AIDS’te erken müdahale önemli

Prof. Dr. Hakan Abacıoğlu, HIV virüsünün, insanların bağışıklık sistemlerine zarar verdiğini, tedaviye alınmaması durumunda edinsel bağışıklık yetmezliği sendromuna geçiş olduğunu, bunun da AIDS olarak adlandırıldığını söyledi. HIV virüsü belirtileri hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Abacıoğlu, "HIV bulaşan kişilerde bazen hiç belirti olmayabilir. Bazılarındaysa 2 - 4 hafta içinde grip benzeri belirtiler, deride döküntü, ağızda pamukçuk benzeri yaralar ortaya çıkar. Bu dönemin ardından uzun yıllar süren ve klinik belirtilerin pek görülmediği sessiz bir evreye girilir. 10 yıl sürebilen bu dönemde bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla AIDS evresine geçilmiş olunur" dedi.

HIV VİRÜSÜ NASIL BULAŞIR?

HIV virüsü taşıyan bireylerin, hastalığın her evresinde virüsü yayma tehlikesinin olduğuna değinen Prof. Dr. Abacıoğlu şöyle konuştu:

"HIV pozitif birinden alınan kan ve kan ürünlerinin nakli, korunmasız cinsel ilişki, anne sütü aracılığıyla virüs kişiden kişiye taşınabilir. Fakat aynı ortamda bulunmak, sarılma, tokalaşma gibi temaslarda bulunmak, aynı tabaktan yemek yemek ya da sivrisinek - böcek sokmalarıyla HIV virüsü bulaşmaz."

HIV bulaşma riski söz konusu olduğunda, en kısa sürede enfeksiyon hastalıkları uzmanlarına başvurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Abacıoğlu, "Şüphelenilen bir temasın ardından, ilk 24 - 72 saat içinde uygulanabilen yöntemlerle bulaşmanın önüne geçilebilir. HIV kuşkusu olan bireylerin kimlik bilgileri, yapılacak testlerde sonucun pozitif çıkması durumunda gizli kalır. HIV/AIDS’in koruyucu aşısı yok, ancak enfeksiyonun AIDS evresine ilerlemesini engelleyen ilaç tedavileri mevcut. Bu ilaçlar, HIV virüsünün çoğalmasına engel olarak bağışıklık sisteminin daha az etkilenmesini sağlar. Bu tedavi, gebe kadınların HIV virüsünü çocuklarına geçirme riskini de azaltır" diye konuştu.

DHA