Güncelleme Tarihi:
Mide balonu operasyonları son yıllarda ameliyatsız obezite tedavi yöntemi olarak sıklıkla tercih ediliyor. Aşırı kilo ve obezite tedavisinde kullanılan bu yöntemi, tüp mide ameliyatı gibi obezite cerrahisine uygun olmayan veya cerrahi ameliyat olmak istemeyenler tercih ediyor. Cerrahi bir işlem olmadığı için tamamen risksiz gibi görünse de bu operasyonun da riskleri barındırıyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yaşayan 22 yaşındaki bir genç, fazla kilolarından kurtulmak için Mersin'de midesine balon taktırmak üzere özel bir hastaneye başvurdu. Maalesef geçirdiği operasyon sırasında yaşamını yitirdi. Ölen gencin babası oğlunun çok büyük bir ihmal sonucu hayatını kaybettiğini, anestezi uzmanı olmadan operasyonun başladığını, operasyon yapılan odada oksijen tüpünün dahi olmadığı ve sonradan getirildiği, hatta endoskopi uygulanan cihazın arızalı ve bozuk olduğunun da Sağlık Müdürlüğünce tespit edildiğini iddia etti.
1- Mide balonu operesyonu nasıl bir işlem? Kısaca tekniğini anlatır mısınız?
Mide balonu operasyonun endoskopik mide balonu ve yutulabilir mide balonu iki ana tipi olduğunu belirten Op. Dr. Fırat Tutal, bu operasyonların nasıl yapıldığına dair şunları söyledi:
“Endoskopik mide balonu, yaygın olarak tercih edilen bir yöntemdir. İşlem öncesinde hastanın en az 6 saat aç kalması gerekir. İşlem sırasında hafif bir sedasyon anestezisi uygulanarak hastanın rahat etmesi sağlanır. Endoskop adı verilen esnek bir tüp, ağız yoluyla mideye ilerletilir ve balon mideye yerleştirilir. Daha sonra balon, mavi serum solüsyonu ile şişirilir. İşlem genellikle 20-30 dakika sürer ve hasta aynı gün evine dönebilir. Mide balonu, midede 6 ay ila 1 yıl arasında kalabilir ve bu süre zarfında kişinin daha az yemekle doymasını sağlayarak kilo verme sürecine katkıda bulunur. Süre dolduğunda balon, yine endoskopik olarak anestezi eşliğinde çıkarılır."
Daha teknolojik ve güvenli bir seçenek olan yutulabilir mide balonu, özel bir hazırlık gerektirmez. Hasta 4 saatlik açlık sonrası geldiğinde, içinde küçücük bir balon olan kapsülü su ile yutar. Balon mideye ulaştığında, röntgen ile yeri kontrol edilir. Ardından bir kateter aracılığıyla balonu özel bir su solüsyonu ile şişirilir. Bu işlem sadece birkaç dakika sürer ve sedasyon anestezi gerektirmemesi en büyük avantajdır.
Yutulabilir balonlar genellikle 4 ay boyunca midede kalır ve süre sonunda kendiliğinden sönerek doğal yolla vücuttan atılır. Çıkartmak için tekrar bir işlem yapılmasına gerek kalmaz.
Her iki yöntem de midenin hacmini azaltarak kişinin daha az yemekle doymasını sağladığı için kilo verme sürecine yardımcı olur ancak hangi yöntemin daha uygun olduğuna, kişinin sağlık durumu ve yaşam tarzı dikkate alarak karar verilir. Her hasta her balona uygun olmayabilir. Kişinin özgeçmişine ve ek rahatsızlıklarına göre karar verilmelidir.
ANAFİLAKTİK ŞOK GİBİ CİDDİ REAKSİYONLAR GELİŞEBİLİR
2- Peki, her iki işlemin de riskleri var mı? Nelere dikkat etmek gerekir?
Her tıbbi müdahalede olduğu gibi mide balonunda da bazı risklerin söz konusu olduğunu belirten Op. Dr. Fırat Tutal, olası riskleri ve dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
“Öncelikle balonun tipi eğer endoskopik bir balonsa burada hasta hafif de olsa bir anestezi alacağı için anestezinin risklerini de belirtmek gerekir. Anesteziye bağlı riskler, anestezi ilaçlarına karşı nadir de olsa alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Bu reaksiyonlar hafif cilt döküntülerinden ciddi anafilaktik şoka kadar değişebilir. Alerjik reaksiyon riskini azaltmak için, hastanın tıbbi geçmişi detaylı bir şekilde incelenir ve daha önce anesteziye veya ilaçlara karşı alerji öyküsü olup olmadığı sorgulanır.”
3- Sorun genelde anestesiye bağlı olarak mı yaşanıyor?
