Büyümede arızi, enflasyonda kalıcı şampiyonluk

EKONOMİ Bakanı Nihat Zeybekçi partisinin bir ilçe toplantısında, Türkiye’nin son dönemde yaşadıklarını “Haçlı seferlerine” benzeterek, uzun uzun Türkiye’nin saldırı altında olduğunu anlatıyor ve şunu söylüyor; “11 Aralık günü kulağınız televizyonlarda olsun. Türkiye’nin büyüme rakamları açıklanacak. Dünya birincisi olacak, buradan söylüyorum sizin huzurunuzda”. Bakan Zeybekçi, aynı zamanda “Türkiye ile ilgili felaket tellallığı yapanların mahcubiyetlerinin bir bir ortaya çıktığını, çıkmaya da devam edeceğini” eklemeyi unutmamış.

Haberin Devamı

Ülkeyi yöneten siyasetçiler, hem vatandaşa bir takım güçler tarafından saldırı altında olduğumuzu, ekonomimizi çökertmeye çalıştıklarını tekrar tekrar anlatıp vatandaşın zihnine kazırken, diğer taraftan da “felaket tellallarını” da telin etmekten uzak durmuyorlar.

Bu anlatımdan, yurttaşların aklına şu sorular gelebilir; madem çökertmeye çalışıyorlar, birincisi ekonomimiz bu çökertme girişimlerine kapı açacak kadar zayıf mıdır? İkincisi de madem saldırı yaptıklarını görüyorsunuz neden önlem almıyorsunuz? Yok aldıysanız ekonomi önlem aldığınız halde çökme eşiğine gelecek kadar kötü müdür?

Sokaktaki ekonomik birimlere durmadan komplo kuramı anlatmak, giderek o işaret edilen “felaket tellallığına” giriyor. Ekonomisinin yüzde 60’ı hane halkı tüketimine dayanan bir ülkede, finansal piyasalardaki dalgalanmaların sonuçlarını hane halkına işaret ederek sürekli olarak tedirgin etmek, harcamalarına fren yaptırtacak bilinmezlik-belirsizlik aşısı yapmak iyi bir yol değil. Sonuç olarak, eğer varsa bir “çökertme girişimi”; bu tür zihin bulandırmalar, buna yol vermekten başka işe yaramaz.

Haberin Devamı

Madalyonun diğer tarafı, evet 11 Aralık tarihinde bu yılın üçüncü çeyreğine dair büyüme sayıları açıklanacak. Büyük bir olasılıkla, siyasetçilerin de gururla ilan ettiği gibi üçüncü çeyrek için yüzde 8-9 gibi yüksek bir ekonomik büyüme sayıları göreceğiz. Unutmayalım ki; 15 Temmuz 2016 kanlı darbe girişimi sonrasına denk düşen üçüncü çeyrekte (temmuz-eylül) ekonomi yüzde 1’e yakın küçülmüştü. Darbe girişimi öncesindeki son 4 çeyrekte ortalama yüzde 5.8’lik bir büyüme ivmesi olan ekonominin yüzde 0.8 küçülmesi, bu yılın üçüncü çeyreğine yükseltici bir baz etkisi sağlıyor.

İşin doğrusu; geçen yıl 5 büyüyecekken yaklaşık yüzde 1 küçülen ekonominin bu yılki telafisinden bir şampiyonluk çıkmaz. Başbakan Binali Yıldırım’ın tahmin ettiği gibi yüzde 6-7 arası bir yerde yıllık büyüme için, içinde bulunduğumuz çeyrekte de yüzde 8-9 büyüyor olmalıyız. Bu mümkün görünmüyor; yüzde 5-5.5’luk bir büyüme daha olası.

Tekil bir çeyrekteki dünya şampiyonluğundan çok, enflasyondaki şampiyonluğa odaklansak çok daha iyi olacak. Zira artık tüketici fiyatlarında yüzde 10’u geçip, 4 Aralık tarihinde açıklanacak olan kasım enflasyonunda tahminimce yüzde 12.5’luk bir oranla G20 şampiyonu olacağız.

Haberin Devamı

Ekonomik büyümede yüksek oranlarla ilgilenen siyasetçiler, yoksulu çok daha yoksullaştıran yüksek enflasyonla neden ilgilenmiyor?

Dünyanın en büyük ekonomilerini içine alan G20’de; Türkiye’nin enflasyondaki sırası şampiyonlukla ekonomik büyüme sıralamasının çok üzerinde duruyor. Türkiye’de milyonlarca tüketici yüzde 12’yi aşan bir enflasyonla, yüz binlerce üretici de yüzde 17’lik üretim maliyet artışı yüz yüze.

Politikadan, uluslararası gelişmelerden, şu ya da bu nedenle ekonomiye yansımalar oldukça, mali piyasalar dalgalandıkça her defasında “ekonomimizi çökertmeye çalışıyorlar” söylemini dillendirmek, yurttaşların zihnine kazımak; döviz açığı olan ülkede yerleşiklerin dolarizasyona koşmasına güç veriyor. Bu da enflasyonu ve faizleri daha yükseklere taşıyor.

Haberin Devamı

Arızi ve bir defalık nedenle ekonomik büyüme şampiyonluğuna işaret eden siyasetçilerin, yüksek enflasyon şampiyonluğu ile ülkenin daha fazla yol alamayacağını biliyor olmalı.

 

Yazarın Tüm Yazıları