Paylaş
Trakya’dan taşıma su ile İstanbul rezidanslarına su yetiştiremezsiniz dedik, dinleyen olmadı. Yağmur geliyor dendi, o gelen yağmur ancak iki ay sürekli yağarsa yeraltı sularının yarısını karşılar; tabii böyle bir şey olmayacak!
Bürokraside bir şeyler ‘tıkanıyor’; kaç yıldan beri çözüm bulunamıyor Melen’e. 2023’te bitmesi bile hayaldir bizce.
Yineleyelim: Trakya’nın yeraltı suları İstanbul’a çare olmaz. Trakya ve Istranca bölgesinden yeraltından 300 metreden su çekilip barajlarla Terkos’a aktarılamaz. Çünkü artık su yok! İBB-İSKİ’nin Istranca bölgesinde yaptırdığı göletlerin dibindeki çamurlar kurumuş, beton gibi olmuş artık.
DENİZDEN ‘KATIK’ SU
İstanbul’un idarecileri bu konuda ne düşünüyor acaba... Denizden ‘katık’ yapılıyorsa bilemiyoruz. Yapılıyorsa da geçmiş yıllardan beri böyle bir işlemin yapıldığını duyarız.
Gelelim İstanbul’un su temininin ‘sigortası’ sayılan Melen Barajı’na... İstanbul Belediyesi’nin başına bela oldu. Barajın güçlendirilmesi ihalesi DSİ tarafından 28 Şubat 2020’de yapıldı. Şartnamede yeni bir baraj şeklindeki güçlendirme yapısının yer tesliminden itibaren 1000 gün içinde tamamlanacağı belirtildi. DSİ, müteahhide yeni inşaat için yer teslimini 1 Haziran 2020 tarihinde yaptı. Aradan geçen 3 aya rağmen Melen Barajı’nın ilave inşaatının ilerleyişi konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı.
İMAMOĞLU’NA BİLGİ YOK
Melen için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Melen’e gideceğini yazmıştık geçen hafta. Dün gitmiş. Bu konuda sorunu çözemediği için ne kadar üzüntülü olduğunu da biliyoruz. İmamoğlu her yönden engelleniyor. Bir yakını “Sayın Başkan, belediye başkanlığının tadını alamıyor” dedi bize. Basın açıklamasında başkan DSİ Genel Müdürü’ne vahim tabloyu anlattığını söylüyor ama yanıt alamamış. İmamoğlu, tepkisini “Bize verilen cevap: ‘Sayın Bakana bir soralım.’ Çok üzücü. Neyi soracaksınız ben anlamış değilim. Biz, bilgi almaya geliyoruz. Peki, sordunuz, cevap yok. Bir hafta önce de Sayın Bakan’a buraya gelmek istediğimizi ve bu doğrultuda da bir görevlendirme yapması halinde bilgi almak isteğimizi yazılı olarak da bildirdik. Cevap dahi yok. Akıl tutulması. Bu tür insanlara Allah akıl versin. Bu diyaloğu yaratan ve yaşatan hangi bürokrat varsa kınıyorum. Kim, hangi görevli varsa da kınıyorum. Yanlış yapıyorlar. İstanbul’un su sorununu konuşmaya geldik biz buraya. Ama bugün burada, bana bu açıklamayı yapmaya mecbur kıldılar” sözleriyle dile getirdi.
İBB heyetindeki teknik adamlar, incelemelerinde ‘Melen’deki uygulamanın başarılı olacağından ümitli olmadıklarını, ileride büyük sorunlar yaşanabileceğini, bu inşaatın 2023’ten sonra ancak bitirileceğini’ anlattılar. Şunun bilinmesini isteriz ki su geleceğin belki de birinci sorunu olacak, yatırım için para bulsak bile su temin edilemeyecek 20 milyonluk bir metropole...
‘Suda indirim yarışına kalkan belediyeler bu popülizmi unutmalı artık’
Kuraklık yüzünden İstanbul orman yangınlarında en riskli günleri yaşıyor. Orman idaresinin yanında belediyeler de hazırlıklı olmalı.
MELEN’İN SİGORTASI VAR MI?
DURUMUN ciddi olduğunu anlıyoruz. Ünlü bir müteahhide soruyoruz: “Çözüm için ne yapılıyor?” diye. “2020 yatırım planında olmayan bir şey için ne yapılacağını değil, neler yapılmadığını sor” dedi muhatabımız. Müteahhitlik ve sigortacılığı da katarak şunları anlattı:
“İşini ciddi tutan ülkelerde ve firmalarda, küçük-büyük bütün faaliyetler sigorta teminatı altına alınır. İnşaat ve inşaatın sebep olacağı bütün riskler/sonuçlar sigortalanabilir.
Bunların kapsamı inşaat sigortası içinde belirtilir. (Construction all risk insurance) Sigorta primini ödeyerek her türlü zarar ziyan sigorta tarafından karşılanır. Ancak bunun için güvenilir etüt, proje ve uygulamanın sigorta şirketi tarafından bilinmesi ve kabul edilmesi gerekir. Aksi takdirde sigorta şirketi, neyin nasıl yapıldığını bilmediği, güvenirliğinden emin olmadığı hiçbir şeyi sigortalamaz.
Proje etütlerinin ve mühendislik çözümlerinin yeterli görülmediği inşaatlarda inşaat sigortası yapılması pratikte mümkün değildir.”
‘YARISI BANKADA, YARISI EVDE’
BANKALARDA kiralık ‘küçük kasa’ kalmadığı yolunda ortaya çıkan haberlerden başka, çelik kasalara talebin de yüzde 50 arttığı belirtilirken, çelik kasa distribütörü Mustafa Tuzcuoğlu, “İnsanlar birikimlerinin yarısını bankada yarısını ise evlerinde tutuyor. Ben de öyle yapıyorum” diyor.
Biz de okuyucularımıza “Siz ne yapıyorsunuz” diye soruyoruz!
TTB’DEN ÖNCE HİPOKRATES-GALENOS’U BİLMEK GEREKİYOR
TÜRK Tabipleri Birliği, kendilerini ‘hain’ diye nitelendirilip “Kapatılsın” çağrısında bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye cevap verdi:
“Tıbbın kurucuları İstanköylü Hipokrates’ten, Bergamalı Galenos’tan bu yana burada bu topraklardayız.
Bu topraklarda binlerce yıldır ‘iyi hekimlik’ yaptık, yapıyoruz ve yapacağız!”
Bahçeli’ye başka cevap gerekmez!
GÜNÜN SÖZÜ
“BİR Şaman öğretisi şöyle der: Ders sen öğreninceye kadar devam eder.”
MESAJ PANOSU
BİZİM GİBİ SAVAŞAN VAR MI?
BELEDİYELER sağlık çalışanlarına ücretsiz otopark konaklaması sağlarken, Bahçeli Türk Tabipleri Birliği (TTB) kapatılsın diyor. Bahçeli aylarca hastanede yattı. Soru şu: “Dünyada salgınla değil de, salgınla savaşan doktorlarla savaşan başka ülke var mı?” Hayatını kaybeden onca hekimden hiç üzüntü duymuyor mu? Doktorlara saldırmakla, savaşta askerlere saldırmak arasında bir fark var mıdır? C.L.
Paylaş