Anestezi sırasında solunum problemlerinin de ortaya çıkabileceğini ifade eden Op. Dr. Fırat Tutar, olası problemler arasında solunum yollarının daralması, solunumun yavaşlaması veya durmasını saydı.
Anestezi uzmanın hastanın solunum fonksiyonlarını sürekli olarak izleyip gerekli müdahaleleri yaptığını, anestezinin nadir de olsa kalp ritim bozukluklarına, kan basıncında düşüşe veya yükselmeye neden olabileceğini, bu tür komplikasyonların genellikle anestezi uzmanının dikkatli takibi ve müdahalesi ile kontrol altına alınabileceğini ifade eden Tutal, sonuç olarak, mide balonu operasyonlarında kullanılan anestezinin dikkatli ve uzman bir ekip tarafından uygulandığında genellikle güvenli olduğunu belirtti ve ekledi:
“Ancak her tıbbi müdahalede olduğu gibi, anesteziye bağlı bazı risklerin bulunduğu, bu riskleri minimize etmek için anestezi uzmanı ile iş birliği yaparak tüm tıbbi geçmişin paylaşılması ve verilen talimatlara dikkatle uyulması büyük önem taşır.”
Bunun yanında mide balonunun kendisinin de bazı yan etkileri ve risklerinin olduğuna değinen Tutal bu sorunları şöyle sıraladı:
1. Mide ve bağırsak sorunları: Mide balonu, bazı hastalarda mide bulantısı, kusma, mide krampı ve rahatsızlık gibi belirtilere yol açabilir. Bu belirtiler genellikle ilk birkaç gün içinde ortaya çıkar ve zamanla azalır.
2. Balonun sönmesi veya sızıntı yapması: Mide balonu nadir de olsa sönme veya sızıntı yapma riski taşır. Bu durumda balonun çıkarılması gerekebilir. Balonun sönmesi, genellikle dışkının renginde değişiklikle (mavi-yeşil) fark edilebilir.
3. Mide ülseri ve mide delinmesi: Endoskopik balon yerleştirme işlemi sırasında veya sonrasında mide ülseri ve çok nadir durumlarda mide perforasyonu (mide duvarında yırtılma) riski bulunmaktadır. Bu gibi ciddi komplikasyonlar acil müdahale gerektirir.
NADİR DURUMLARDA ÖLÜM RİSKİ OLUŞABİLİR
4- Bu işlem sırasında ölüm yaşanmasının olası nedenleri nelerdir? Her türlü önlemin alındığı durumlarda böyle bir risk mümkün mü?
Op. Dr. Fırat Tutal, endoskopik mide balonu işleminin genellikle güvenli bir prosedür olmasına rağmen, nadir durumlarda ölüm riski taşıyabildiğini, bu risklerin çoğunlukla yukarıda bahsedilen anesteziye bağlı komplikasyonlar olduğunu dile getirdi.
Ayrıca, işlemden önce hastanın mevcut sağlık durumunun anestezi uzmanı tarafından eksiksiz değerlendirilmesi gerektiğini, böyle acil durumlarda acil müdahaleye ulaşımın hayati öneme sahip olduğunu, her endoskopi ünitesinde bu şartların sağlanması gerektiğini sözlerine ekledi.
5- Bahsi geçen olayda işlem sırasından anestezi uzmanının olmadığı, operasyon yapılan odada oksijen tüpünün dahi bulunmadığı iddia ediliyor. Bu işlemlerin yapılacağı yerleri seçerken nelere dikkat etmek gerekir?
“Deneyimli bir ekip ve uygun koşullar endoskopik işlemleri güvenli bir şekilde tamamlamamızı sağlar.” diyen Tutal, endoskopi ünitesinde hastaların güvenli ve etkili bir şekilde tedavi edilmesini sağlamak için belirli standartları oluşturmak ve devamlı kontrol etmek gerektiğini, özellikle fiziksel alanların hem işlemi hem de gerekli müdahaleyi yapmaya izin verecek koşulda olması gerektiğini söyledi.
Op. Dr. Fırat Tutal, cihazların donanımının en etkili ve acil müdahaleler için oldukça önemli olduğunu, eğitimli personel, hasta yönetimi ve kalite kontrol süreçlerinin bu ünitelerin daha güvenli olması için çok önemli basamaklar olduğunu belirtti.
Bu unsurların bir araya gelmesinin, endoskopi işlemlerinin yüksek standartlarda ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağladığını ifade eden Tutal, hem işlemi yapan cerrahin hem anesteziyi yöneten uzman doktorun deneyiminin ve hastanenin belirli kalite şartlarını sağlamasının endoskopik işlemlerin daha güvenli ve başarıyla yapılmasını sağladığını sözlerine ekledi.