Alacağınız her besinin etiketini okuyor musunuz?

Sürekli besinlerin etiketlerini okumaktan ve bir sonraki gün ne yiyeceğinizi düşünmekten kendinizi alıkoyamıyor musunuz? Dikkat, önümüzdeki günlerde yaygınlaşması öngörülen bir problem olan “ortoreksiya” yani “sağlıklı beslenme takıntısı” sizde de olabilir. Peki, nedir bu takıntı? Uzman Klinik Psikolog Doğan Demirkan Özdemir konuyla ilgili merak edilenleri aktardı.

Sağlıklı beslenme takıntısı, terimsel adı ile ortoreksiya, doktorlar ve beslenme uzmanları tarafından yeni yoğunlaşılan, netliğini henüz kazanmış bir rahatsızlıktır. Bu çalışmalar sonucunda anlaşıldığı kadarıyla, gelecek zamanda sıkça rastlanılabilecek olan bu rahatsızlık bir takıntıdır.

Ortoreksiya sorunu yaşayan insanlar, daha sağlıklı olmak ve daha sağlıklı beslenmek adına, kendilerinin karar verdiği kimi besinleri yemek ya da yememek eğilimindedirler. Bu yolda sağlıklı beslendiklerine inansalar da sonuç tam tersidir. Çünkü bilimsel bir veriye değil; kişinin inanç, tutum veya yeni edindiği bilgilere göre yeni bir yeme düzeni oluşturulur.

Belirtileri

Sağlıklı beslenme takıntısının başlıca belirtileri şöyledir:

• Ertesi günün yemek menüsünü hazırlamak ya da bunun üzerine düşünmek,
• Besinlerin oranlarını gereğinden fazla artırmak ya da azaltmak,
• Dışarıda yemek yemenin zorlaşması,
• Takıntılı düşünce yüzünden yaşam kalitesinin düşmesi,
• Kişinin çevresindekileri de bu şekilde yönlendirmeye çalışması
• Kimi yiyecekleri tükettiğinde kişinin kendini kötü ya da suçlu hissetmesi,
• Kişinin sağlığını sadece bu yeme alışkanlığıyla koruyabileceğini düşünmesi.

Tedavi sürecinde izlenmesi gerekenler

Problem kişi tarafından kabul edilmeli: Sağlıklı beslenme takıntısının temelinde “obsesif kompulsif kişilik bozukluğu” olduğundan, kesinlikle alanında uzman kişilerle çalışılması gerekir. Bu takıntı, kişi tarafından kabul edilmelidir. Tedavide psikolog, psikiyatrist ve diyetisyenle ortak bir süreç en sağlıklı sonucu verir. Psikolog veya psikiyatrist kişinin terapi sürecini yürütmeli ve obsesif düşünceler, davranışlar üzerinde çalışmalı; diyetisyenler de kişinin beslenme düzenini sağlamalıdır.

Erken müdahale edilmeli: Bu takıntılı düşünce şeklinde, kişi, doğru bilgi kaynaklarına yani diyetisyenlere yönlendirilmelidir. Ortoreksiya bir takıntı olduğu için uzman psikolog veya psikiyatristlerle görüşmesi erken müdahale adına en doğru yöntem olacaktır. Beslenme hakkında bilgi kirliliğinden kişiyi uzak tutmak da kesinlikle yapılması gerekilen bir diğer harekettir.

Profesyonel kişilerden destek alınmalı: Ortoreksiya, kişinin düzensiz, fazla veya eksik beslenmesine sebep olacağından, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Besin yetersizliğinin neden olacağı birçok rahatsızlığa açık olan bu kişilerin profesyonel destek alması gerekir.

Hızlı sonuç sağlayan teknikler uygulanmalı: Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu tedavisinde en etken ve hızlı sonuç sağlayan EMDR (göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme) ve Alpha-Stim teknikleridir. Bu teknikler sağlıklı beslenme takıntılarında çok güzel sonuçlar vermektedir.