2023 gençlerin elinde

Forum İstanbul Konferansı çok ilginç. Türkiye'nin 100. yılına dair ilginç öngörüleri kapsıyor.

Mesela Türk Ekonomi Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi, ‘‘Cumhuriyetin 100. yılında tüm dünyada saygın bir yere geleceğiz’’ diyor. Ve ben de bu görüşe aynen katılıyorum. Yalnız bir şartla; Türkiye düşünce, duygu ve anlayışını değiştirmeyi başarabilirse, gerçekten bütün dünyanın saygı ve dikkatini üzerinde toplayacak bir ülke olabilir. Çünkü müthiş bir potansiyele sahip.

Yeraltı ve yer üstü zenginliklerinin ötesinde genç bir ülke. Ve en büyük zenginlik bence genç olmak. Sanırım Yavuz Canevi de buradan yola çıkarak Türkiye nüfusunun üçte birinin 15 yaşın altında bulunduğunu söyleyerek Türkiye'nin gelecek vaadeden potansiyelini işaret ediyor.

Üstelik astrolojik açıdan Türkiye'nin yıldız haritasında genç nüfusa sahip bir ülke potansiyelinin olduğunu hemen belirtmeliyim. Fakat aynı zamanda Satürn, gençliğin üzerinde baskı unsuru olarak bulunuyor. Yani gençliğin kendini gösterebilmesi, enerjisini açığa çıkarabilmesini bloke eden bir otorite olarak bulunduğunu da göz ardı etmemek gerek. Tabii Satürn etkisini disiplin olarak kullanmak da mümkün. Fakat şimdiye kadar astrolojik açıdan baskı olarak açığa çıktığını da belirtmeliyim.

Astrolojik etkiler hayatımızı yönetiyor. Ancak, bu etkilerin neler olduğunu bildiğiniz zaman farklı bir biçimde açığa çıkmasını sağlıyabilirsiniz. Tabii bunun için biraz emek ve gayret göstermek gerekiyor.

Öncelikle düşüncelerinizi, duygularınızı ve anlayışınızı değiştirmeniz gerekiyor. Zaten daima düşündüğünüz gibi düşünmeye devam edecek olursanız, ne olaylar, ne de içinde bulunduğunuz şartlar değişmez. Sadece gelişir ve bu gelişim pek de istenilen bir gelişme olmaz. Hatta belki kötüleşir. Tıpkı Serdar Turgut'un ‘‘Her şey aynı olacak’’ dediği gibi.

Belki karamsar bir tablo çiziyor ve şöyle diyor;

‘‘Şunu samimi olarak söylüyorum: Gerçek inancım odur ki, ister 2023 yılını, ister 2050'yi, isterseniz de 3000 yılını seçin hiçbir şey fark etmez. Türkiye'de her şey aynı kalacak’’

Bu sözler bana Eski Mısır tabletlerini çözdükleri sırada karşılaşılan bir yazıyı hatırlattı. Üstelik yazılanlar sanki bugünü tarif ediyorlardı. Ama yazan kişi (Şu an adını hatırlamıyorum) kendi döneminin kötüye gittiğini ve bunun sonunda kıyamet kopacağını anlatıyordu. Üstelik neredeyse günümüzün ifadesini kullanıyordu.

Yani demek istiyorum ki, sadece Türkiye değil, bütün dünya aynı! Ve bizi bugünlere getiren düşünceler değişmediği sürece de değişen bir şey olamayacak tabii.

Çünkü insan dediğimiz varlık dünyanın neresinde olursa olsun düşünce, duygu ve algılamaları doğrultusunda yaşıyor. Böylece hem kendisini, hem yaşadığı yeri, hem de dünyayı biçimliyor.

Şu an içinde yaşadığımız dünyadan memnun değilsek ve değişmesini istiyorsak kendimizi değiştirmemiz gerekiyor. Düşüncelerimizi değiştirmemiz gerekiyor.

Değişmesini istediğimiz ne varsa, bütün bunların değişmesi için işe kendimizden başlamalıyız. Ve 21. yüzyılın başlarında yaşayan ben, bu değişimin gerçekleşeceğine inanıyorum. Astrolojik açıdan hem Türkiye, hem de Dünya büyük bir değişimin eşiğinde bulunuyor.

Şayet kendi gayretimizle düşünce ve duygularımızı değiştirmeyi başaramazsak, şartlar ve koşullar zorladığı için değişeceğiz. Tabii böyle bir değişim biraz sancılı ve zorlayıcı olur. Ama benim geleceğe yönelik umutlarım çok fazla. Gençliğe güveniyorum. Yeter ki, onları kendimize benzetmeyelim.

2023'ün Türkiye'sinin tüm dünyada saygın bir yere gelmesini sağlayacak olan gençlerdir. Onlara saygı duyalım. Fikirleri bize uymasa bile anlamaya çalışalım. Belki kendimizi değiştirmemize yardımcı olurlar diyorum, Yasemin'ce...
Yazarın Tüm Yazıları