53 yaşında başladı, 40 yılda 52 maraton koştu! Sutopunda torunu yaşındaki gençlere bile taş çıkartıyor... 93'lük 'Efsane'nin sırrı ne?

Güncelleme Tarihi:

53 yaşında başladı, 40 yılda 52 maraton koştu Sutopunda torunu yaşındaki gençlere bile taş çıkartıyor... 93lük Efsanenin sırrı ne
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2024 14:17

"Uzun yaşayacağız da ne olacak? 40 yaşından sonra her şey yokuş aşağı" diye düşünenlerdenseniz, John Starbrook'la mutlaka tanışmalısınız. 93 yaşında olan Starbrook, haftanın 6 günü egzersiz yapıyor, en fazla dayanıklılık isteyen sporlardan biri olan sutopunda torunu yaşındakileri bile alt ediyor. Peki Starbrook'un sırrı ne?

Haberin Devamı

İngiltere'nin başkenti Londra'da yaşayan John Starbrook, 93 yaşında ancak akranlarının birçoğuna kıyasla çok hareketli bir hayatı var. Onu arayanlar, haftada 6 gün spor salonunda buluyor. Starbrook'un son yıllardaki favori egzersizi ise Carolina Sutopu Kulübü'nde çocuğu hatta torunu yaşındaki arkadaşlarıyla oynadığı sutopu.

Bilenler bilir; iki takımla oynanan sutopu oldukça fazla dayanıklılık isteyen bir spor. Müsabakalar sırasında havuzdaki oyuncular tek elle kontrol ettikleri büyükçe bir topu karşı takımın kalesine sokup gol atmaya çalışıyor. Bol bol paslaşmayı ve suyun içinde ileri geri hamle yapmayı gerektiren sutopu maçları sırasında her bir oyuncu ortalama 3 kilometre yüzmek zorunda kalıyor.

Özetle bırakın 93 yaşındakileri, gençleri bile zorlayan ve ciddi performans gerektiren bir spor bu... Ancak bunların hiçbiri Starbrook'u durdurmuyor. Muhtemelen ülkesindeki en yaşlı sutopçu olan Starbrook'u arkadaşları "gerekli tüm becerilere sahip olan ve sık sık gol atan sıra dışı bir sporcu" olarak tanımlıyor.

Haberin Devamı

Starbrook, İkinci Dünya Savaşı'nın sonunda okulu bıraktığı günden bu yana, yani aşağı yukarı 80 yıldır yüzme sporuyla uğraşıyor. Gençliğinde kelebek yüzme kategorisinde ulusal müsabakalara katılan Starbrook, hiçbir zaman kürsüye çıkamamış olsa da yüzmekten hâlâ çok keyif alıyor.

Şimdilerde haftada 3 gün yüzmeye giden Starbrook, 80'inci yaş gününü de İskoçya'nın Jura ve Scarba adaları arasındaki Corryvreckan Körfezi'nde 1,5 kilometre yüzerek kutladığını söyledi.

SPINNING'LE BAŞLIYOR, AĞIRLIK EGZERSİZİYLE BİTİRİYOR

Son dönemde ömür uzatan uygulamalar sık sık gündeme geliyor, en az 100 yaşına kadar yaşama hedefleri konuşuluyor. Ancak "O kadar uzun yaşayacağız da ne olacak? 40 yaşından sonra her şey yokuş aşağı gidiyor" diye düşünenler de yok değil.

Ne var ki çevresindeki herkesin "Efsane" diye andığı Starbrook, 40'tan sonra her şeyin yokuş aşağı gitmediğinin kanlı canlı kanıtı.

"Efsane" lakabının abartılı olduğunu düşünenler, Starbrook'u biraz daha yakından tanıyınca öyle olmadığını anlıyor. Zira Starbrook, 62 yıllık eşi Judy'le geçirdiği zamanların dışında gününün çoğunu spor yaparak geçiriyor. Spinning dersiyle güne başlayan Starbrook, ağırlık antrenmanları için öğleden sonra saat 4 ya da 5 gibi yeniden spor salonunun yolunu tutuyor.

Haberin Devamı

53 yaşında başladı, 40 yılda 52 maraton koştu Sutopunda torunu yaşındaki gençlere bile taş çıkartıyor... 93lük Efsanenin sırrı ne

53 yaşında atletizme de başlayan Starbrook, The Guardian'a yaptığı açıklamada şu ana kadar Londra'dan Danimarka'ya hatta Barbados'a olmak üzere dünyanın dört bir yanında toplam 52 maraton koştuğunu belirtti. 20-25 yıl kadar evvel katıldığı Snowdonia maratonunda 4 saat 14 dakika ile en iyi zamanını yaptığını da ifade eden Starbrook, gülerek, "Peşimden koyunlar kovalıyordu" diye konuştu.

Son 42 kilometrelik maratonunu 2019 yılında (yani 88 yaşındayken) koşan Starbrook, ayrıca birkaç kez paraşütle atladığını, birkaç kez de triatlona katıldığını ancak parkurlar arasında kıyafet değiştirmekte zorlandığını anlatarak, "İlk katıldığım triatlonda, yüzme giysisini üzerimden çıkarmam 7 dakika sürdü. Arkadaşlarım etrafımda barikat kurmuştu" dedi.

Haberin Devamı

Starbrook, bu süreçte çoğunluğu Age UK olmak üzere çeşitli vakıflar için 50.000 sterlinden fazla para topladı.

Starbrook'u "tanıtım elçisi" kabul eden Age UK, İngiltere'de yaşlılarla ilgili basmakalıp görüşleri yıkmayı ve yaşlıları hareketli bir hayat yaşama konusunda heveslendirmeyi amaçlayan bir kuruluş.

