Güncelleme Tarihi:
Kalp sağlığı genel refah ve yaşam kalitesi için neden önemlidir?
Gelişen teknoloji ve tedavilere rağmen kalp-damar hastalıkları ana ölüm sebebi olmaya devam etmektedir. ABD’de yıllık sağlık harcamaları tanı-tedavi masrafları ve hastalığın getirdiği iş gücü kaybı gözetildiğinde 200 milyar doların üzerindedir. Bir diğer araştırmaya göre toplumda kalp ve damar hastalıkları riskinin %1 azaltılması, senede 25.000 yeni vakanın önlenmesini ve yine yılda 40 milyon euro tasarruf edilmesini sağlayacaktır.Bu sebeple erken tanı ve tedavinin sağlanması için toplumsal farkındalığın arttırılması oldukça önemlidir.
Dengeli bir diyet kalp-damar sağlığının korunmasına nasıl katkıda bulunur?
Kardiyovasküler riskin azaltılması için Akdeniz tipi beslenme şekli benimsenmeli ve günlük diyette taze sebze, meyve, tam tahıl ve balık tüketimine ağırlık verilmelidir. Ayrıca işlenmiş gıdalardan ve şekerli içeceklerden de kaçınılmalıdır. Birçok çalışmada sağlıklı beslenmenin kan basıncını, kolesterol ve şeker seviyelerini olumlu yönde etkilediği, kardiyovasküler hastalık ve diyabet gelişim riskini azalttığı gösterilmiştir. Margarinler hem doymuş hem de trans yağ asidi içerdikleri için tercih edilmemelidir. Günlük tuz tüketimi 5 gramın altında olmalıdır. Alkol tüketimi azaltılması; tütün ve tütün ürünlerinden uzak durulması gerekmektedir.
Bireylerin farkında olması gereken kalp-damar hastalıklarının yaygın semptomları veya erken uyarı işaretleri nelerdir?
Kalp-damar hastalıklarına bağlı sorunların yaygın belirtileri arasında göğüste ağrı, baskı, yanma veya rahatsızlık hissi, nefes darlığı, hızlı veya düzensiz kalp atışı, çabuk yorulma veya efor kapasitesinde azalma, ayaklarda şişme (ödem), baş dönmesi, sersemlik hissi, bayılma yer almaktadır. Belirtiler bireyden bireye farklılık gösterebilir, özellikle yaşlı hastalarda bulgular çok daha silik olabilmektedir. Kişinin kendisinde endişe verici belirtiler fark ettiğinde uzman bir hekime başvurması önemlidir.
Düzenli egzersiz kalp hastalığı riskinin azaltılmasında nasıl bir rol oynar?
Düzenli fiziksel aktivite, kalp hastalıklarının gelişimi ve ölüm riskinin azaltılmasında büyük rol oynamaktadır. Fiziksel aktivite her yaşta ve her iki cinsiyette birçok olumsuz risk faktörünü azaltmaktadır. Düzenli egzersiz tansiyonu düşürmeye, kan şekeri ve kolesterol seviyelerinde azalmaya, kilo kontrolünün sağlanmasına yardımcı olur. Ayrıca istirahat halindeki kalp atım hızını, kan basıncını ve ateroskleroz patofizyolojisinde rol alan bazı faktörleri azaltır; kalp kasının kanlanmasını iyileştirir ve halk arasında iyi huylu kolesterol olarak bilinen HDL kolesterol seviyelerini arttırır. Bütün bunlar hem sağlıklı hem de hasta bireylerde kalp üzerindeki stresi azaltarak kalp fonksiyonlarını iyileştirir. Tempolu yürüyüş, koşu, yüzme veya bisiklete binme gibi egzersizler tercih edilmelidir.
Kalp sorunlarının erken teşhisi için hangi testler yapılabilir?
Kalp hastalıklarının teşhisinde sıklıkla kullanılan testler arasında kan tahlilleri, elektrokardiyografi (EKG), ekokardiyografi (EKO), tansiyon veya ritim Holteri, efor testi, kalp sintigrafisi, koroner BT anjiyografi, kardiyak MR görüntüleme sayılabilir. Biz bunlar arasından hangi testlerin yapılacağına hastanın yaşına, bireysel risk faktörlerine, tıbbi geçmişine ve şüphelenilen olası hastalığa göre karar veriyoruz.u
Kalp hastalıklarına sebep olabilecek önemli risk faktörleri nelerdir?
Kalp-damar hastalıklarına yol açan risk faktörleri arasında hipertansiyon, diyabet, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı, yaş, erkek cinsiyet ve ailede erken yaşta kalp hastalığı öyküsünün olması yer almaktadır. Sağlıksız beslenme, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı da risk artışına önemli katkı sağlar.
‘Türk Kardiyoloji Derneği ve Novartis iş birliği ile hazırlanmıştır.’
Bu bir ilandır.