“Küresel Rekabet Ve Türkiye Ekonomisinde Yeni Normaller” İsimli Konferans Düzenlendi

Güncelleme Tarihi:

“Küresel Rekabet Ve Türkiye Ekonomisinde Yeni Normaller” İsimli Konferans Düzenlendi
Oluşturulma Tarihi: Mart 09, 2015 14:57

“KÜRESEL REKABET VE TÜRKİYE EKONOMİSİNDE YENİ NORMALLER” İSİMLİ KONFERANS DÜZENLENDİ

Sakarya Üniversitesi İşletme Fakültesi tarafından “Küresel Rekabet ve Türkiye Ekonomisinde Yeni Normaller” konferansı düzenlendi.
SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak Ekonomi Bakanlığı Ekonomik Araştırmalar Genel Müdürü Dr. Bader Arslan katıldı. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği konferansta konuşan Dr. Bader Arslan, dış ticaretin tarihinin çok eski olduğunu, ancak eğitiminin son 30-40 yılda verilmeye başlandığını ifade etti. Dış ticaret eğitiminin, 1970’li yıllarda yaşanan küresel ekonomik krizler ile birlikte gelirin azalması ve üretim maliyetlerinin artmasıyla önem kazandığını aktardı. Küresel üretimin 1990’lı yıllarda Batılı ülkelerden uzak doğuya kaydığını belirten Arslan, bunun sonucunda dış ticaretin ve doğrudan yabancı yatırımların ülkelerin büyüme hızından çok daha süratli artmaya başladığını kaydetti. Dünyada 1 milyar 50 milyon kişinin uluslararası turist olarak dolaştığını ve bunun yarısının nedeninin iş seyahatleri olduğunu söyleyen Arslan, “Türkiye dünyada en çok ziyaret edilen 6’ncı ülke, Avrupa’da ise 4’üncü ülke konumunda. Türkiye’ye yılda 37 milyon civarında yabancı turist gelmekte. Bu turistlerin yaklaşık yüzde 40’ı iş için gelen insanlar. Dış ticaret büyüdükçe, doğrudan yabancı yatırımlar, uluslararası işbirlikleri arttıkça, bu durum turizme de, üniversitelere de yansıyor” ifadelerini kullandı.
Dış ticarette Türk Lirası kullanımının son yıllarda artmaya başladığına işaret eden Arslan, 400 milyar dolarlık dış ticaret hacminin yüzde 5’inin TL ile yapıldığını ve bunun şimdiye kadar ulaşılan en büyük rakam olduğunun altını çizdi. Arslan, şöyle devam etti: “Pek çok ülke, kendi parasını kendi dış ticaretinde bu oranda kullanamıyor. Dış ticaretin, cari açığın finansmanı bakımından bu rakam çok önemli. Dış ticaretimizde ne kadar çok TL kullanırsak, kısa vadeli borçlanmamız ve cari açığın finansmanı açısından da elimiz o kadar rahatlayacak. Türk sanayicisi de daha az döviz riskine maruz kalacak. Bu nedenle, TL ile ticaretin artmasına oldukça önem veriyoruz” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!