NE OĞLUNU NE DE DOKTORUNU İKNA EDEBİLDİ

"Birçok insan 50 yaşına gelince 'Yaşlandım' diye düşünüyor. Bunu duyunca 'Ne diyorsunuz siz?' diyesim geliyor" ifadelerini kullanan Starbrook'a hak veren çok ama vermeyen de çok.

Londra Maratonu'na katıldığı dönemde torunu Yarna'nın kendisine eşlik ettiğini katıldığını ancak oğlunu aynı şeyi yapmaya ikna edemediğini belirten Starbrook, şöyle devam etti:

"Ben her yere yürüyerek giderken oğlum, 'Neden uğraşıyorsun? Otobüse binsene' diyor. Sadece o da değil... 10-15 sene kadar önce doktor 'Artık bu koşma işine bir son vermelisin' demişti. 'Tabii tabii' deyip sonrasında 15 maraton daha koştum."

Haberin Devamı

NASIL BESLENİYOR?

Peki Starbrook'un 93 yaşında torunu yaşındaki gençlerle aşık atabilmesini sağlayan şey ne?

Starbrook bu soruya, "Özel bir şey yapmıyorum. Ama hayatım boyunca ağzıma sigara sürmedim ve hiçbir zaman çok içki içmedim. Oldukça normal besleniyorum. Sabahları yulaf lapası yiyorum. Bol bol sebze yiyorum, çok fazla kızartma tüketmiyorum. Bence işin sırrı genlerimde" diye yanıt verdi.

53 yaşında başladı, 40 yılda 52 maraton koştu Sutopunda torunu yaşındaki gençlere bile taş çıkartıyor... 93lük Efsanenin sırrı ne

Bu bağlamda etkili olan genleri anne tarafından almış olması olası. Zira Starbrook, babası Samuel'i henüz 5 aylıkken zatürre nedeniyle kaybetti. Annesi Emily, 1930'ların ekonomik ikliminde tek başına üç çocuğa bakmakta zorlandığı için, en küçük çocuğu olan Starbrook'u yetimhaneye göndermek zorunda kaldı. 14 yıl boyunca burada yaşayan Starbrook, "Bence sorun değildi. Zaten diğer türlüsünü bilmiyordum. O yaşta kimse bilmiyor" diye anlattı çocukluğunu.

Haberin Devamı

Daha sonra yeniden evlenen ve iki çocuk daha doğuran Emily, 86 yaşına kadar yaşadı. Starbrook'un küçük erkek kardeşi David, küçük yaşta judo sporuyla ilgilenmeye başladı hatta 1972 ve 1976 Olimpiyatlarında gümüş ve bronz madalya alacak kadar ilerledi. Starbrook, şu an 78 yaşında olan David'in antrenörlük yapmaya devam ettiğini vurguladı.

Öte yandan Starbrook'un zindelik yolculuğu 15 yaşındayken çalıştığı ilk iş yerinde başladı. Memleketi Croydon'da bir süt üretim çiftliğinde çalışan Starbrook'un görevi, kıdemli bir görevliyle birlikte evlere süt dağıtımı yapmaktı. Kıdemli kişi süt güğümlerini taşıyan atların yanında kalırken, Starbrook gibi genç çalışanlar, ellerinde şişelerle müşterilerin kapılarına koşup geri gelmekle yükümlüydü. Starbrook, "Beni fit hale getiren şeyin bu olduğundan eminim" diye konuştu.

Ardından askere giden Starbrook, sıhhiye birliğine gönderildi. Buradaki üstleri yüzmeye takıntılı askerlerdi ve birliğe giren herkese de yüzme alışkanlığını aşılıyorlardı. Starbrook, "Ben hiç askerlik yapmadım; tek yaptığım şey askeri yarışlara katılmaktı" dedi.

"HİÇBİR ŞEY CANIMI SIKMAZ BENİM"

İlerleyen yıllarda, enerji istasyonları inşa eden bir şirkette ve çeşitli mağazalarda çalışan ve 25 yıl boyunca Heathrow civarındaki iş yerlerine yumurta teslimatı yapan Starbrook, bu şekilde üç çocuğunu büyüttü. 28 yıl evvel emekli olduğunu da sözlerine ekleyen Starbrook, "Buna rağmen birçok kişi beni hâlâ Yumurta John olarak tanıyor" dedi.

93 yaşında bu kadar aktif ve sağlıklı olmayı bekleyip beklemediği de sorulan Starbrook, "70'ime kadar devam edebilirim diye düşünüyordum. 1945 yılındayken, 'Acaba 2000 yılını görebilecek miyim?' derdim. Ama şimdi 3000 yılına kadar yaşayamayacağımı biliyorum. İnsanlar '100 yaşını göreceksin' diyor. Ama ağrım sızım olmadığı müddetçe ne kadar yaşadığım umurumda değil" ifadelerini kullandı.

Gerçekten de zaman zaman spinning derslerinden geri kalmasına neden olan bir dizindeki artrit dışında herhangi bir şikâyeti yok Starbrook'un. Bir de kalbindeki ritim bozukluğu nedeniyle düzenli olarak kan sulandırıcı ilaç aldığını belirten yaşlı adam, "Bu yaşta, bu kadarcık sıkıntım olduğu için şanslıyım" diye konuştu. Yüzünden gülümseme asla eksik olmayan Starbrook, sözlerini, "Hiçbir şey canımı sıkmaz benim. Eşim kendi dünyamda yaşadığımı söylüyor" diye noktaladı.

The Guardian'ın "He’s 93, he’s run 52 marathons and he’s in the gym six days a week: can this man teach us how to age well?" başlıklı haberinden derlenmiştir.

BAKMADAN GEÇME!