Güncelleme Tarihi:
Genellikle, vücudun en fazla basınç altında kalan bölgesi olan bacakların alt kısımlarında görülen varis, yalnızca estetik açıdan değil, sağlık açısından da önlem almayı gerektirir. Kılcal varisler genelde görüntü bozukluğu dışında bir yakınmaya yol açmazlar. Ancak damarlar genişledikçe belirgin yakınmalar başlar. Varisi olanlarda, gece krampları, bacaklarda kaşıntı ve şişkinlik olur, ayakta kalınca ağrı başlar. Kadınların, hamilelik ve period dönemlerinde varislerle ilgili şikayetleri artar. Uzun süre ayakta kalma sonrası bacakta ağrı, şişme, hassasiyet ve ağırlık hissi oluşabilir. Daha ileri vakalarda ise özellikle ayak bileği iç tarafında şişme ve deri altında siyaha yakın renk değişikliği görülür. Zamanla bu bölgelerde yaralar oluşabilir.
Anne ve diğer birinci derece akrabalarında varis hastalığı olması varisin en önemli risk faktörüdür. Bunun yanı sıra uzun süre ayakta kalınan veya devamlı sabit olarak oturulan bir işte çalışmak, sigara içmek, hızlı kilo almak, hamile olmak ve doğum yapmak varis hastalığının başlamasına neden olabilir.
Varis tedavisinde medikal ya da cerrahi uygulamalardan yararlanılabilir. Varis tedavisinde, rahatsızlığın durumuna göre farklı yöntemlere başvurulabilir. Medikal uygulamaların yeterli olmadığı tedavilerde, kasıktan sadece 2 cm’lik bir kesi ile giriş yapılarak hasarlı damarın tedavisi gerçekleştirilir. Bu operasyon genel olarak tüm damarın çıkarıldığı cerrahi yöntemlerden daha pratik ve konforludur.
Varis tedavi edilmezse ciltte çeşitli ödemlere ve kapanması çok güç yaralara sebep olabilir. İlerleyen varis kan dolaşımında da önemli problemlere yol açabileceğinden varislerin ilerlemesine engel olmak gerekir.