Paylaş
SİT alanı olduğu için bugüne dek korunan Sevda Tepesi’ne imar izni çıktı ne yazık ki.
İmar planına göre, Sevda Tepesi’nde 57 bin 487 metrekare alana inşaat yapılabilecek. Binaların yüksekliği 7.5 metreyi geçmeyecek.
Şimdilik otel deniliyor, ileride kim bilir belki de lüks villalarla karşılaşırız.
Ve Sevda Tepesi sadece Yeşilçam filmlerinde kalır.
Aşklarını sayısız filmde Sevda Tepesi’nde ilan eden Tarık Akan, Gülşen Bubikoğlu, Ediz Hun, Kadir İnanır, Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray gibi Yeşilçam’ın tüm yıldızları Sevda Tepesi için bir araya gelse, organize olsa ve tepkilerini dile getirseler ne de güzel olur.
Sonuç nasıl olur bilinmez, ama ileride en azından “sessiz kaldık, deneyemedik, Yeşilçam mirasına sahip çıkamadık” demezler.
İran’da yasaklı ama özlüyor
İranlı kadın yazar yönetmen Marjane Satrapi ile “Persepolis” için geldiği Cannes Film Festivali sırasında tanışmış ve röportaj yapma imkanı bulmuştum.
Geçmişinde İran’da yaşadıklarını hiç unutmamış, İran’dan kaçıp kendine yeni bir yol çizmek için geldiği Avrupa’da ayaklarının üzerinde durmayı başarmış zeki ve son derece de esprili bir kadın vardı karşımda.
Persepolis, İran İslam Devrimi sırasında yaşadıklarını resmettiği çizgi romanının beyazperde uyarlamasıydı.
Satrapi, En İyi Animasyon dalında Oscar’a aday olan Persepolis’ten sonra geçen hafta vizyona giren “Azrail’i Beklerken” adlı filmle karşımızda.
Satrapi ile bu kez de yeni filmi için İstanbul’da bir araya geldik.
Sevmeden evlendirildiği karısı tarafından kemanı kırılan ve hayata küsen bir keman virtüözünün ölümü çağırdığı son bir haftasını anlatan sıra dışı, esprili ve melankolik bir film Azrail’i Beklerken.
Bu kez Persepolis’e oranla daha az politik bir film çekmiş Marjane Satrapi.
Hikayenin tek tük politik göndermelerinden en belirgini ünlü virtüözün İran adını taşıyan ilk aşkının zorla bir askerle evlendirilerek kendisinden uzaklaştırılması.
Nasser’in İran’ı kaybettikten sonraki hayatı asla eskisi gibi olmuyor.
Belki de aynı filmleri ve kendisi İran’da yasaklı olan Marjane Satrapi gibi!
Anadolu Ateşi Meksika’da
Madonna konserinde karşılaştık Mustafa Erdoğan’la.
Anadolu Ateşi’ni Meksika’ya götüreceğini söylemiş, biraz da dert yanmıştı. Yurtdışında büyük ilgi gören Anadolu Ateşi’nin başarılarını medyamız görmezden geliyordu.
Madonna’nın Cirque de Soleil benzeri sahne şovunu izlerken, aynı Madonna’nınki gibi soluksuz izlenen bir gösteri olan Anadolu Ateşi’ne haksızlık yaptığımızı düşündüm gerçekten de.
Bizim toprakların rengini, ateşini, sesini yurtdışına taşıyan harika bir iş Anadolu Ateşi.
Ve Türkiye’nin adını duyurmak üzere dünyayı dolaşmaya devam ediyor.
Dile kolay 85 ülke, 35 milyon izleyici.
Anadolu Ateşi’nin şu anda dünyanın bir diğer ucunda, Mexico City’de 5 gösterisi var. Sonrasında Güney Kore’ye geçecekler.
Başarılar diliyor ve ülkemiz adına gurur duyduğumuzu, teşekkür ettiğimiz bilmelerini istiyorum.
Köpek dövüşü için suç duyurusu
Bu bir suç duyurusu.
Pitbull cinsi köpeklerin başka köpekler ile dövüştürüldüğü videoların paylaşıldığı bu blog sayfasında çok sayıda dövüş videosu yer alıyor.
Hayvana eziyet, başka bir hayvanla dövüştürmek yasalara aykırı olduğu gibi, vicdanen kabul edilebilir bir şey değil.
İnsan olanın bu görüntüleri izlemesi zor.
Ama bu sitelerin hayranları, müdavimleri var ne yazık ki.
Ve bunların bir kısmını 18 yaş altı çocuklarımız oluşturuyor. Adını yazmak istemediğim adlı bu korkunç siteyle ilgili kanuni işlem başlatılmalı. Dileğim buradan yola çıkılarak köpek dövüştürenlere de ulaşılması ve sorunun kökünden çözülmesi.
Paylaş