkiler daha çok aksiyona dayalıdır. Beraber top oynamak , gibi aktivitelerde duygu paylaşımları yapılmaktadır.
Konuşmak tek bir iletişim biçimi değildir. Baba ve oğlanların birlikte yaptıkları çok basit aktiviteler (beraber alışverişe gitmek veya arabayı birlikte temizlemek) bu bağın kurulmasında oldukça önemlidir. Babaların burada dikkat etmeleri gereken en önemli nokta konumlarından ya da her hangi bir özelliklerinden dolayı kendilerini çok güçlü hissettirerek, “senin benim gibi olman zor” mesajını vermeleri iletişimi engelleyen en önemli faktörlerdendir.
Anneler kızları, babalar oğulları ile nasıl sağlıklı iletişim kurabilirler?
• Annenin kızına, babanın oğluna iyi bir rol model olmasının önemi unutulmamalı.
• İyi iletişim kurmak çocuklarla arkadaş gibi olmayı gerektirmez. Yargılamadan, yanlarında olduklarını hissettirmeli, anne ve baba olduğunuz unutulmamalı.
• İyi bir dinleyici olunmalı, anlattıkları dinlenmeli, kaygılarınız varsa detaylandırmadan net olarak anlatılmalı.
• Planlarına saygı duyulmalı, destek olunmalı, gerekirse yön gösterici olarak yardım edilmeli.
• Suçlayıcı tavırlardan kaçınılmalı.
• Çocukların anne babaların küçük kopyaları değil, birer birey olduğu hatırlanmalı. Sizin yapmasını istediğiniz şeyleri kesinlikle yapmaları beklenmemeli.
• Son dönemlerde en çok söylenen ama uygulamada zorluk yaşanan kaliteli zaman geçirmeye özen gösterilmeli.
• Verilen sözler yerine getirilmeli, getirilemeyecek sözler verilerek çocuk hayal kırıklığına uğratılmamalı.
• Anne ve baba olarak çocuğun geleceği ile ilgili korkularınızı anlamaları beklenmemeli. Yapılacak her eleştirinin çocukta kaygı düzeyini arttıracağı ve olumsuz benlik algısı geliştirmesine neden olacağı unutulmamalı.
• İletişimde geçmişteki hatalar sık sık konuşulmamalı.
• Birlikte yapmaktan keyif alacağınız aktiviteler planlanmalı. Ama bu ortak karar olmalı. Eğer sadece birinizin kararı olur ise bu keyif değil zorunluluk olur genellikle de çatışma ile biter.