AIDS nasıl bulaşır? Belirtileri nelerdir?

Güncelleme Tarihi:

AIDS nasıl bulaşır Belirtileri nelerdir
Oluşturulma Tarihi: Kasım 30, 2017 15:01

Dünyada her yıl milyonlarca insan AIDS sebebiyle hayatını kaybediyor. AIDS konusunda bilinçli olmak hastalığın bulaşmasını engellediği gibi yayılımını da azaltıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Fatma Gençtürk Özer, “AIDS nedir”, “Nasıl bulaşır” ve “Korunma yöntemleri nelerdir” gibi soruları cevaplıyor…

Haberin Devamı

AIDS yani Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Hastalığı, her yıl milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine neden oluyor. HIV isimli virüsle bulaşan ve vücudun bağışıklık sistemini harap eden bir hastalık olan AIDS, bağışıklık sisteminin çökmesi ile vücutta enfeksiyonlara ve kanserlere sebep oluyor. Doğru tedavi yöntemleriyle AIDS hastalarının yaşam kaliteleri ve süreleri önemli ölçüde iyileştirilebildiği gibi bilinçli olmak hastalığın bulaşmasında ve yayılmasında en büyük engel.

AIDS BELİRTİLERİ NELERDİR?

  • HIV virüsü bulaştıktan sonra 10-15 yıl gibi uzun bir süre belirti vermeyebiliyor. Ancak HIV bulaştıktan sonra erken dönemde ateş, lenf bezlerinde büyüme, farenjit, deri döküntüleri, bulantı, kusma, ishal, kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı gibi AIDS’e özgü olmayan, hatta grip benzeri belirtiler veriyor.
  • Belirtiler tedaviye ihtiyaç kalmadan 2-4 haftada geçiyor ve bu dönemden sonra kişi bulaştırıcı olmaya başlıyor.
  • 6-12 hafta arasında ise vücutta anti-HIV antikorları oluşmaya başlıyor. Ancak bu antikorların hastalığın ilerlemesini durdurucu etkisi yok.
  • Bu dönemden sonra sessizlik dönemine giren AIDS, hastaların yaklaşık yüzde 40 veya 50’sinde lenf bezlerinde büyüme dışında bir belirti vermiyor. Bu süre ise yaklaşık olarak 8-10 yıl sürüyor.
  • Bu dönemin sonunda hastalık yeniden belirti vermeye başlayınca erken dönemde baş ağrısı, kilo kaybı, halsizlik, nedeni bulunamayan ateş, uzun süren ve tedavi edilemeyen ishal, deri döküntüleri, yaygın ve sık herpes (uçuk) enfeksiyonları ve ağızda mantar enfeksiyonları oluşuyor.
  • Daha geç dönemde, bağışıklık sistemi sağlam olan kişilerde enfeksiyon yapmayan bazı virüs, parazit ve mantarların sebep olduğu enfeksiyonlar görülmeye başlanıyor. Normal kişilerde sık rastlanmayan beyin lenfoması ve kaposi sarkomu gibi bazı özel kanser türleri de belirebiliyor.

EĞER KİŞİ ŞÜPHELİ BİR İLİŞKİYE GİRMİŞSE...

Bu belirtilerin kesin olarak AIDS anlamına gelmeyeceğini vurgulayan Op. Dr. Fatma Gençtürk Özer;

“AIDS grip veya başka hastalıkların sebep olabileceği belirtileri gösterdiği için bu belirtilere sahip hastaların kesin olarak AIDS olduğunu söyleyemeyiz. Eğer kişi şüpheli bir ilişkiye girmişse mutlaka bir doktora başvurmalı ve ilişkiden sonraki 3 ay içerisinde ELISA testi yaptırmalıdır. AIDS’le mücadelede en önemli nokta farkındalıktır. Kişilerin AIDS’in ne olduğu ve nasıl bulaştığı hakkında bilinçlenmesi, rutin sağlık kontrollerine gitmesi ve ilişki sırasında kondom kullanması AIDS riskini neredeyse 0’a indirecektir” diyor.

Haberin Devamı

AIDS TANISINDA İLK ADIM: ELISA TESTİ

HIV, vücuda girdikten sonra bağışıklık sistemi bu virüsle savaşmaya başlıyor ve vücut anti-HIV denilen antikorları üretiyor. Bu antikorları tespit edebilen ELISA testi, AIDS’i tespit etmek için rutin olarak kullanılan bir yöntem. ELISA’dan doğru sonuç alabilmek için şüpheli ilişkiden 3 ay sonra test yaptırmak gerekiyor. ELISA testi, yüksek duyarlılığa sahip olduğu için kanda anti-HIV antikorları az miktarda olsa bile pozitif sonuç veriyor. Dolayısıyla ELISA testinin anti- HIV negatif sonucunu vermesi, sonucun kesin olarak doğru olduğunu gösteriyor. Ancak ELISA testi pozitif sonuç vermişse bu kişinin kesin olarak HIV virüsü taşıdığını göstermiyor. Çünkü ELISA başka enfeksiyonlara karşı oluşan farklı antikorlarla çapraz reaksiyon verebiliyor ve hasta HIV ile enfekte olmadığı halde pozitif sonuç çıkabiliyor. ELISA testinin pozitif çıkması durumunda doktorlar, hastalığa özgü olan başka bir doğrulama testine geçiyor. Western Blot denilen doğrulama testi, kişide HIV varsa pozitif sonuç veriyor ve sonucuna kesin güvenilir olarak bakılıyor. ELISA dışında şüpheli durumlarda erken tanıyı sağlayan HIV PCR ve p24 antijen testleri de bulunuyor. PCR denilen teknik, virüsün genetik materyali çoğaltılarak tanımlanıyor ve 9. Günde pozitif sonuç vermeye başlıyor. PCR 28. günde ise yüzde 98-100 oranında güvenilir sonuç veriyor. p24 antijen testi ise HIV virüsüne ait bir protein olan p24 proteininin tespit edilmesi esasına dayanıyor. Bu proteininin kanda tespit edilmesi virüsün varlığını gösteriyor ve test virüsün bulaşmasından sonraki 21- 90 gün arasında pozitif sonuç veriyor.

Haberin Devamı

AIDS NASIL BULAŞIR?

HIV kan yoluyla, kan ürünleri, doku ve organ nakliyle, cinsel ilişki ile ve anneden bebeğe, gebelikte ve emzirme ile bulaşabiliyor. Cinsel ilişki ile HIV bulaşmasını kolaylaştıran sebeplerden biri genital ülserler. Genital ülserlerin varlığı, HIV pozitif kişi ile ilişkide hastalık bulaşma ihtimalini 5 kat artırıyor. Çünkü virüsün ilişki esnasında cilde ya da mukozaya değmesi enfeksiyonun bulaşması için tam olarak yeterli olmuyor. Bulaşma için virüsün ciltte bulunan ülserler veya görülemeyecek kadar küçük çatlaklardan kana karışması gerekiyor. Anal ilişki ile HIV bulaşma oranı vajinal ilişkiye göre daha yüksek. Bununla birlikte HIV pozitif olan partnerin cinsiyeti de bulaştırıcılığı etkilemiyor.

Haberin Devamı

AIDS ÖPÜŞMEYLE BULAŞIR MI?

Yapılan bazı araştırmalarda, kondom kullanan kişilerin HIV pozitif kişilerle düzenli ilişkisi olduğu halde HIV’ın bulaşmadığı görülmüştür. Bu yüzden kondomun her ilişkide ve ilişkinin başından itibaren kullanılması gerekmektedir. Yine araştırmalara göre, öpüşme ve oral ilişki ile bulaşma olmadığı gösterilmiştir. Ancak bulaşma olmayacağını net olarak söylemek mümkün değildir. HIV, bilinenin aksine tükürük, terleme, el sıkışma, sarılma, cilde temas, yanaktan öpüşme, ortak çatal bıçak kullanımı, havuz, tuvalet kullanımı, başkasının giysisini giyme gibi nedenlerle bulaşmaz.

AIDS’İN TEDAVİ YÖNTEMLERİ HER GEÇEN GÜN GELİŞİYOR

AIDS tedavisi için pek çok ilaç geliştiriliyor. Fakat bu ilaçlar hastalığı tamamen ortadan kaldırmasa da HIV virüsünün çoğalmasını kontrol atına alıyor. Doğru tedaviler ile bulaşmadan belirtiler başlayana kadar geçen sürenin ve yaşam süresinin uzadığı görülüyor. Yeni geliştirilen ilaçlarla da yan etkiler azaltılıyor ve hastalığın takibi çok daha kolay hale geliyor.

Haberin Devamı

En önemli noktanın bulaşmayı engellemek olduğun söyleyen Op. Dr. Fatma Gençtürk Özer, toplumun bilinçlenmesinin hastalığın yayılımını azaltacağını vurguluyor ve herkesi 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nde bilinçli olmaya davet ediyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!